Beyyine Suresi 4. Ayet


Arapça

وَمَا تَفَرَّقَ الَّذِينَ أُوتُوا الْكِتَابَ إِلَّا مِن بَعْدِ مَا جَاءتْهُمُ الْبَيِّنَةُ


Türkçe Okunuşu

Ve mâ teferrekallezîne ûtûl kitâbe illâ min ba’di mâ câet humul beyyineh(beyyinetu).


Kelimeler

ve mâ teferreka ve tefrikaya düşmediler fırkalara ayrılmadılar
ellezîne ki onlar
ûtû el kitâbe kitap verilenler
illâ ancak, sadece
min ba'di sonradan, sonra
olmadı
câet geldi
hum(u) onlar
el beyyinetu beyyine, açık delil, mucize

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Kitap Ehlinden olanlar, ancak kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra (Allah’ın ayetlerini yanlış yorumlama ve yozlaştırma çabalarından ve kıskançlık damarlarından dolayı) fırkalara ayrılmışlardır.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve ancak kendilerine apaçık kesin bir delil geldikten sonradır ki aykırılığa düştüler, kendilerine kitap verilmiş olanlar.
Abdullah Parlıyan Meali Bize de kitap verildi diyenler, ancak kendilerine açık ve kesin delil geldikten sonra, inanç birlikteliklerini bozdular.
Ahmet Tekin Meali İşte bundan sonra, müjdelenen peygamberin, kendi içlerinden görevlendirilmeyip, âdil önder Muhammed'in hak delil Kuran ile tebliğe başlamasından sonra, kendilerine verilen kutsal kitapların hükmünce sorumlu tutulanlar ihtilâf çıkardılar, ayrı baş çektiler, düşman oldular.*
Ahmet Varol Meali Kendilerine kitap verilenler, ancak onlara apaçık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Ali Bulaç Meali Kitap ehlinden olanlar, ancak kendilerine apaçık belge geldikten sonra fırkalara ayrıldılar.
Ali Fikri Yavuz Meali Böyle iken, kendilerine kitab verilenler, ancak kendilerine o hüccet (Peygamber, yahud Kur'an) geldikten sonra tefrikaya düştüler. (Kimi peygambere iman etti, kimi inkâr etti, kimi de şübhe içinde bocaladı durdu.)
Bahaeddin Sağlam Meali Ve ehl-i kitap, ancak kesin delil ve hüccet onlara geldikten sonra ihtilafa girdiler, dağıldılar.
Bayraktar Bayraklı Meali Kitap verilmiş olanlar, ancak kendilerine o açık kanıt geldikten sonra ayrılığa düştüler.[787]*
Cemal Külünkoğlu Meali Kendilerine kitap verilenler, ancak onlara apaçık delil (Kur'an ve Peygamber) geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Ama, kendilerine kitap verilenler, onlara apaçık belge geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Kendilerine kitap verilenler, ancak kendilerine o apaçık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Diyanet Vakfı Meali Kendilerine kitap verilenler ancak o açık delil (Peygamber) kendilerine geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Edip Yüksel Meali Gerçek şu ki, kendilerine kitap verilmiş olanlar, ancak onlara açık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Kitap ehli, ancak kendilerine apaçık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Elmalılı Meali (Orjinal) Böyle iken o kitab verilmiş olanlar ancak geldikten sonra ayrıldılar kendilerine o beyyine
Hasan Basri Çantay Meali Böyle iken kitab verilmiş olan bunlar, ayrılmadı (lar, ayrılmadılar) da ancak kendilerine o apâşikâr hüccet geldikden sonra (ayrıldılar).
Hayrat Neşriyat Meali Böyleyken o kitab verilenler, ancak kendilerine o apaçık delil geldikten sonra ayrılığa düştü.
İlyas Yorulmaz Meali Ehli kitaptan olanlar, kendilerine gelen beyyinelerden (açıklayıcı ayetlerden) sonra ayrılıklara düştüler.
Kadri Çelik Meali Kitap ehlinden olanlar, ancak kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra fırkalara ayrıldılar.
Mahmut Kısa Meali Ama ne var ki, kendilerine kutsal Kitap emânet edilmiş olan ve Son Peygamber zuhûr eder etmez ona iman edeceklerini öne süren Yahudi ve Hıristiyanlar, asıl kendilerine bu apaçık delil geldikten sonra —Tevrat ve İncil’in müjdelediği Son Elçiyi inkâr ederek— inanç birlikteliklerini bozup hak dinde ayrılık çıkardılar.
Mehmet Türk Meali Hattâ kitap ehli, kendilerine bu apaçık delil geldikten sonra, (kendi aralarında bile) ayrılığa düştüler.
Muhammed Esed Meali Ama kendilerine daha önce vahiy verilenler 3 , hakikatin böyle bir kanıtı geldikten sonra [inanç] birlikteliklerini bozdular. 4
Mustafa İslamoğlu Meali Ama önceki vahiylerin mensupları durdular durdular da, kendilerine hakikatin apaçık belgeleri[5841] geldikten sonra ayrılığa düştüler.[5842]*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Halbuki, kitap verilmiş olanlar; ayrılmış olmadılar, kendilerine o hüccet geldikten sonra tefrikaya düştüler.
Suat Yıldırım Meali Ehl-i kitap mensupları, o kesin delil gelinceye kadar bu konuda ihtilaf etmemişlerdi. [2, 213-253; 3, 19; 5, 44-50; 10, 93; 42, 13-15]*
Süleyman Ateş Meali Kitap verilmiş olanlar, ancak kendilerine açık kanıt geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Süleymaniye Vakfı Meali Kendilerine kitap verilenler, kendilerine o beyyine (elçi) gelinceye kadar bölünüp parçalanmaz[*].*
Şaban Piriş Meali Kendilerine kitap verilenler, ancak kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Ümit Şimşek Meali Ama kendilerine kitap verilenler, onlara delil geldikten sonra anlaşmazlığa düştüler.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Kitap verilmiş olanlar, kendilerine beyyine/açık delil geldikten sonradır ki parçalanıp bölündüler.
M. Pickthall (English) Nor were the People of the Scripture divided until after the clear proof came unto them.
Yusuf Ali (English) Nor did the People of the Book make schisms,(6227) until after there came to them Clear Evidence.*

Beyyine Suresi Ayetler

İslam Vakti Mobil Uygulamaları