Secde Suresi 17. Ayet


Arapça

فَلَا تَعْلَمُ نَفْسٌ مَّا أُخْفِيَ لَهُم مِّن قُرَّةِ أَعْيُنٍ جَزَاء بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ


Türkçe Okunuşu

Fe lâ ta’lemu nefsun mâ uhfiye lehum min kurreti a’yun(a’yunin), cezâen bi mâ kânû ya’melûn(ya’melûne).


Kelimeler

fe lâ ta'lemu bilmez
nefsun bir nefs, bir kimse
mâ uhfiye gizli olanı, saklı olanı, neler saklı
lehum onlarındır, onlar için vardır
min kurreti a'yunin göz aydınlığından (sevindirici şeylerden)
cezâen ceza, karşılık, bedel olarak
bi mâ şeye
kânû oldular
ya'melûne yapıyorlar

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Artık (iman ve itaat ehli) hiçbir kimse, yaptıklarına karşılık olmak üzere kendileri için gözler aydınlığı (ve mutluluk kaynağı) olacak nelerin (hangi sayısız nimetlerin) saklandığını bilemez. (Cennette karşılaşacaktır.)
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Hiç kimsecik bilmez onlar için gözleri aydınlatacak ne gizli şeyler var; yaptıklarına karşılık.
Abdullah Parlıyan Meali Böyle davranan mü'minlere gelince, yaptıklarından dolayı mükafat olarak, öteki dünyada onlara şimdiye kadar gizli kalan, göz aydınlığı olarak, onlar için nelerin saklanıp bekletildiğini hiç kimse bilip hayal edemez.
Ahmet Tekin Meali Hiç kimse, kendileri için saklanan göz aydını olacak, mutlu edecek nimetlerin ne olduğunu bilmez. Bunlar işlemeye devam ettikleri, devamlı bilinçli, amaçla örtüşen niyete dayalı, cârî-kalıcı amellerin mükâfatıdır.*
Ahmet Varol Meali Yaptıklarına karşılık olarak onlar için, gözler aydınlatıcı ne (nimet)lerin saklandığını hiç kimse bilemez.
Ali Bulaç Meali Artık hiç bir nefis, yaptıklarına karşılık olmak üzere kendileri için gözler aydınlığı olarak nelerin (sayısız nimetlerin) saklandığını bilmez.
Ali Fikri Yavuz Meali Artık (dünyada) işledikleri salih amellere mükâfat olarak kendileri için, göz aydınlığından ne hazırlanıb saklandığını kimse bilmez.
Bahaeddin Sağlam Meali İşte böyleleri için, yaptıklarına karşılık olarak nasıl bir mutluluk saklandığını kimse bilemez.
Bayraktar Bayraklı Meali Yaptıklarına karşılık olarak onlar için, gözleri aydınlatıcı ne mutluluklar saklandığını hiç kimse bilemez.
Cemal Külünkoğlu Meali Yaptıklarına karşılık olarak, onlar için nice sevindirici ve göz kamaştırıcı nimetlerin saklı olduğunu hiç kimse bilmez.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Yaptıklarına karşılık onlar için saklanan müjdeyi kimse bilmez.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Hiç kimse, yapmakta olduklarına karşılık olarak, onlar için saklanan göz aydınlıklarını bilemez.
Diyanet Vakfı Meali Yaptıklarına karşılık olarak, onlar için ne mutluluklar saklandığını hiç kimse bilemez.  *
Edip Yüksel Meali Yaptıklarının karşılığı olarak kendilerini ne kadar büyük bir neşe ve mutluluk beklediğini hiç kimse bilemez.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Şimdi hiç kimse kendileri için, yaptıklarına karşılık gözler aydınlığı olacak şeylerden neler gizlenmiş olduğunu bilemez.
Elmalılı Meali (Orjinal) Şimdi kimse bilemez onlar için gizlenmiş olan gözler sürurunu yaptıkları amellere mükâfat için
Hasan Basri Çantay Meali Artık onlar için, yapmakda olduklarına bir mükâfat olarak, gözlerin aydın olacağı (nimetlerden) kendilerine neler gizlenmiş bulunduğunu kimse bilmez.
Hayrat Neşriyat Meali Artık, yapmakta olduklarına bir karşılık olarak onlar için göz aydınlığı olacak olan(ni'metler)den nelerin saklandığını kimse bilmez.(2)*
İlyas Yorulmaz Meali Hiçbir nefis, yaptıklarının karşılığında, kendilerinden gizlenen mutlu olacakları karşılıkların, neler olduğunu bilemez.
Kadri Çelik Meali Artık hiç bir nefis, yapmakta olduklarına karşılık olmak üzere, kendileri için gözler aydınlığı olarak nelerin saklandığını bilmez.
Mahmut Kısa Meali Yaptıkları iyilikler karşılığında, kendileri için hazırlanıp cennette gizlenmiş olan mutluluk ve sevinç kaynağı nîmetlerin neler olduğunu hiç kimse hayal bile edemez!
Mehmet Türk Meali Hiç bir nefis (dünyada) yaptıklarına karşılık olarak, kendilerini (âhirette) nice göz kamaştırıcı (nîmetlerin) beklediğini bilemez.
Muhammed Esed Meali [Böyle davranan müminlere gelince,] yaptıklarından dolayı mükafat olarak [öteki dünyada] onları şimdiye dek gizli kalan hangi mutlulukların 15 beklediğini kimse tahayyül edemez.
Mustafa İslamoğlu Meali İşte, yapageldiklerinden dolayı bir mükâfat olarak, onları (cennette) ne türden göz kamaştırıcı sürprizlerin beklediğini hiç kimse bilemez.[3700]*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Onlara yapar oldukları şeylere mükâfaaten gözlerin aydın olacağı şeylerden neler saklanılmış olduğunu artık hiç bir kimse bilmez.
Suat Yıldırım Meali İşte onların dünyada yaptıkları makbul işlere mükâfat olarak gözlerini aydın edecek, gönüllerini ferahlatacak hangi sürprizlerin, hangi nimetlerin saklandığını hiç kimse bilemez. [4, 22; 10, 26] {KM, II Korintos. 12, 4}*
Süleyman Ateş Meali Yaptıklarına karşılık olarak onlar için ne gözler aydınlatıcı(ni'metleri)in saklandığını hiç kimse bilmez!
Süleymaniye Vakfı Meali Yaptıkları işlere karşılık onlar için, gözleri kamaştıran ne güzellikler sakladığımızı kimse bilemez.
Şaban Piriş Meali Yaptıklarına karşılık ödül olarak, onlara göz kamaştıran neler gizlendiğini hiç kimse bilmez.
Ümit Şimşek Meali Yaptıklarının karşılığında onlar için göz aydınlığı olacak ne ödüller saklandığını hiç kimse bilemez.(7)*
Yaşar Nuri Öztürk Meali Hiç kimse, yaptıklarına karşılık onlar için hangi göz aydınlığının saklandığını bilmez.
M. Pickthall (English) No soul knoweth what is kept hid for them of joy, as a reward for what they used to do.
Yusuf Ali (English) Now no person knows what delights of the eye(3650) are kept hidden (in reserve) for them - as a reward for their (good) deeds.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları