Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Ve Sen kendi sapkınlıkları içinde kör olanları (ama kendilerini en haklı ve hayırlı konumda sananları) da doğru yola (hidayete) ulaştıramazsın. Sen sadece, Bizim ayetlerimize iman edenlere duyurabilirsin ki onlar Müslümanlardır. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve sen, körleri sapıklıklarından döndürüp doğru yola sevkedemezsin. Sen, ancak delillerimize inananlara duyurursun; gerçekten de onlardır Müslüman olanlar. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Ve yine kalpleri kör olanları, sapıklıklarından döndürüp, doğru yola iletemezsin. Sen davetini ancak, mesajlarımıza inananlara ve böylece kendilerini bize teslim edenlere yani müslüman olanlara duyurabilirsin. |
Ahmet Tekin Meali |
Kör kesilenleri, başlarına buyruk bir hayattan, dalâlet, bozuk düzen, ahmaklık ve cehaletten kurtaramazsın, doğru yolu gösteremezsin. Tebliğini ancak, âyetlerimize, iman edenlere duyurabilirsin. İşte onlar İslâm'ı yaşayan müslümanlardır. |
Ahmet Varol Meali |
Sen körleri sapıklıklarından çıkarıp doğru yola iletemezsin. Sen ancak ayetlerimize inananlara duyurabilirsin. İşte Müslüman olanlar onlardır. |
Ali Bulaç Meali |
Ve sen kendi sapıklıkları içinde kör olanları da doğruya iletici değilsin. Sen yalnızca, bizim ayetlerimize iman edenlere duyurabilirsin ki onlar müslümanlardır. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Körleri, (kalbleri kör olanları) da, sen, sapıklıklarından ayırıb doğru yola iletici değilsin. Sen ancak ayetlerimize iman edeceklere (davetini) duyurursun da, onlar İslâma gelir, selâmeti bulurlar. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Ve sen, körleri sapıklıktan alıp onlara doğru yolu gösteremezsin. Sen ancak ayetlerimize inanan, Bize teslim olmuş olanlara söz işittirebilirsin. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Manen körleri de sapıklıklarından doğru yola iletemezsin. Ancak teslimiyet göstererek âyetlerimize iman edebileceklere duyurabilirsin. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Ve sen, (kalp gözleri kapalı) körleri de sapıklıklarından çıkarıp yola getiremezsin. Sen ancak ayetlerimize (içtenlikle) inananlara işittirirsin de onlar Müslüman olurlar. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Körleri sapıklıklarından vazgeçirip doğru yola döndüremezsin; ancak ayetlerimize inananlara duyurabilirsin; işte onlar Müslümanlardır.* |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Sen, körleri sapkınlıklarından çıkarıp doğru yola iletemezsin. Sen, çağrını ancak âyetlerimize inanıp müslüman olan kimselere işittirebilirsin. |
Diyanet Vakfı Meali |
Körleri de sapıklıklarından (vazgeçirip) doğru yola iletemezsin. Ancak teslimiyet göstererek âyetlerimize iman edenlere duyurabilirsin. * |
Edip Yüksel Meali |
Körü de sapıklığından kurtarıp yola getiremezsin. Sen ancak ayetlerimize inananlara işittirebilirsin ki onlar hemen teslim olurlar. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Körleri de sapıklıklarından hidayete getiremezsin. Sen ancak âyetlerimizi iman edeceklere duyurursun da onlar müslüman olur, selâmeti bulurlar. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Körlerin de şaşkınlıklarından yol göstericisi değilsin, ancak âyetlerimize iyman edeceklere işittirirsin de onlar islâma gelir, selâmeti bulurlar |
Hasan Basri Çantay Meali |
Sen körleri dahi sapıklıklarından ayırıb doğru yola iletici değilsin. Sen (başkalarına değil) ancak âyetlerimize îman edib de müslüman olanlara, (yalınız) onlara dinletebilirsin. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Ve sen, körlerin sapıklıklarından (kendilerini çıkaran) hidâyet vericisi değilsin! Çünki sen (da'vetini), ancak âyetlerimize îmân edip de kendileri Müslüman olan kişilere işittirebilirsin. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Yolunu şaşırdıktan sonra kör olanı, doğru yola götürmek senin işin değil. Ancak sen inananlara ayetlerimizi işittirebilirsin. Onlar ayetlerimize teslim olmuşlardır. |
Kadri Çelik Meali |
Ve sen kendi sapıklıkları içinde kör olanları da doğruya iletici değilsin. Sen yalnızca bizim ayetlerimize iman edenlere ve böylece de Müslüman olan kimselere duyurabilirsin. |
Mahmut Kısa Meali |
Ve vicdanları kirlenmiş, gönül gözleri körelmiş olan zâlimleri saptıkları yanlış yoldan çevirip doğru yola iletemezsin! Sen bu çağrıyı, ancak ayetlerimize inanmaya gönlü olan iyi niyetli, temiz yürekli insanlara işittirebilirsin ve zaten onlar, hakîkatin sesini işitir işitmez derhal Rabb’lerine boyun eğerler. |
Mehmet Türk Meali |
Sen körleri de saptıkları yoldan çevirip hak yola getiremezsin. Sen (hakkı) ancak (gönülden) teslim olarak âyetlerimize îman edenlere, duyurabilirsin.1 * |
Muhammed Esed Meali |
Ve yine, [kalpleri] kör olanları sapıklıklarından döndürüp doğru yola iletemezsin: Sen [davetini] ancak mesajlarımıza inan[mak istey]enlere ve böylece kendilerini Bize teslim edenlere duyurabilirsin. 47 |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Yine sen (kalbi) kör olanları sapıklıktan çevirip de doğru yola yöneltemezsin. Sen ancak âyetlerimize iman eden kimselere duyurabilirsin ve onlar da hemen teslim oluverirler.[3618]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve sen körleri de sapıklıklarından (kurtarıp) doğru yola iletici değilsin. Sen ancak âyetlerimize imân edenlere dinletebilirsin. İşte müsIüman olanlar onlardır. |
Suat Yıldırım Meali |
Sen, körleri de şaşkınlıktan, yanlış yola girmekten kurtaramazsın. Sen ancak, âyetlerimize iman etmeye yatkın kimselere çağrını duyurabilirsin. Çünkü onlar hakka teslim olurlar. |
Süleyman Ateş Meali |
Ve sen, körleri de sapıklıklarından çıkarıp yola getiremezsin. Sen ancak, ayetlerimize inananlara işittirirsin de onlar müslüman olurlar. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Körlere, yanlışlarından kurtaracak yolu gösteremezsin, sadece ayetlerimize inananlara dinletebilirsin. Sonra onlar teslim olurlar[*].* |
Şaban Piriş Meali |
Körleri de sapıklıklarından doğru yola iletemezsin. Sen, ancak ayetlerimize inananlara sesini duyurabilirsin. Çünkü onlar teslim olmuşlardır. |
Ümit Şimşek Meali |
Körleri de şaşkınlıklarından kurtarıp yola getiremezsin. Sen ancak âyetlerimize iman edip teslim olmuş kimselere söz dinletebilirsin. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Ve sen körleri de sapıklıklarından aydınlığa çıkaramazsın. Sen ancak, ayetlerimize iman edenlere dinletirsin de onlar müslümanlar/Allah'a teslim olanlar haline geliverirler. |
M. Pickthall (English) |
Nor canst thou guide the blind out of their error. Thou canst make none to hear save those who believe in Our revelations so that they surrender (unto Him). |
Yusuf Ali (English) |
Nor canst thou lead back the blind from their straying:(3571) only those wilt thou make to hear, who believe in Our signs and submit (their wills in Islam).* |