Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Allah, gökleri ve yeri Hakk olarak yaratıp var etmiştir; öyle ki, her nefis kazandıklarıyla karşılık görsün (diye imtihan için dünyaya gönderilmiştir) . Onlara asla zulmedilmeyecek (herkes amelinin karşılığını görecektir). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve halketmiştir Allah gökleri ve yeryüzünü gerçek olarak ve herkes, kazancına göre karşılık bulsun diye ve onlara zulmedilmez. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Allah gökleri ve yeryüzünü şaşmaz bir düzen ve uygunluk içerisinde yaratmıştır. Böylece herkes, kazanıp elde ettiğinin karşılığını görsün diye, onları dünyada belli bir süre geçindirdi. Öteki alemde yaptıklarının karşılığı verilirken de, hiçbir haksızlığa uğratılmazlar. |
Ahmet Tekin Meali |
Allah gökleri ve yeri, haklı bir gerekçe ile, hikmete dayalı, hesaplı bir düzen içinde yaratmıştır. Herkes, işlediği amellerin, kazandığı sevapların, yüklendiği günahların karşılığını görür. Onlara haksızlık edilmez, zulmedilmez. |
Ahmet Varol Meali |
Allah gökleri ve yeri hak üzere yarattı. Öyle ki her cana kazandığının karşılığı verilsin. Onlara haksızlık edilmez. |
Ali Bulaç Meali |
Allah, gökleri ve yeri hak olarak yarattı; öyle ki, her nefis kazandıklarıyla karşılık görsün. Onlara zulmedilmez. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Halbuki Allah gökleri ve yeri adaletle yarattı, (zulüm olsun diye değil). Hem de herkese kazandığının karşılığı verilmek için (yarattı)... Onlara asla haksızlık edilmez. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Hâlbuki Allah, gökleri ve yeri, hak ve hukuka dayalı olarak yaratmıştır. Ki hiç zulmedilmeden herkes ne kazanmışsa, karşılığını görsün. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Allah, gökleri ve yeri bir amaç uğruna yarattı ki, her can, kendi kazandığının karşılığını görsün. Onlar asla haksızlığa uğratılmazlar. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Allah, gökleri ve yeri, hak ve hikmete uygun olarak yaratmıştır. Öyleyse herkes kazandığının karşılığını görecek ve kimseye haksızlık edilmeyecektir. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Allah gökleri ve yeri gerçekle yaratmıştır; her cana, kazandığının karşılığı verilir, onlara zulmedilmez. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Allah, gökleri ve yeri, hak ve hikmete uygun olarak, herkese kazandığının karşılığı verilsin diye yaratmıştır. Onlara zulm edilmez. |
Diyanet Vakfı Meali |
Allah, gökleri ve yeri yerli yerince yaratmıştır. Böylece herkes kazancına göre karşılık görür. Onlara haksızlık edilmez. |
Edip Yüksel Meali |
ALLAH gökleri ve yeri belli bir amaç için yarattı ki her can, kazandığının karşılığını haksızlığa uğramadan görsün. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Halbuki Allah, gökleri ve yeri hak ile yarattı. Hem de herkese yaptığının karşılığı verilmek üzere, onlara asla haksızlık edilmez. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Halbuki Allah o Gökleri ve Yeri hakk ile halk etti, hem de her nefsi hiç hakları yenmeksizin kazandığı ile cezalandırmak için |
Hasan Basri Çantay Meali |
Allah, gökleri ve yeri hakkın ikaamesine sebeb olarak ve herkesin kazandığı ne ise, kendilerine asla haksızlık edilmeyerek, onunla mukaabele edilmesi için yaratmışdır. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Ve Allah, gökleri ve yeri hak ile (herşeyi, yerli yerinde) yarattı ki (kudretine delâlet etsin) ve herkes kazandığının karşılığını görsün! Ve (o gün) onlara haksızlık edilmez. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Allah gökleri ve yeryüzünü gerçek haklı bir sebep ve her nefsi kendi kazandığı ile cezalandırması için yaratmıştır. Onlara asla haksızlık yapılmaz. |
Kadri Çelik Meali |
Allah, her nefis kazanmakta olduklarıyla karşılık görsün diye gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Onlara zulmedilmez. |
Mahmut Kısa Meali |
Oysa Allah, gökleri ve yeri hak, hukuk ve adâlet esaslarına göre, belli bir hikmet doğrultusunda ve şaşmaz kanunlara bağlı mükemmel bir sistem hâlinde, yani hak olarak yaratmıştır. Bunun içindir ki, her insan yapıp ettiklerinin karşılığını tam olarak görecek ve hiç kimseye zerre kadar haksızlık edilmeyecektir. |
Mehmet Türk Meali |
Allah gökleri ve yeri, her insanın ancak kazandığının karşılığını görmesi ve kimseye zulmedilmemesi için asla değişmeyen ölçülerle yarattı. |
Muhammed Esed Meali |
Çünkü Allah, gökleri ve yeri [derunî bir] hakikate göre 23 yarattı ve [bu sebeple diledi ki] her insan kazandığının karşılığını görsün ve hiç kimseye haksızlık yapılmasın. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Ama Allah gökleri ve yeri gerçek bir amaç uğruna yarattı ki, hiç kimseye haksızlık yapılmadan her insan kendi kazandığının karşılığını görebilsin. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve Allah, gökleri ve yeri hak ile yarattı ve herkesi kendi kazandığı ile cezalandırılmak için (yaratmıştır) ve onlar zulme uğratılmazlar. |
Suat Yıldırım Meali |
Halbuki Allah gökleri ve yeri hikmetle, gerçek bir maksatla ve bir de herkes ne kazanmışsa, kendilerine asla haksızlık edilmeksizin, ona göre karşılık görmesi için yaratmıştır. |
Süleyman Ateş Meali |
Allah, gökleri ve yeri gerçek olarak yaratmıştır ki her can, kazandığıyle cezalandırılsın, kimseye haksızlık edilmez. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Allah, gökleri ve yeri gerçek[1] varlıklar olarak ve herkese çalışmasının karşılığının verileceği imtihan sebebi olsun diye[2] yarattı. Kimseye de haksızlık yapılmaz.* |
Şaban Piriş Meali |
Allah, gökleri ve yeri, herkes, hiç bir haksızlığa uğramadan kazandıklarının karşılığını görsün diye hak olarak yarattı. |
Ümit Şimşek Meali |
Allah gökleri ve yeri hak ile yaratmıştır. Onun için, her nefis kendi kazandığıyla karşılık görür ve kimseye bir haksızlık yapılmaz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Ve Allah, gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Ta ki her benlik, kazancının karşılığıyla, hiç kimse zulme uğratılmaksızın, yüz yüze getirilsin. |
M. Pickthall (English) |
And Allah hath created the heavens and the earth with truth, and that every soul may be repaid what it hath earned. And they will not be wronged. |
Yusuf Ali (English) |
Allah created the heavens(4760) and the earth for just ends, and in order that each soul may find the recompense of what it has earned, and none of them be wronged.* |