Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Cahiliye döneminde haram ayları) Ertelemek (Ay’ın görünmesini unutmuş gibi geçiştirmek; Allah ve Resulünün bildirdiği dışında bazı ayları ve günleri kutsal ilan etmek) ancak inkârda bir artıştır (ve küfre batıştır) ; bununla kâfirler şaşırtılıp-saptırılır. Allah'ın haram kıldığına sayı bakımından uymak için, onu bir yıl helâl, bir yıl haram kılıyorlardı. Böylelikle Allah'ın haram kıldığını helâl kılmış oluyorlardı. Yaptıklarının kötülüğü kendilerine 'çekici ve süslü' gösterilmişti. Allah, inkârda (inat eden) bir topluluğa hidayet vermeyecektir. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Haram ayı geciktirme, ancak kafirliği artırmadadır ki kafir olanlar, bu suretle doğru yoldan çıkarılmadadır; onlar, Allah'ın haram ettiği ayların sayısını denk getirsinler de Allah'ın haram ettiğini helal etsinler diye haram ayı bir yıl helal sayarlar, bir yıl haram sayarlar. Onların kötü işleri, kendilerine hoş görünmededir ve Allah, kafir olan topluluğu doğru yola sevketmez.* |
Abdullah Parlıyan Meali |
Kendisinde savaşmak yasaklanan haram ayları, değiştirmek veya başka bir aya ertelemek, Allah'tan gelen gerçekleri örtbas etmekte daha da ileri gitmektir. Öyle yapmakla kâfirler büsbütün şaşırtılıp, saptırılırlar. Allah'ın kutsal kıldığı ayların sayısına uydurmak için onu bir yıl kutsal sayıp, bir yıl da kutsal saymazlar ve böylece Allah'ın kutsal kıldığını saygısızlık kabul ediverirler. Kötü işleri kendilerine süslenip, güzel gösterilmiştir. Zaten Allah, kendisinden gelen gerçekleri örtbas eden insanları doğru yola yöneltmez. |
Ahmet Tekin Meali |
Saldırmazlığın gelenek haline geldiği, Allah'ın savaşı haram kıldığı ayları erteleyerek, yerlerini değiştirerek, on iki aya ay ilâve ederek, hileli takvim düzenlemek, kesinlikle Allah'ın sene ve aylarla ilgili koyduğu hükmü inkârda ileri gitmektir. Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenlerin, kâfirlerin, bu yüzden başlarına buyruk bırakılarak, hak yoldan uzaklaşmalarına, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihlerine imkân tanınır. Erteleyerek, değiştirerek ilâve ettikleri aydaki savaşları, bir yıl helâl ve meşrû, bir yıl haram sayarlar. Allah'ın haram kıldığının sayısına uydursunlar da, Allah'ın haram kıldığını helâl ve meşrû kılsınlar, isterler. Onların bilinçli kötü amelleri kendilerine süslenip güzel gösterilmiştir. Allah kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip, küfürde, nankörlükte ısrar eden bir kavmi doğru yola sevketme lütfunda bulunmayacak, başarı nasip etmeyecektir. |
Ahmet Varol Meali |
Haram ayları başka aylara ertelemek küfürde ileri gitmektir. Bu uygulamayla inkar edenler saptırılırlar. Allah'ın haram kıldığı ayların sayısına uydurmak için bir ayı bir yıl helal ve bir yıl haram sayıyorlar. Böylece Allah'ın haram kıldığını helal kılıyorlar. Onlara kötü işleri güzel gösterildi. Allah kâfirler topluluğunu doğru yola erdirmez.* |
Ali Bulaç Meali |
(Haram ayları) Ertelemek ancak inkârda bir artıştır. Bununla kâfirler şaşırtılıp-saptırılır. Allah'ın haram kıldığına sayı bakımından uymak için, onu bir yıl helal, bir yıl haram kılıyorlar. Böylelikle Allah'ın haram kıldığını helal kılmış oluyorlar. Yaptıklarının kötülüğü kendilerine 'çekici ve süslü' gösterilmiştir. Allah, inkârcı bir topluluğa hidayet vermez. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Haram olan bir ayı geciktirmek (Muharremi geciktirip Safere bırakmak), ancak küfürde bir fazlalıktır ki, onunla kâfirler dalâlete düşürülürler. Allah'ın haram ettiği belirli ayların sayıları tamamen olsun diye onun yerini bir sene helâl, bir senede haram sayarlar. Böylece Allah'ın haram ettiği şeyi, onlar halâl yaparlar. Onlara, kötü âmelleri yaldızlanıp güzel gösterildi. Allah kâfirler topluluğunu hidayete erdirmez. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
(Haram aylardaki sırayı değiştirmek) ve ertelemek, ancak küfürde ileri gitmektir. O kâfirler onunla saptırılırlar. Onlar belli bir ayı bir sene helal sayarlar, başka bir sene aynı ayı haram sayarlar. Ki Allah’ın haram kıldığı ayların sayısına eşit gelsin. Böylece Allah’ın haram kıldığını helal sayarlar. Çirkin işleri onlara güzel gösterildi. İşte Allah, (bile bile) kâfir olan bir toplumu doğru yola iletmez. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Haram ayını başka bir aya ertelemek, küfürde daha ileri gitmektir. İnkâr edenler onunla saptırılır. O haram ayını bir yıl helâl sayarlar, bir yıl haram sayarlar ki, Allah'ın haram kıldığının sayısını denk getirip, Allah'ın haram kıldığını helâl yapsınlar. Yaptıkları işin kötülüğü, kendilerine süslü gösterildi. Allah kâfirler toplumuna yol göstermez. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Savaşmak için) haram ayların yerini değiştirip sonraya bırakmak, küfrün ileri noktasıdır ki, onunla inkârcılar saptırılır. Allah'ın kutsal saydığı ayların sayısını bozmak ve O'nun haram kıldığını helal kılmak için (haram ayını) bir yıl helal, bir yıl da haram sayarlar. (Böylelikle) Allah'ın haram kıldığını helal kılmış olurlar. Yaptıklarının kötülüğü kendilerine çekici ve süslü gösterilmiştir. Allah inkârcı topluluğu (kötü niyetlerinden dolayı) doğru yola iletmez. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Sapıtmak için hürmetli ayların yerlerini değiştirip geciktirmek, küfürde gerçekten ileri gitmekdir. İnkar edenler Allah'ın haram kıldığı ayların sayısına uydurmak için, onu bir yıl haram, bir yıl helal sayıyor, böylece Allah'ın haram kıldığını helalkılıyorlar. Kötü işleri kendilerine güzel göründü. Allah inkar eden toplumu doğru yola eriştirmez.* |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Haram ayları ertelemek[257], ancak inkârda daha da ileri gitmektir ki bununla inkâr edenler saptırılır. Allah’ın haram kıldığı ayların sayısına uygun getirip böylece Allah’ın haram kıldığını helâl kılmak için haram ayı bir yıl helâl, bir yıl haram sayıyorlar. Onların bu çirkin işleri, kendilerine süslenip güzel gösterildi. Allah, inkârcı toplumu doğru yola iletmez.[258]* |
Diyanet Vakfı Meali |
(Haram ayları) ertelemek, sadece kâfirlikte ileri gitmektir. Çünkü onunla, kâfir olanlar saptırılır. Allah'ın haram kıldığının sayısını bozmak ve O'nun haram kıldığını helâl kılmak için (haram ayını) bir yıl helâl sayarlar, bir yıl da haram sayarlar. (Böylece) onların kötü işleri kendilerine güzel gösterilmiştir. Allah kâfirler topluluğunu hidayete erdirmez. * |
Edip Yüksel Meali |
Kutsal Ayların yerini değiştirmek inkarın ileri noktasıdır. İnkarcılar onunla saptırılırlar. ALLAH'ın kutsal saydığı ayların sayısına denk düşürmek amacıyla onu bir yıl helal, bir yıl da kutsal sayarlar. Böylece, ALLAH'ın kutsal kıldığı ayların kutsallığını çiğnerler. İşledikleri kötülükler, gözlerinde güzel görünüyor. ALLAH inkarcı topluluğu doğruya ulaştırmaz.* |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
O "Nesi'" (denilen bir haram ayı geciktirmek âdeti), olsa olsa küfürde fazlalıktır ki, kâfirler onunla şaşırtılır, onu bir yıl helâl, bir yıl haram sayarlar ki, Allah'ın haram kıldığının sayısına uydursunlar da Allah'ın haram kıldığını helâl kılsınlar. İşte böylece kendilerine kötü işleri güzel gösterildi. Allah da kâfir olan bir kavmi doğru yola iletmez. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
O Nesi' (denilen sıvış adeti) ancak küfürde bir fazlalıktır ki onunla kâfirler şaşırtılır, onu bir yıl halâl bir yıl da haram ı'tibar ederler ki Allahın haram kıldığının sayısına uydursunlar da Allahın haram buyurduğunu halâl kılsınlar, bu suretle kötü amelleri kendilerine süslenib güzel gösterildi, Allah da kâfirlerden ıbaret bir kavmi hakka hidayet etmez |
Hasan Basri Çantay Meali |
(Haram ayları) gecikdirmek ancak küfürde bir artış (sebebedir. Onunla kâfirler şaşırtılır, onlar bunu bir yıl halâl, bir yıl haram sayarlar ki Allahın haram kıldığına sayıca uysunlar da (varsın) Allahın haram etdiğini halâl kılmış olsunlar! Bu suretle de onların amellerinin kötülüğü kendilerine süslenib güzel gösterildi. Allah o kâfirler güruhunu hidâyete erdirmez. |
Hayrat Neşriyat Meali |
(Haram ayını hîle için başka bir aya) ertelemek (öyle i'tibâr etmek), ancak küfürde bir artmadır; inkâr edenler onunla dalâlete düşürülür; onu bir yıl helâl sayarlar, bir yıl da onu haram sayarlar ki, Allah'ın haram kıldığının sayısına uydursunlar da Allah'ın haram kıldığını (güyâ) helâl kılsınlar! Amellerinin kötülüğü kendilerine süslü gösterildi. Hâlbuki Allah, kâfirler topluluğunu (isyanlarındaki ısrarları sebebiyle) hidâyete erdirmez.(1)* |
İlyas Yorulmaz Meali |
(Haram ayları işlerine geldiği gibi) Uzatmak veya öne almak, inkarcılıkta daha da aşırı gitmektir. Bu uygulama ile doğruları inkar edenler, Allah'ın haram ettiklerini meşrulaştırmak için, bir yıl haram aylardaki yasakları helal, diğer yılda helal saydıklarını haram ederek, insanları saptırmak için kafalarını karıştırıyorlar. Yaptıkları kötülükler onlara süslü gösterildi. Allah inkarcı toplulukları doğru yola eriştirmez. |
Kadri Çelik Meali |
(Haram ayları) Ertelemek ancak küfürde bir artıştır. Bununla (Beni Kenane'den kimileri tarafından sadece) küfre sapanlar şaşırtılıp saptırılır. Allah'ın haram kıldığına sayı bakımından uymak için onu bir yıl helal, bir yıl haram kılıyorlar. Böylelikle Allah'ın haram kıldığını helal kılmış oluyorlar. Yaptıklarının kötülüğü kendilerine süslendirilmiştir. Allah, küfre sapan bir topluluğa hidayet etmez.* |
Mahmut Kısa Meali |
Kutsal ve haram olan ayları öne almak veya ertelemek, şeklinde zamanı değiştirmeye çalışmak inkârcılığın en çirkinidir! Zaten doğru yolu şaşırmış olan kâfirler, bu yüzden daha derin bir sapıklığa düşüyorlar.Şöyle ki; Allah’ın kutsal kıldığı ayların sayısına görünüşte uymuş olmak için, savaşmanın yasaklandığı aylardan herhangi birini, işlerine geldiği şekilde bir yıl helâl, bir yıl haram sayıyor, böylelikle de Allah’ın haram kıldığını birtakım hileli yollarla güya helâl yapıyorlar. Müşriklerin bu kötü davranışları, kendilerine şeytan tarafından güzelve çekici gösterilmiştir. Doğrusu Allah, hakîkati bile bile inkâr eden bir toplumu, asla doğru yola iletmez.
Hicretin dokuzuncu yılında, Bizans İmparatorunun Müslümanlara karşı büyük bir saldırı plânladığını haber alan Allah’ın Elçisi, genel bir seferberlik ilan ederek derhâl hazırlıklara başlanmasını emretti. Hedef, dönemin en büyük askerî güçlerinden biri olan Bizans ordusuydu. Bu yüzden, eli silah tutan herkesin orduya katılması gerekiyordu. Bütün olumsuz şartlara rağmen, ordu toplanıp yola çıktı. İslâm ordusu, Medîne ile Sûriye arasında bulunan Tebük’e kadar gelmişti ki, Bizanslıların savaştan vazgeçtiği haberini aldılar. Yine de yirmi gün boyunca orada beklediler. Bu zaman zarfında, bölgedeki kabîlelerle antlaşmalar yapıldı ve bölge, büyük ölçüde İslâm devletinin egemenliği altına alındı. Böylece Müslümanlar, Arabistan’da en büyük egemen güç olduklarını herkese kabul ettirmişlerdi.
Sûrenin bundan sonraki kısmı, bütünüyle Tebük seferi ile ilgili konuları ele alacaktır. Şimdi, sefer öncesine yeniden dönelim ve Medîne’de olup bitenlere bir göz atalım:
Allah’ın elçisi genel seferberlik emrini vermiş, Müslümanlar bu çetin yolculuk öncesinde yoğun bir hazırlığa girişmişlerdi. Fakat gidilecek yol bir hayli uzak, mevsim ise gölgelerin arandığı, meyvelerin yetiştiği yaz mevsimiydi. Hasadı bekleyen ürünler bırakılacak ve düşmanla karşılaşmak üzere, çöllerin kavurucu sıcağında uzun ve meşakkatli bir yolculuğa çıkılacaktı. Oysa son yıllarda yaşanan kuraklık yüzünden, halk zaten sıkıntılı günler geçirmekteydi. Bu yüzden münâfıklar sefere çıkmamak için köşe bucak saklanıyor, hattâ bazı Müslümanlar da işi ağırdan alıyorlardı. Bunun üzerine, gerek o günkü, gerekse kıyâmete kadar gelecek bütün Müslümanları şiddetli bir şekilde uyaran ve her türlü tereddüdü, yılgınlığı yüreklerden söküp atan şu ayetler nazil oldu: |
Mehmet Türk Meali |
O, haram ayları ertelemek (demek olan nesî’,)1 kâfirlerin kendisiyle saptırıldığı, küfürde bir aşırılıktan başka bir şey değildir. Onlar, Allah’ın haram kıldığına, sayı bakımından uygun göstermek için onu bir yıl helal, bir yıl haram kılıyorlar. Böylelikle Allah’ın haram kıldığını (akıllarınca) helal kılmış oluyorlar. İşte (böylece) onların kötü işleri, kendilerine (kendi nefisleri tarafından) güzel gösterilmiştir. Allah kâfir bir toplumu asla dosdoğru yola ulaştırmaz. * |
Muhammed Esed Meali |
[Aylara] ilave yapmak, [onların] hakkı tanımaktan kaçınma tavırları içinde olsa olsa fazladan bir örnek, hakkı inkara yeltenenleri (daha da) saptıran bir vesiledir. 56 (Sözkonusu) bu [çoğaltmayı], ayların sayısını Allah'ın yasak kıldığı takvime uyarlamak amacıyla bir yıl olumlayıp bir yıl yasak sayıyor 57 ve böylece Allah'ın yasak kıldığı şeyi (kendilerince) meşrulaştırmaya kalkışıyorlar. 58 Kendi yaptıkları (bu) kötülük güzel görünüyor onlara. Zaten Allah hakkı tanımaktan kaçınan insanları doğru yola yöneltmez. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Ayları geciktirme adeti, olsa olsa küfre yapılmış bir ilavedir:[1443] İnkârda direnenlerin çarpıtma yöntemidir bu; Allah’ın haram kıldığı ay sayısına denk getirmek amacıyla bu uygulamayı bir yıl serbest bir yıl yasak sayıyorlar ve işte bu şekilde Allah’ın yasakladığını meşru görüyorlar. Kötü fiilleri onlara pek cazip göründü; kaldı ki Allah inkâra gömülmüş bir toplumu doğru yola yöneltmez.* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Şüphe yok ki nesî, te'hir, (bir ayın hürmetini diğer aya bırakmak) küfrde bir ziyâdeliktir. Onunla kâfir olanlar şaşırtılır. Onu (o tehir edilen) bir yıl helâl, bir yıl da haram sayarlar ki, Allah Teâlâ'nın haram kıldığının sayısına uygun göstersinler de Cenâb-ı Hakk'ın haram kıldığını helâl kılsınlar. Onlar için kötü amelleri bezetilmiştir. Allah Teâlâ ise kâfirler olan bir kavme hidâyet etmez. |
Suat Yıldırım Meali |
Hürmetli ayların yerlerini değiştirip ertelemek, sadece kâfirlikte ileri gitmektir. Öyle yapmakla, kâfirler büsbütün şaşırtılırlar. Allah'ın hürmetli kıldığı sayıya denk getirmek üzere onu bir yıl helâl, bir yıl hürmetli sayarlar ve böylece Allah'ın haram kıldığını helâl kabul ederler. Kötü işleri kendilerine süslenip güzel gösterildi. Allah kâfirler güruhunu hidâyet etmez, umduklarına eriştirmez. * |
Süleyman Ateş Meali |
(Haram ayını) Ertelemek, küfürde daha ileri gitmektir. İnkar edenler, onunla saptırılır. O(haram ayı)nı bir yıl helal sayarlar, bir yıl haram sayarlar ki, Allah'ın haram kıldığının sayısını denk getirip, Allah'ın haram kıldığını helal yapsınlar. Yaptıkları işin kötülüğü, kendilerine süslü gösterildi. Allah, kafirler toplumuna yol göstermez.* |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Nesî[*] işi, kâfirlik döneminde yapılan eklemeden başka bir şey değildir. Kâfir olanlar, onunla şaşırtılmıştır. Onu (Hac ayı olan Zilhicce’yi) bir yıl helal, bir yıl haram kılarlar ki hem Allah’ın haram kıldığının sayısına uygun getirsinler hem de Allah'ın haram kıldığını helâl kılsınlar. Kötü işleri onlara güzel gösterilmiştir. Allah, o kâfirler topluluğunu yola getirmez.* |
Şaban Piriş Meali |
Saptırmak için haram ayların yerlerini değiştirip, geciktirmek küfürde ileri gitmektir. Kafir olanlar, Allah'ın haram kıldığı ayların sayısına uydurmak için onu bir yıl haram bir yıl helal sayıyorlar. Böylece Allah'ın haram kıldığını helal kılıyorlar. Kötü hareketleri kendilerine güzel görünüyor. Allah kafir toplumu doğru yola çıkarmaz. |
Ümit Şimşek Meali |
Haram ayların yerini değiştirmek, kâfirlikte ileri gitmekten başka birşey değildir. İnkâr edenler bununla sapıklığa düşüyor ve Allah'ın haram kıldığı süreyi denkleştirmek için onu bir yıl helâl, bir başka yıl da haram kabul ediyorlar; böylece Allah'ın haram kıldığı şeyi helâl sayıyorlar. Kötülükleri onlara işte böyle hoş görünüyor. Kâfirler güruhuna Allah elbette yol göstermez.(12)* |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Haram ayları ertelemek, küfürde bir artırmadır ki, onunla inkâr edenler saptırılır. Onu bir yıl helal sayarlar, bir yıl haramlaştırırlar ki, Allah'ın yasakladığının sayısını denkleştirip Allah'ın haram kıldığını helalleştirsinler. Amellerinin kötülüğü kendilerine süslü gösterilmiştir. Allah, küfre batan bir topluluğu iyiye ve güzele kılavuzlamaz. |
M. Pickthall (English) |
Postponement (of a sacred month) is only an excess of disbelief whereby those who disbelieve are misled, they allow it one year and forbid it (another) year, that they may make up the number of the months which Allah hath hallowed, so that they allow that which Allah hath forbidden. The evil of their deeds is made fair-seeming unto them. Allah guideth not the disbelieving folk. |
Yusuf Ali (English) |
Verily the transposing(1297) (of a prohibited month) is an addition to Unbelief: the Unbelievers are led to wrong thereby: for they make it lawful one year, and forbidden another year, in order to adjust the number of months forbidden by Allah and make such forbidden ones lawful. The evil of their course seems pleasing(1298) to them. But Allah guideth not those who reject Faith.* |