Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Yoksa siz, göktekinin (görevli meleklerin, Allah’ın izniyle) üzerinize 'taş yağdıran (fırtınalı) bir rüzgâr' göndermeyeceğinden emin mi oldunuz? (Siz o takdirde) Benim uyarmam nasılmış bilip-öğreneceksiniz (ama iş işten geçmiş olacaktır). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Yoksa kudreti ve emri; gökte bulunan, yüce olan mabudun, size taşlar yağdıran bir rüzgar yollamayacağından emin misiniz? Derken yakında bilirsiniz nasılmış benim korkutmam. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Yoksa gökte olan Rabbinizin üzerinize taş yağdıracak şekilde şiddetli bir rüzgar göndermesinden emin misiniz? Azabımı görünce uyarımın nasıl olacağını anlayacaksınız. |
Ahmet Tekin Meali |
Yahut gökte olanın, üzerinize taş yağdıran görevli bir kasırga çıkarmayacağından emin misiniz? Sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan uyarıcının nasıl olduğunu öğreneceksiniz. |
Ahmet Varol Meali |
Yahut gökte olanın üzerinize çakıl savuran bir kasırga göndermeyeceğinden emin mi oldunuz? O zaman uyarım nasılmış bileceksiniz. |
Ali Bulaç Meali |
Yoksa gökte olanın üzerinize 'taş yağdıran (fırtınalı) bir rüzgar' göndermeyeceğinden emin misiniz? Siz o takdirde Benim uyarmam nasılmış bilip-öğreneceksiniz. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Yoksa (hüküm ve tasarrufu) göklerde olan Allah'ın üzerinize taş yağdıran bir rüzgâr göndermesinden emin mi oldunuz? O zaman anlarsınız, korkutmam nasılmış? |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Yoksa onlardan(*) güven mi aldınız ki, başınıza dolu gibi taş yağdırmasınlar. Yağdırdıkları zaman anlayacaksınız, benim uyarıcımın nasıl bir şey olduğunu.* |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Yoksa, göktekinin başınıza taş yağdırmasından emin mi oldunuz? İşte bu uyarılarımın ne olduğunu yakında anlayacaksınız. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Yoksa gökte olanın üzerinize taş yağdıran (fırtınalı) bir rüzgâr göndermeyeceğinden emin misiniz? (Siz o zaman) tehdidim nasılmış bileceksiniz! |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Gökte olanın başınıza taş yağdırmasından güvende misiniz? Benim uyarmamın nasıl olduğunu yakında bileceksiniz. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Yahut göktekinin, üzerinize taş yağdıran rüzgâr göndermeyeceğinden mi emin oldunuz? O zaman, uyarım nasılmış bileceksiniz! |
Diyanet Vakfı Meali |
Yahut gökte olanın üzerinize taş yağdıran (bir fırtına) göndermeyeceğinden emin misiniz? İşte (bu) tehdidimin ne demek olduğunu yakında bileceksiniz! |
Edip Yüksel Meali |
Aynı şekilde, üstünüze gökten taş yağdıran bir fırtına göndermeyeceğine dair göktekinden güvence mi aldınız? Uyarının nasıl olduğunu öğreneceksiniz. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Yoksa siz, gökte olanın üzerinize taş yağdıran bir kasırga göndermeyeceğinden emin misiniz? Tehdidim nasılmış bileceksiniz. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Yoksa emînmisiniz o Semâdekinden: üzerinize bir mermîler yağdırıcı gönderivermesinden? O vakıt bilirsiniz ki nasılmış inzarım? |
Hasan Basri Çantay Meali |
Yoksa gökdeki (melek) lerin, (Allahın izniyle), üstünüze taş yağdırıcı (rüzgâr) göndermesinden emîn mi oldunuz? Siz (o zaman) tehdidimin nice olduğunu bileceksiniz. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Yoksa gökte olan (o melekler)in (Allah'ın emri ile), üzerinize (taş yağdıran) bir rüzgâr göndermesinden emin mi oldunuz? Artık yakında benim tehdîdimin nasıl olduğunu bileceksiniz! |
İlyas Yorulmaz Meali |
Veyahut, gökyüzünde olanın, üzerinize yok edici rüzgarları göndermeyeceğinden güvende misiniz? Sonra uyarının nasıl olduğunu öğrenecekler. |
Kadri Çelik Meali |
Yoksa gökte olanın üzerinize taş yağdıran (fırtınalı) bir rüzgâr göndermeyeceğinden emin misiniz? Siz o takdirde benim uyarmam nasılmış bilip öğreneceksiniz. |
Mahmut Kısa Meali |
Yine O Yücelerde Olan Allah’ın, başınıza gökten ölüm yağdıran bir kasırga göndermeyeceğinden nasıl emîn olabiliyorsunuz? Bugün küstahça inkâr ediyorsunuz ama, azap başınıza geldiği anda, Benim uyarımı hiçe saymanın ne demek olduğunu o zaman anlayacaksınız! |
Mehmet Türk Meali |
Yoksa gökte olan (Allah)’ın üzerinize taş yağdırmayacağından emin misiniz? İşte o zaman Benim uyarmam nasılmış öğrenirsiniz. |
Muhammed Esed Meali |
Yahut, O Gökteki'nin, Benim uyarımın ne kadar [doğru] olduğunu size gösterecek olan ölümcül bir kasırgayı 16 üstünüze salmayacağından emin olabilir misiniz? |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Veya gökte olanın, sizin üzerinize bir bela kasırgası salmayacağından emin misiniz? Artık uyarım nasıl olurmuş, o zaman anlayacaksınız. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Emin mi oldunuz o gökte olanın üzerinize taş yağdıran bir rüzgar göndermesinden? Artık yakında bileceksiniz ki korkutmam nasıldır? |
Suat Yıldırım Meali |
Yahut O'nun size taş yağdıran bir kasırga göndermesinden emin mi oldunuz? Fakat bu tehdidimin ne demek olduğunu yakında öğrenirsiniz! |
Süleyman Ateş Meali |
Yoksa siz, gökte olanın, üzerine taş yağdıran (bir fırtına) göndermeyeceğinden emin misiniz? (O zaman) tehdidimin nasıl olduğunu bileceksiniz. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Yoksa gökte olanın, üzerinize taş yağdıran şeyler göndermesine karşı güvende misiniz? Tarafımdan uyarılan kimsenin[*] ne hale geldiğini yakında öğrenirsiniz.* |
Şaban Piriş Meali |
Yoksa, gökte olanın üzerinize taş yağdıran bir fırtına göndermeyeceğinden güvende misiniz? Tehdidim nasılmış yakında göreceksiniz! |
Ümit Şimşek Meali |
Veya semâdakinin, başınıza taş yağdırmayacağından mı emin oldunuz? Tehdidimin nasıl birşey olduğunu yakında öğrenirsiniz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
O göktekinin, çakıl taşları taşıyan bir rüzgârı üzerinize salmayacağından emin misiniz? O zaman bileceksiniz nasılmış uyarım! |
M. Pickthall (English) |
Or have ye taken security from Him Who is in the heaven that He will not let loose on you a hurricane? But ye shall know the manner of My warning. |
Yusuf Ali (English) |
Or do ye feel secure that He Who is in Heaven will not send against you a violent tornado(5574) (with showers of stones), so that ye shall know how (terrible) was My warning?* |