Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
İnkâr edip ayetlerimizi yalanlayanlara gelince; onlar da içinde sürekli kalıcılar olmak üzere, ateşin halkıdırlar. Orası ne kötü bir varış durağıdır (ne zahmetli ve zelil edici korkunç bir hapishanedir). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve kafir olan ve delillerimizi yalanlayanlarsa cehennemliklerdir, ebedi kalırlar orada ve orası, dönüp varılacak ne kötü yerdir. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edip ayetlerimizi yalan sayanlara gelince, onlar da ebedi kalacakları cehennemdedirler. Ne kötü gidilecek yerdir orası. |
Ahmet Tekin Meali |
Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, küfre saplananlar, âyetlerimizi, Kur'ân'ımızı, ilkelerimizi yalanlayanlar, işte onlar Cehennem ehlidirler. Orası ne kötü bir cezalandırma ve nihaî dönüş yeridir. |
Ahmet Varol Meali |
Ama inkâr edenler ve ayetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar ateş halkıdır. Onlar orada sonsuza kadar kalacaklardır. Orası ne kötü bir varış yeridir. |
Ali Bulaç Meali |
İnkâr edip ayetlerimizi yalanlayanlara gelince; onlar içinde sürekli kalıcılar olmak üzere, ateşin halkıdırlar. Ne kötü bir dönüş yeridir O. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
(Allah'ın vahdaniyyetini) inkâr edenler, bir de ayetlerimizi (Peygamberi ve Kur'an'ı) yalanlıyanlar ise, cehennemliktirler; orada devamlı kalacaklardır. O, ne fena varılacak yerdir!... |
Bahaeddin Sağlam Meali |
İnkâr edip de ayetlerimizi yalanlayanlar ise; işte onlar ateş ehlidirler, içinde ebedî olarak kalacaklardır. En kötü dönüş yeri orasıdır. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
İnkâr edip, âyetlerimizi yalanlayanlara gelince; onlar cehennemliklerdir. Süreli orada kalacaklardır. Orası ne kötü bir sondur! |
Cemal Külünkoğlu Meali |
İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince; işte onlar, içinde ebedî kalacakları cehennem halkıdırlar. O (cehennem), gidilecek ne kötü bir yerdir! |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
İnkar edip, ayetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar da ateşliklerdir, orada temellidirler. Ne kötü bir dönüştür!* |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar, içinde ebedî kalmak üzere cehennemliklerdir. Ne kötü varılacak yerdir orası! |
Diyanet Vakfı Meali |
İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar cehennem ehlidirler. Orada ebedî kalacaklardır. Ne kötü gidilecek yerdir orası! |
Edip Yüksel Meali |
İnkar edenler, ayetlerimizi ve mucizelerimizi yalanlayanlar ateşin halkıdır; orada ebedi kalıcıdırlar. Ne kötü bir varış noktasıdır! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar cehennem ehlidirler. Orada ebedi kalacaklardır. Ne kötü gidilecek yerdir orası! |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Küfredip âyetlerimizi tekzib eyliyenler ise, onlar eshabı nardırlar, orada muhalled kalacaklardır, o ise ne fena varılacak yerdir |
Hasan Basri Çantay Meali |
O küfredenler (e), âyetlerimizi yalan sayanlar (a gelince:) Onlar da ateşin — içinde ebedî kalıcı olarak — yaranıdırlar. O ne kötü gidiş yeridir!.. |
Hayrat Neşriyat Meali |
İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar Cehennem ehlidirler; orada ebedî olarak kalıcıdırlar. O ise, ne kötü varılacak yerdir! |
İlyas Yorulmaz Meali |
Ayetlerimizi inkar edip yalanlayanlar, içinde sürekli kalacakları ateşin ashabıdırlar. Orası ne kadar kötü bir dönüş yeri. |
Kadri Çelik Meali |
Küfredip ayetlerimizi yalan sayanlar (var ya), onlar da içinde sürekli kalıcılar olarak, ateşin yarenleridir. Pek de kötü bir dönüş yeridir o. |
Mahmut Kısa Meali |
Öte yandan, hakîkati inkâr edip ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar da cehennem halkıdır ve sonsuza dek orada kalacaklardır. Ne kötü bir son!
Ey müminler! |
Mehmet Türk Meali |
İnkâr ederek âyetlerimizi yalanlayanlar ise, içerisinde sürekli kalıcılar olmak üzere, ateş halkının ta kendisidirler. Ve orası, ne kötü bir dönüş yeridir! |
Muhammed Esed Meali |
Hakikati inkara ve mesajlarımızı yalanlamaya şartlanmış olanlara gelince, işte onlar ateşi hak edenlerdir, orada kalıp dururlar: ne kötü bir son! |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Hakikati inkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince: işte onlar içerisinde kalıcı oldukları ateşin yoldaşıdırlar: ve bu, ne berbat bir son duraktır. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve o kimseler ki, kâfir oldular ve Bizim âyetlerimizi tekzîp ettiler. İşte onlar, içinde ebedîyyen kalıcılar olmak üzere ateş yârânıdırlar ve ne fena bir gidiş yeri. |
Suat Yıldırım Meali |
Dini inkâr edip âyetlerimizi yalan sayanlar ise, onlar da, devamlı olmak üzere cehennemliktirler. Gidilecek ne fena yerdir orası! |
Süleyman Ateş Meali |
Nankörlük eden ve ayetlerimizi yalanlayanlar ise ateş halkıdır. Orada sürekli kalacaklardır. Ne kötü gidilecek yerdir orası! |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Ayetleri görmezlikten gelen ve ayetlerimiz karşısında yalan yanlış şeylere sarılanlar cehennem ahalisidir. Onlar oraya, ölmemek üzere gireceklerdir. Ne kötü hale gelmektir o! |
Şaban Piriş Meali |
İnkar edenler ve ayetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar ateş ehlidir. Orada ebedidirler. Ne kötü bir dönüş. |
Ümit Şimşek Meali |
İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlar ise ateş ehlidirler ve orada sürekli kalacaklardır. Varılacak ne kötü bir yerdir orası! |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Küfre sapıp ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte bunlar, içinde uzun süre kalacakları ateşin dostlarıdır. Ne kötü dönüş yeridir orası! |
M. Pickthall (English) |
But those who disbelieve and deny Our revelations, such are owners of the Fire; they will abide therein a hapless journey's end! |
Yusuf Ali (English) |
But those who reject Faith and treat Our Signs as falsehoods, they will be Companions of the Fire, to dwell therein for aye: and evil is that Goal. |