Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Artık (iman ve itaat ehli) hiçbir kimse, yaptıklarına karşılık olmak üzere kendileri için gözler aydınlığı (ve mutluluk kaynağı) olacak nelerin (hangi sayısız nimetlerin) saklandığını bilemez. (Cennette karşılaşacaktır.) |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Hiç kimsecik bilmez onlar için gözleri aydınlatacak ne gizli şeyler var; yaptıklarına karşılık. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Böyle davranan mü'minlere gelince, yaptıklarından dolayı mükafat olarak, öteki dünyada onlara şimdiye kadar gizli kalan, göz aydınlığı olarak, onlar için nelerin saklanıp bekletildiğini hiç kimse bilip hayal edemez. |
Ahmet Tekin Meali |
Hiç kimse, kendileri için saklanan göz aydını olacak, mutlu edecek nimetlerin ne olduğunu bilmez. Bunlar işlemeye devam ettikleri, devamlı bilinçli, amaçla örtüşen niyete dayalı, cârî-kalıcı amellerin mükâfatıdır.* |
Ahmet Varol Meali |
Yaptıklarına karşılık olarak onlar için, gözler aydınlatıcı ne (nimet)lerin saklandığını hiç kimse bilemez. |
Ali Bulaç Meali |
Artık hiç bir nefis, yaptıklarına karşılık olmak üzere kendileri için gözler aydınlığı olarak nelerin (sayısız nimetlerin) saklandığını bilmez. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Artık (dünyada) işledikleri salih amellere mükâfat olarak kendileri için, göz aydınlığından ne hazırlanıb saklandığını kimse bilmez. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
İşte böyleleri için, yaptıklarına karşılık olarak nasıl bir mutluluk saklandığını kimse bilemez. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Yaptıklarına karşılık olarak onlar için, gözleri aydınlatıcı ne mutluluklar saklandığını hiç kimse bilemez. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Yaptıklarına karşılık olarak, onlar için nice sevindirici ve göz kamaştırıcı nimetlerin saklı olduğunu hiç kimse bilmez. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Yaptıklarına karşılık onlar için saklanan müjdeyi kimse bilmez. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Hiç kimse, yapmakta olduklarına karşılık olarak, onlar için saklanan göz aydınlıklarını bilemez. |
Diyanet Vakfı Meali |
Yaptıklarına karşılık olarak, onlar için ne mutluluklar saklandığını hiç kimse bilemez. * |
Edip Yüksel Meali |
Yaptıklarının karşılığı olarak kendilerini ne kadar büyük bir neşe ve mutluluk beklediğini hiç kimse bilemez. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Şimdi hiç kimse kendileri için, yaptıklarına karşılık gözler aydınlığı olacak şeylerden neler gizlenmiş olduğunu bilemez. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Şimdi kimse bilemez onlar için gizlenmiş olan gözler sürurunu yaptıkları amellere mükâfat için |
Hasan Basri Çantay Meali |
Artık onlar için, yapmakda olduklarına bir mükâfat olarak, gözlerin aydın olacağı (nimetlerden) kendilerine neler gizlenmiş bulunduğunu kimse bilmez. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Artık, yapmakta olduklarına bir karşılık olarak onlar için göz aydınlığı olacak olan(ni'metler)den nelerin saklandığını kimse bilmez.(2)* |
İlyas Yorulmaz Meali |
Hiçbir nefis, yaptıklarının karşılığında, kendilerinden gizlenen mutlu olacakları karşılıkların, neler olduğunu bilemez. |
Kadri Çelik Meali |
Artık hiç bir nefis, yapmakta olduklarına karşılık olmak üzere, kendileri için gözler aydınlığı olarak nelerin saklandığını bilmez. |
Mahmut Kısa Meali |
Yaptıkları iyilikler karşılığında, kendileri için hazırlanıp cennette gizlenmiş olan mutluluk ve sevinç kaynağı nîmetlerin neler olduğunu hiç kimse hayal bile edemez! |
Mehmet Türk Meali |
Hiç bir nefis (dünyada) yaptıklarına karşılık olarak, kendilerini (âhirette) nice göz kamaştırıcı (nîmetlerin) beklediğini bilemez. |
Muhammed Esed Meali |
[Böyle davranan müminlere gelince,] yaptıklarından dolayı mükafat olarak [öteki dünyada] onları şimdiye dek gizli kalan hangi mutlulukların 15 beklediğini kimse tahayyül edemez. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
İşte, yapageldiklerinden dolayı bir mükâfat olarak, onları (cennette) ne türden göz kamaştırıcı sürprizlerin beklediğini hiç kimse bilemez.[3700]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Onlara yapar oldukları şeylere mükâfaaten gözlerin aydın olacağı şeylerden neler saklanılmış olduğunu artık hiç bir kimse bilmez. |
Suat Yıldırım Meali |
İşte onların dünyada yaptıkları makbul işlere mükâfat olarak gözlerini aydın edecek, gönüllerini ferahlatacak hangi sürprizlerin, hangi nimetlerin saklandığını hiç kimse bilemez. [4, 22; 10, 26] {KM, II Korintos. 12, 4}* |
Süleyman Ateş Meali |
Yaptıklarına karşılık olarak onlar için ne gözler aydınlatıcı(ni'metleri)in saklandığını hiç kimse bilmez! |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Yaptıkları işlere karşılık onlar için, gözleri kamaştıran ne güzellikler sakladığımızı kimse bilemez. |
Şaban Piriş Meali |
Yaptıklarına karşılık ödül olarak, onlara göz kamaştıran neler gizlendiğini hiç kimse bilmez. |
Ümit Şimşek Meali |
Yaptıklarının karşılığında onlar için göz aydınlığı olacak ne ödüller saklandığını hiç kimse bilemez.(7)* |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Hiç kimse, yaptıklarına karşılık onlar için hangi göz aydınlığının saklandığını bilmez. |
M. Pickthall (English) |
No soul knoweth what is kept hid for them of joy, as a reward for what they used to do. |
Yusuf Ali (English) |
Now no person knows what delights of the eye(3650) are kept hidden (in reserve) for them - as a reward for their (good) deeds.* |