Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Andolsun, (zalimler için hazırlanan) o çılgınca yanan ateşi de elbette (ön) görecektiniz. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Andolsun ki o koca cehennemi göreceksiniz. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Cehennemin yakıcı ateşini mutlaka dünyada görüp anlayarak bu açgözlülükten vazgeçerdiniz. |
Ahmet Tekin Meali |
Elbette kaynayan, köpüren Cehennem'i görecektiniz. |
Ahmet Varol Meali |
Andolsun ki, o çılgınca yanan ateşi mutlaka göreceksiniz. |
Ali Bulaç Meali |
Andolsun, o çılgınca yanan ateşi de elbette görecektiniz. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
And olsun, (kıyamet günü) o kızgın ateşi muhakkak göreceksiniz. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Cehennemi, (ilmen) görmüş olurdunuz. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
6,7. “Elbette cehennemi önceden görecektiniz. Evet onu çıplak gözle göreceksiniz.” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Andolsun ki (siz bu kötü tavrınızdan dolayı) cehennemi göreceksiniz! |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
And olsun ki, cehennemi göreceksiniz. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Andolsun, o cehennemi muhakkak göreceksiniz. |
Diyanet Vakfı Meali |
5, 6, 7, 8. Gerçek öyle değil! Kesin bilgi ile bilmiş olsaydınız, (orada) mutlaka cehennem ateşini görürdünüz. Sonra ahirette onu çıplak gözle göreceksiniz. Nihayet o gün (dünyada yararlandığınız) nimetlerden elbette ve elbette hesaba çekileceksiniz. |
Edip Yüksel Meali |
Cehennemi görürdünüz. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
5,6. Hayır! Eğer kesin bilgi ile bilseniz, elbette cehennemi görürsünüz. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Kasem olsun o Cahimi çaresiz göreceksiniz |
Hasan Basri Çantay Meali |
Andolsun, siz o alevlenmiş ateşi mutlakaa göreceksiniz. |
Hayrat Neşriyat Meali |
And olsun (siz) Cehennemi mutlaka göreceksiniz! |
İlyas Yorulmaz Meali |
Cehennemi mutlaka göreceksiniz. |
Kadri Çelik Meali |
Şüphesiz o çılgınca yanan ateşi elbette göreceksiniz. |
Mahmut Kısa Meali |
Zâlimleri bekleyen cehennemi daha bu dünyada, iman, akıl ve bilinç gözüyle görecek ve bu tavrınızdan vazgeçecektiniz! |
Mehmet Türk Meali |
5,6. Doğrusu! Keşke cehennemi kesinlikle göreceğinize (dünyadayken) kesin bir bilgi1 ile tam olarak inansaydınız.* |
Muhammed Esed Meali |
[cehennemin] yakıcı ateşini 3 mutlaka görürdünüz! |
Mustafa İslamoğlu Meali |
elbet (dünyayı) cehenneme (çevirdiğinizi) de görürdünüz;[5876]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Andolsun ki, o cehennemi mutlaka göreceksiniz. |
Suat Yıldırım Meali |
Siz cehennemi göreceksiniz. |
Süleyman Ateş Meali |
Mutlaka cehennemi görür (onun varlığını gözle görmüş gibi kabul eder)diniz. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
O alevli ateşi şimdiden görürsünüz[*].* |
Şaban Piriş Meali |
Elbette cehennemi görürsünüz. |
Ümit Şimşek Meali |
Cehennemi mutlaka göreceksiniz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Yemin olsun, o cehennemi mutlaka göreceksiniz! |
M. Pickthall (English) |
For ye will behold hell fire |
Yusuf Ali (English) |
Ye shall certainly see Hellfire!(6260)* |