Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Yoksa kötülüklere batıp (manevi) yara alanlar (vicdanları bozulanlar), kendilerini iman edip salih amellerde bulunanlar gibi kılacağımızı (bir tutacağımızı) ; hayatlarının ve ölümlerinin aynı (olacağını) mı zannetmektedirler? Bunlar ne kötü hükümler (ve asılsız kanaatlerdir!) |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Yoksa kötülük kazananlar, kendilerini de iman edenler ve iyi işlerde bulunanlarla eşit mi tutacağız, dirimleri de, ölümleri de onlarla bir olacak mı sanıyorlar? Ne de kötü hükmediyorlar. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Yoksa o kötülük işleyip duranları iman edip iyi, yararlı işler yapan kimselerle hayatlarında ve ölümlerinde kendilerini bir tutacağımızı mı sanıyorlar? Ne kötü hüküm veriyorlar. |
Ahmet Tekin Meali |
Yoksa fert ve toplum hayatında, kendi hayatlarında derin yaralar açan planlı kötülükler irtikab edenlerle; iman edip, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlere, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanlara, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlara, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlere, hayatlarında, ölümleri sırasında/ölüm aleminde eşit muamele yapacağımızı mı zannediyorlar? Ne kötü hüküm veriyorlar!* |
Ahmet Varol Meali |
Yoksa kötülükleri işleyenler kendilerini, hayatları da ölümleri de bir olacak şekilde, iman edip salih ameller işleyenlerle bir tutacağımızı mı sandılar? Ne kadar kötü hüküm veriyorlar! |
Ali Bulaç Meali |
Yoksa kötülüklere batıp-yara alanlar, kendilerini iman edip salih amellerde bulunanlar gibi kılacağımızı mı sandılar? Hayatları ve ölümleri bir mi (olacak)? Ne kötü hüküm veriyorlar. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Yoksa o kötülükleri işleyib duranlar, kendilerini, iman edib salih ameller işliyenler gibi yapacağız, hayat ve ölümlerini bir tutacağız mı sandılar? Ne fena hüküm veriyorlar... |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Yoksa kötülükleri kazananlar kendilerini, inanıp yararlı işler yapanlar gibi kılacağımızı mı sandılar? Onların hayatları ve ölümleri, (diğerleriyle) eşit mi olacak sandılar? Ne kötü yargılıyorlar! |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Kötülük işleyenler kendilerini, hayatlarında ve ölümlerinde, inanıp yararlı iş yapanlarla bir tutacağımızı mı sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar! |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Yoksa o kötülükleri işleyen kimseler, inandıktan sonra güzel ve faydalı işler gerçekleştirenlere yaptığımız muameleyi, kendilerine de göstereceğimizi, hayatlarında ve ölümlerinde onları bir tutacağımızı mı sanıyorlar? Ne kötü hüküm veriyorlar bunlar! * |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Yoksa, kötülük işleyen kimseler, ölümlerinde ve diriliklerinde kendilerini, inanıp yararlı iş işleyen kimseler ile bir mi tutacağımızı sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar!* |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Yoksa kötülük işleyenler, kendilerini, inanıp salih amel işleyenler gibi kılacağımızı; hayatlarının ve ölümlerinin bir olacağını mı sanıyorlar? Ne kötü hüküm veriyorlar! |
Diyanet Vakfı Meali |
Yoksa kötülük işleyenler ölümlerinde ve sağlıklarında kendilerini, inanıp iyi ameller işleyen kimseler ile bir mi tutacağımızı sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar! * |
Edip Yüksel Meali |
Kötülükleri işleyen kimseler, dirildiklerinde ve ölümlerinde, kendilerini, inanıp erdemli davrananlarla bir mi tutacağımızı sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar! |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Yoksa, kötülük işleyenler, hayatlarında ve ölümlerinde kendilerini, iman edip iyi ameller işleyen kimselerle bir tutacağımızı mı zannettiler? Ne kötü hüküm veriyorlar! |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Yoksa o kötülükleri yapıp duran kimseler, kendilerini o iyman edip salih ameller yapan kimseler gibi yapacağız? Hayat ve memâtlarını müsavî kılacağız mı sandılar? Ne fena hukmediyorlar? |
Hasan Basri Çantay Meali |
Yoksa kötülükleri kazananlar, kendilerini, îman edib de iyi iyi amel (ve hareket) lerde bulunanlar gibi mi yapacağız, dirim ve ölümleri bir mi olacak sandı (lar). Hükmedegeldikleri (bu) şey ne fena! |
Hayrat Neşriyat Meali |
Yoksa kötülükleri işleyenler, hayatlarında ve ölümlerinde kendilerini, îmân edip sâlih amel işleyen kimselerle bir tutacağımızı mı sandı(lar)? Ne kötü hüküm veriyorlar! |
İlyas Yorulmaz Meali |
Yoksa! Kötülükleri yapmayı alışkanlık haline getirenler kendilerini, iman edip salih amel işleyenlerle bir yapacağımızı mı zannettiler. Onların hayatı da ve ölümleri de aynıdır. Kendileri için vardıkları hüküm ne kadar kötü. |
Kadri Çelik Meali |
Yoksa kötülük işleyen kimseler ölümlerinde ve diriliklerinde kendilerini, iman edip salih amellerde bulunanlar ile bir mi tutacağımızı sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar! |
Mahmut Kısa Meali |
Yoksa kötülük işleyip duran şu inkârcılar, iman edip güzel ve yararlı işler yapan kimselerle kendilerini bir tutacağımızı; hayatlarının, ölümlerinin ve ölümden sonraki durumlarınınaynı olacağını mı sanıyorlardı? Böyle bir şey Allah’ın hikmet ve adâletine hiç yakışır mı! Ne kadar çirkin ve ahmakça hüküm veriyorlar! |
Mehmet Türk Meali |
Yoksa kötülükleri yapıp duran kimseler, kendilerini hayatlarında ve ölümlerinde (Allah’ın istediği gibi) îman edip, (inandığı) iyi işleri yaşayanlarla bir tutacağımızı mı zannediyorlar? (Eğer böyle zannediyorlarsa) ne kadar yanlış hüküm veriyorlar. |
Muhammed Esed Meali |
Kötülük işleyenlere gelince: onlar kendilerini hayatlarında ve ölümlerinde, iman edip doğru ve yararlı işler yapanlarla aynı yere koyacağımızı mı sanırlar? 22 Onların yargıları ne kadar da kötü: |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Yoksa kötülüğün peşinde seğirten tipler, kendilerini -hayatlarında olsun ölümlerinde olsun- iman edip salih amel işleyenlerle aynı kefeye koyacağımızı mı sandılar? Ne berbat hüküm veriyorlar![4485]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Yoksa o kötülükleri kazananlar sandılar mı ki onları imân etmiş ve sâlih sâlih amellerde bulunmuş kimseler gibi kılacağız? Onların berhayat olmaları ile ölümlerini müsavi (bulunduracağız)? Ne fena hükmettikleri şey! |
Suat Yıldırım Meali |
Yoksa o kötülükleri işleyip duranlar, iman edip güzel ve makbul işler gerçekleştirenlere yaptığımız muameleyi, kendilerine de göstereceğimizi, hayatlarında ve ölümlerinde onları bir tutacağımızı mı sanıyorlar? Ne kötü, ne yanlış bir muhakeme! [59, 20]* |
Süleyman Ateş Meali |
Yoksa kötülükleri işleyen kimseler, kendilerini, inanıp iyi ameller işleyen kimseler gibi yapacağımızı mı sandılar? Yaşamaları ve ölümleri onlarla bir olacak öyle mi? Ne kötü hüküm veriyorlar! |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Yoksa kötü işler yapanlar, kendilerini, iyi işler yapanlarla bir tutacağımızı mı hesap ediyorlar? Hayatları ve ölümleri eşit mi olacak? Ne kötü karar veriyorlar! |
Şaban Piriş Meali |
Yoksa, kötülük işleyenler, kendilerini iman edip, iyilik yapanlarla bir tutacağımızı mı sanıyorlar. Ne kötü hüküm veriyorlar. |
Ümit Şimşek Meali |
Yoksa kötülükleri işleyip duranlar, kendilerini iman edip güzel işler yapanlarla bir tutacağımızı ve hayatlarında ve ölümlerinde hepsini eşit kılacağımızı mı sandılar? Ne kötü bir yargıya varıyorlar! |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Kötülüklere cesaretle dalanlar sanıyorlar mı ki, biz kendilerini, iman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlarla aynı tutacağız. Hayatları ve ölümleri onlarla aynı mı olacak?! Ne kötü hüküm veriyorlar bunlar! |
M. Pickthall (English) |
Or do those who commit ill deeds suppose that We shall make them as those who believe and do good works, the same life and death? Bad is their judgment! |
Yusuf Ali (English) |
What! Do those who seek after evil ways think that We shall hold them equal with(4759) those who believe and do righteous deeds,- that equal will be their life and their death? Ill is the judgment that they make.* |