Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Ey Nebim!) De ki: “Sizi (hiç yoktan) inşa edip yaratan (cemadat gibi cansız varlıklar ve nebatat ve hayvanat cinsinden değil, insan olarak) size (duyu organlarını, işitecek) kulakları, (bakıp görecek) gözleri ve (düşünüp değerlendirecek) gönülleri veren (ve bu organların dinleyip, seyredip, hissedip zevkleneceği bütün nimetleri ve güzellikleri var edip ortaya koyan) O’dur. (Bütün bunlara rağmen) Ne kadar az şükrediyorsunuz! (Farkında mısınız?) ” |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
O, öyle bir mabuttur ki sizi meydana getirmiştir ve sizin için kulak ve gözler ve gönüller halketmiştir, ne de az şükredersiniz. |
Abdullah Parlıyan Meali |
De ki: “Sizi yaratan ve size kulaklar, gözler, gönüller veren O'dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz.” |
Ahmet Tekin Meali |
“O, sizi yaratandır, size kulaklar, gözler, kalpler ve akıllar verendir. Ne kadar da az şükrediyorsunuz.” de. |
Ahmet Varol Meali |
De ki: "Sizi yaratan size kulaklar, gözler ve kalpler veren O'dur. Çok az şükrediyorsunuz!" |
Ali Bulaç Meali |
De ki: 'Sizi inşa eden (yaratan), size kulak, gözler ve gönüller veren O'dur. Ne az şükrediyorsunuz?' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
(Ey Rasûlüm), de ki: “- Sizi yaratan, size işitecek kulak, görecek gözler ve duyacak kalbler veren O'dur. Siz, pek az şükrediyorsunuz.” |
Bahaeddin Sağlam Meali |
De ki: “Yalnız ve yalnız O’dur, sizi inşa eden, size işitme, gözler ve duyular (kalpler) kılan. Fakat çok az şükrediyorsunuz.” |
Bayraktar Bayraklı Meali |
De ki: “Sizi yaratan, size işitme duyusu, gözler ve kalpler veren Allah'tır. Ne az şükrediyorsunuz!” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
De ki: “O, sizi yaratan ve size kulaklar, gözler ve kalpler verendir. Ne kadar da az şükrediyorsunuz!” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
De ki: "Sizi yaratan sizin için kulaklar, gözler ve kalbler var eden O'dur. Ne az şükrediyorsunuz!" |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
De ki: “O, sizi yaratan ve size kulaklar, gözler ve kalpler verendir. Ne kadar da az şükrediyorsunuz!” |
Diyanet Vakfı Meali |
(Resûlüm!) De ki: Sizi yaratan, size işitme duyusu, gözler ve kalpler veren O'dur. Ne az şükrediyorsunuz! |
Edip Yüksel Meali |
De ki, "Sizi yaratan, size duyma, görme duyuları ve beyinler veren O'dur. Ne kadar seyrek şükredersiniz!" |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
De ki: "Sizi yaratan, size kulaklar gözler ve gönüller veren O'dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz!" |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
de ki, odur ancak sizi inşa eyleyen ve size dinleyecek kulak, görecek gözler, duyacak gönüller veren, fakat sizler pek az şükr ediyorsunuz |
Hasan Basri Çantay Meali |
(Habîbim) de ki: «O, sizi yaratan, size kulak (lar), gözler gönüller verendir. Siz ne az şükredersiniz». |
Hayrat Neşriyat Meali |
(Ey Resûlüm!) De ki: “Sizi yaratan ve size kulak(lar), gözler ve kalbler veren O'dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz!” |
İlyas Yorulmaz Meali |
Deki “Sizi ilk defa yaratan, size kulak, göz ve kalp veren O dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz.” |
Kadri Çelik Meali |
De ki: “Sizi inşa edip yaratan, size kulak, gözler ve gönüller veren O'dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz?” |
Mahmut Kısa Meali |
Ey Müslüman! Allah’ın hükmüne itaat etmekten kaçınan nankörlere de ki: “Sizi yoktan var eden ve size işitmeniz için kulaklar, görmeniz içingözler ve düşünmeniz için gönüller bahşeden O’dur! Ne anneniz, ne babanız, ne toplumunuz ne de Allah’tan başka hayatınıza program yapmaya yetki verdiğiniz, her dediğini dinlediğiniz, kulu kölesi olduğunuz varlıklar! Size bunları armağan eden; yalnızca ve yalnızca Allah’tır! Fakat siz ne kadar da az şükrediyorsunuz!” |
Mehmet Türk Meali |
(Ey Muhammed! İnsanlara): “Sizi yaratan, size kulaklar, gözler ve gönüller veren O (Allah)’a, ne kadar da az şükrediyorsunuz.” de. |
Muhammed Esed Meali |
DE Kİ: “O, sizi hayata getiren, size kulaklar, gözler ve kalpler bağışlayandır: 20 [yine de] ne kadar az şükrediyorsunuz!” |
Mustafa İslamoğlu Meali |
DE Kİ: “O’dur sizi inşâ eden; size işitme duyusu, gözler ve (akleden) kalpler bahşeden: Ne kadar da azınız şükrediyor!” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
De ki: «O, o zâttır ki, sizi yarattı ve sizin için kulak ve gözler ve gönüller var kıldı. Pek az şükrediverirsiniz.» |
Suat Yıldırım Meali |
De ki: Sizi yaratan ve size kulaklar, gözler ve gönüller veren O'dur. Sizin şükrünüz ne de az! |
Süleyman Ateş Meali |
De ki: "Sizi yaratan, size işitme (duyusu), gözler ve gönüller veren O'dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz? |
Süleymaniye Vakfı Meali |
De ki “Sizi var eden; size dinleme, ileri görüşlü olma (basiret) özelliği veren ve gönüllerinizi[*] oluşturan O’dur. Görevlerinizi ne kadar az yapıyorsunuz!”* |
Şaban Piriş Meali |
De ki:-Sizi yaratan, size kulaklar, gözler ve kalpler veren O'dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz. |
Ümit Şimşek Meali |
De ki: Sizi yaratan ve size kulaklar, gözler ve kalpler veren Odur. Fakat çok az şükrediyorsunuz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
De ki: "Sizi oluşturan O'dur. O size, işitme gücü, gözler ve gönüller verdi. Ne kadar da az şükrediyorsunuz!" |
M. Pickthall (English) |
Say (unto them, O Muhammad): He it is Who gave you being, and hath assigned unto you ears and eyes and hearts. Small thanks give ye! |
Yusuf Ali (English) |
Say: "It is He Who(5582) has created you (and made(5583) you grow), and made for you the faculties of hearing, seeing, feeling and understanding: little thanks it is ye give.* |