Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Derken (hücumlarıyla, yangınlarıyla ortalığı) tozu dumana katanlara! (Gri toz bulutuyla, siyah yağlı duman oluşturup insanları şaşkınlığa sokanlara.) |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Derken her yanı toza, dumana boğanlara. |
Abdullah Parlıyan Meali |
ve böylece tozu dumana katanlara, |
Ahmet Tekin Meali |
Andolsun, sabaha karşı nâralar, at kişnemeleri, kılıç şakırtıları, silah sesleri, top gürlemeleri, bombalarla ortalığı toz dumana katanlara! |
Ahmet Varol Meali |
(Ayaklarıyla) toz koparanlara, |
Ali Bulaç Meali |
Derken, orada tozu dumana katanlara, |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Nihayet, o vakit toz duman koparanlara, |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Tozu dumana katanlara, |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Onlar tozu dumana katıp bozgunculuk yaparlar, |
Cemal Külünkoğlu Meali |
1,2,3,4,5. Soluk soluğa süratle koşan, (koşarken ayaklarını) vurarak tırnaklarıyla kıvılcımlar saçan, sabah erkenden baskın yapan ve orada tozu dumana katarak düşman topluluğunun içine dalan atlara andolsun ki, |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Ve tozu dumana katanlara; |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
1,2,3,4,5,6. Soluk soluğa süratle koşan, (koşarken ayaklarını) vurarak ateş çıkaran, sabah erkenden baskın yapan, orada tozu dumana katan ve düşman topluluğunun ortasına dalan atlara andolsun ki, insan gerçekten Rabbine karşı pek nankördür. |
Diyanet Vakfı Meali |
1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8. Harıl harıl koşanlara, (nallarıyla) çakarak kıvılcım saçanlara, (ansızın) sabah baskını yapanlara, orada tozu dumana katanlara, derken orada bir topluluğun ta ortasına girenlere yemin ederim ki insan, Rabbine karşı pek nankördür. Şüphesiz buna kendisi de şahittir ve o, mal sevgisine de aşırı derecede düşkündür. |
Edip Yüksel Meali |
Toz koparanlara, |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Tozu dumana karıştıranlara, |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Derken savurup da bir toz duman |
Hasan Basri Çantay Meali |
derken orada (ayaklarıyle) toz koparanlara, |
Hayrat Neşriyat Meali |
Böylece orada tozu dumana katanlara! |
İlyas Yorulmaz Meali |
O baskınla ortalığı birbirine katanlara. |
Kadri Çelik Meali |
Derken, orada tozu dumana katanlara. |
Mahmut Kısa Meali |
Ve bir anda tozu dumana katarak, |
Mehmet Türk Meali |
1,2,3,4,5. O harıl harıl ses çıkararak, kıvılcımlar saçarak koşan,1 sabahleyin erkenden akın edip, tozu dumana katarak toplulukların ortasına dalan (at)lara yemin olsun ki;2* |
Muhammed Esed Meali |
böylece toz bulutları yükselten, |
Mustafa İslamoğlu Meali |
sonuçta bu kıskançlıkla tozu dumana katarak ortalığı bulandıranlara: |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Sonra onunla toz duman karıştıranlara. |
Suat Yıldırım Meali |
O esnada tozu dumana katan, |
Süleyman Ateş Meali |
(Koşarak) Toz koparanlara, |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Arkalarında istikrar[*] bırakanlara* |
Şaban Piriş Meali |
Tozu dumana katanlara .. |
Ümit Şimşek Meali |
Tozu dumana katanlara, |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Derken, onunla toz duman çıkaranlara, |
M. Pickthall (English) |
Then, therewith, with their trail of dust, |
Yusuf Ali (English) |
And raise the dust in clouds the while,(6244)* |