Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Ey Resulüm!) Biz, Senin göğsünü yarıp-genişleterek (gönlünü hikmet ve huzurla doldurmadık mı) ? |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Senin göğsünü açıp genişletmedik mi?* |
Abdullah Parlıyan Meali |
Biz kalbini açıp ferahlatmadık mı? |
Ahmet Tekin Meali |
Biz senin iyiliğin için göğsünü İslâm'a, ilme, hikmete, sabra, tahammüle açmadık mı, gönlünü ferahlatmadık mı? |
Ahmet Varol Meali |
Biz senin göğsünü açmadık mı? |
Ali Bulaç Meali |
Biz göğsünü yarıp-genişletmedik mi? |
Ali Fikri Yavuz Meali |
(Ey Rasûlüm), senin saadetin için, göğsünü (hikmetle doldurub) genişletmedik mi? |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Biz, gönlünü senin için açtık (değil mi?) |
Bayraktar Bayraklı Meali |
1,2,3. Biz senin için göğsünü açmadık mı? Senin sırtını çatırdatan yükünü atmadık mı?[773][774]* |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Ey Muhammed!) Senin saadetin için, göğsünü (hikmetle doldurmak suretiyle) genişletmedik mi? |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Senin gönlünü açmadık mı? |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
(Ey Muhammed!) Senin göğsünü açıp genişletmedik mi? |
Diyanet Vakfı Meali |
Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi? |
Edip Yüksel Meali |
Göğsünü genişletip seni sakinleştirmedik mi?* |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Biz senin için (mutluluğun) göğsünü açmadık mı? |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Şerh etmedik mi senin içün bağrını? |
Hasan Basri Çantay Meali |
(Habîbim) göğsünü senin (fâiden) için (açıb da) genişletmedik mi? (Genişletdik). |
Hayrat Neşriyat Meali |
Göğsüne senin için (ilim ve hikmetle) inşirâh vermedik mi (genişletmedik mi)? |
İlyas Yorulmaz Meali |
Biz senin kalbini açıp rahatlatmadık mı? |
Kadri Çelik Meali |
Biz, senin göğsünü (ilahi nur ve huzur ile) genişletmedik mi?* |
Mahmut Kısa Meali |
Biz senin göğsünü iman, ilim ve hikmet nurlarıyla aydınlatıp, ruhunu okşayan tatlı bir güven duygusu, iliklerine kadar işleyen bir iç huzuru ve cesâret bahşederek, gönlünü ferahlığa kavuşturmadık mı?* |
Mehmet Türk Meali |
(Ey Muhammed!) Biz, senin gönlünü açıp genişletmedik mi? 1* |
Muhammed Esed Meali |
BİZ kalbini 1 aç(ıp ferahlat)madık mı, |
Mustafa İslamoğlu Meali |
SENİN[5785] gönlüne ferahlık vermedik mi?[5786]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Senin için göğsünü açıp genişletmedik mi? |
Suat Yıldırım Meali |
Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi? * |
Süleyman Ateş Meali |
Biz senin (bunalan) göğsünü açmadık mı (ondaki bunalımları, sıkıntıları giderip, onu ilim, hikmet ve huzur ile genişletmedik mi)? |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Senin içini ferahlattık değil mi? |
Şaban Piriş Meali |
Senin göğsünü ferahlatıp, genişletmedik mi? |
Ümit Şimşek Meali |
Biz senin gönlünü ferahlatmadık mı? |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Açıp genişletmedik mi senin göğsünü! |
M. Pickthall (English) |
Have We not caused thy bosom to dilate, |
Yusuf Ali (English) |
Have We not expanded thee thy breast?-(6188)* |