Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Yoksa onlar: “Bunu (Peygamber kendisi) uydurdu” mu diyorlar? Hayır, O Rabbinden olan bir Hakk’tır. Senden önce kendilerine (izah ve irşad edici) bir uyarıcı gelmemiş bir topluluğu uyarman için (Kur’an indirilmiş bulunmaktadır) . Umulur ki hidayet bulurlar (diye onlara okunmaktadır). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Yoksa, bunu o mu uyduruyor diyorlar? Hayır, o, gerçektir Rabbinden, senden önce, kendilerine bir korkutucu gelmemiş olan topluluğu, doğru yolu bulsunlar diye korkutman için indirilmiştir. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Yoksa O'nu, Muhammed kendinden mi uydurdu? diyorlar. Hayır O, Rabbinden gelen bir gerçektir, senden önce kendilerine bir korkutucu gelmemiş olan topluluğu, doğru yolu bulsunlar diye, korkutman için indirilmiştir. |
Ahmet Tekin Meali |
Yoksa onu:
“Muhammed uydurdu” mu, diyorlar. Hayır! O, senden önce kendilerine sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan birçok uyarıcılar gelmiş toplumları senin de uyarman için, Rabbin tarafından gönderilen gerekçeli, hikmete dayalı, toplumda hakça düzeni gerçekleştirecek hak bir kitaptır. Ola ki, onların doğru yolu tercih etmelerine vesile olur. |
Ahmet Varol Meali |
Yoksa: "Onu kendisi uydurdu" mu diyorlar? Hayır o, senden önce kendilerine hiçbir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi uyarman için Rabbinden (gelen) haktır. Umulur ki doğru yola ererler. |
Ali Bulaç Meali |
Yoksa onlar: 'Bunu uydurdu' mu diyorlar? Hayır; o, Rabbinden olan bir haktır; senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş bir kavmi uyarman için (onu sana indirdik). Umulur ki hidayet bulurlar. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Yoksa (kâfirler Hz. Peygamber s.a.s. için) onu uydurdu mu diyorlar? Hayır, O Kur'an hakdır, Rabbindendir (Cebrâil onu sana indirmiştir. Onu sana indirdik ki), Kendilerine senden önce bir korkutucu peygamber gelmemiş olan bir kavmi (azab ile) korkutasın. Olur ki, onlar hidayeti kabul ederler. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Yoksa “Onu uydurdu” mu diyorlar? Hayır! O, Rabbin katından gelen bir gerçektir. Senden önce, kendilerine hiçbir uyarıcı gelmeyen bir toplumu, doğru yola gelsinler diye uyarman için inmiştir. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Yoksa “onu Muhammed uydurdu” mu diyorlar? Hayır, o, senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş olan bir toplumu uyarman için Rabbin tarafından gelen bir haktır/kitaptır. Umulur ki doğru yolu bulurlar. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Yoksa: “Onu (Muhammed) uydurdu” mu diyorlar? Hayır; o, Rabbinden olan bir haktır; senden önce kendilerine (uzun bir zaman) uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi uyarman için (onu sana indirdik). Umulur ki doğru yolu bulurlar. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
"Onu peygamberin kendisi uydurdu" diyorlar, öyle mi? Hayır; O, senden önce peygamber gönderilmemiş olan bir milleti uyarman için sana Rabbinden gelen bir gerçektir. Belki artık doğru yolu bulurlar. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Yoksa “Onu Muhammed uydurdu” mu diyorlar? Hayır o, kendilerine senden önce hiçbir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi uyarman için, doğru yolu bulsunlar diye Rabbin tarafından indirilmiş gerçektir. |
Diyanet Vakfı Meali |
«Onu Peygamber kendisi uydurdu» diyorlar öyle mi? Hayır! O, senden önce kendilerine hiçbir uyarıcı (peygamber) gelmemiş bir kavmi uyarman için -doğru yolu bulalar diye- Rabbinden gönderilen hak (Kitap) tır. |
Edip Yüksel Meali |
"Onu uydurdu" mu diyorlar? Halbuki bu, senden önce kendilerine bir uyarıcı ulaşmamış bir toplumu, belki yola gelirler diye uyarman için Rabbinden gelen bir gerçektir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Yoksa onu (Muhammed) uydurdu mu diyorlar? Hayır, o senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi korkutman için, Rabbin tarafından gelen bir haktır. Gerek ki, hidayeti kabul ederler. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Yoksa onu uydurdu mu diyorlar? Hayır, haktır o, rabbındandır: kendilerine senden önce kocundurucu Peygamber gelmemiş olan bir kavmi kocundurasın diye gerek ki hidayeti kabul edeler |
Hasan Basri Çantay Meali |
Yoksa o, bunu kendiliğinden mi uydurdu diyorlar? Hayır, o Rabbinden (gelen bir) hakdır. (Biz onu) senden evvel kendilerine inzâr edici hiçbir (peygamber) gelmemiş olan bir kavme, (tutdukları yolun) korkunç aakıbetlerini haber vermen için (indirdik). Olur ki onlar hidâyeti kabul ederler. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Yoksa: “Onu (Muhammed kendisi) uydurdu” mu diyorlar? Hayır! O, senden önce kendilerine hiçbir korkutucu gelmemiş olan bir kavmi (Allah'ın azâbı ile) korkutman için, Rabbinden (sana indirilen) haktır. Tâ ki onlar hidâyete ersinler. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Yoksa kitabı, o mu uydurdu? Diyorlar. Hayır! O kitap, önceden kendilerine bir uyarıcının gelmediği bir topluluğu uyarman için gelmiş, Rabbinden indirilmiş bir gerçektir. |
Kadri Çelik Meali |
Yoksa onlar, “Bunu uydurdu” mu diyorlar? Hayır, o, Rabbinden olan bir haktır ve senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi belki hidayet bulurlar diye uyarıp korkutman için (onu sana indirdik). |
Mahmut Kısa Meali |
Yoksa inkâr edenler, “Onu Muhammed kendisi uydurdu!” mu diyorlar? Hayır, asla! Tam tersine bu Kur’an, kendilerine senden öncebir uyarıcı gelmemiş olan bir toplumu doğru yola gelsinler diye uyarman içinsana Rabb’in tarafından gönderilen hakîkatin ta kendisidir.
Onlar samîmî olsalardı, Kur’an’ı okur okumaz onun insan ürünü bir kitap olamayacağını, doğrudan Allah’tan geldiğini kalplerinin ta derinliklerinde hissedeceklerdi. Fakat hâlâ körü körüne itiraz ediyorlarsa, onların samîmiyetlerinden söz edilebilir mi? |
Mehmet Türk Meali |
Yoksa o (kâfirler): “Bunu (Muhammed) uydurdu” mu diyorlar? Hâlbuki o (Kitap) belki hak yolu bulurlar diye, senden önce kendilerine uyarıcı gönderilen1 bir toplumu,2 (tekrar) uyarman için Rabbin tarafından (indirilen) gerçek (Kitap)tır.* |
Muhammed Esed Meali |
Ama 2 onlar, [o hakkı inkar edenler,] “Onu [Muhammed] uydurdu!” diyorlar. Asla! O, Rabbinden gelen bir hakikat olup senden önce hiçbir uyarıcı ile karşılaşmamış olan [bu] halkı doğru yola gelsinler diye uyarabilmen içindir. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Yine de[3676] onlar “Onu o uydurdu” diyorlar. Hayır! O Senin Rabbinden gelen bir hakikattir; senden önce kendilerine uyarıcı gelmemiş bir toplumu belki doğru yola gelirler diye uyarman içindir.[3677]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Yoksa, «O'nu uydurdu,» mu diyorlar? Hayır. O, Hak'tır, Rabbindendir. Bir kavmi korkutasın ki, senden evvel kendilerine korkutur bir zât gelmiş değildir. Gerektir ki, onlar ihtida ediversinler. |
Suat Yıldırım Meali |
Yoksa: “Onu uydurdu” mu diyorlar? Bilakis, o gerçeğin ta kendisidir. Senden önce kendilerini uyaran hiçbir peygamber gelmemiş olan bir toplumu, doğru yolu bulmaları ümidiyle uyarman için Rabb'in tarafından gönderilmiştir. [30, 41]* |
Süleyman Ateş Meali |
Yoksa "Onu uydurdu" mu diyorlar? Hayır, o senden önce kendilerine hiçbir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi, doğru yola gelirler umuduyla uyarman için Rabbin tarafından (sana indirilen) gerçektir. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
(Senin için) "Onu o uydurdu" diyorlar, öyle mi? Hayır; onun, Rabbin tarafından indirildiği bir gerçektir. Senden önce uyarıcı gelmemiş olan bir topluluğu uyarman için indirilmiştir. Belki yola gelirler. |
Şaban Piriş Meali |
Yoksa “Onu uydurdu” mu diyorlar? Hayır, O, senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş olan bir toplumu, belki doğru yola gelirler diye uyarman için Rabbi'nden gelen gerçektir |
Ümit Şimşek Meali |
Yoksa “Onu kendisi uydurmuş” mu diyorlar? Doğrusu, bu Rabbinden gelen hakkın tâ kendisidir ki, senden önce kendilerine uyarıcı gelmemiş bir kavmi uyarman için gönderilmiştir—umulur ki, böylece doğru yolu bulurlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Yoksa "Onu uydurdu" mu diyorlar?! Hayır, haktır o; senin Rabbindendir; senden önce kendilerine hiçbir uyarıcı gelmemiş bir toplumu uyarman içindir. Umulur ki, doğruya ve güzele kılavuzlanırlar. |
M. Pickthall (English) |
Or say they: He hath invented it? Nay, but it is the Truth from thy Lord, that thou mayst warn a folk to whom no warner came before thee, that haply they may walk aright. |
Yusuf Ali (English) |
Or(3630) do they say, "He has forged it"? Nay, it is the Truth from thy Lord, that thou mayest admonish a people to whom no warner has come before thee: in order that they may receive guidance.(3631)* |