Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Ayetlerimiz onlara (zahiri mü’min, kalbi münkir olanlara) okunduğu zaman; “(tamam) işittik (ama bunların Allah’ın ayetleri olduğundan şüpheliyiz), istesek, biz de bunun bir benzerini söyleyebiliriz. Bu, eskilerin efsanelerinden başkası değildir” (iddiasında bulunmaktadır). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Onlara ayetlerimiz okunurken dediler ki: Duyduk, dilersek biz de buna benzer sözler söyleriz ve bu, eskilerin masallarından başka bir şey de değil. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Kendilerine her ne zaman ayetlerimiz okunsa, “Artık işittik, istesek şüphesiz biz kendimiz de bu tür sözler söyleyebiliriz, eskilerin masallarından başka birşey değildir bunlar” derlerdi. |
Ahmet Tekin Meali |
Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman:
“Böyle şeyler işittik. İstesek biz de bunun benzerini elbette söyleyebiliriz. Bu kesinlikle eskilerin masallarından ibaret" dediler.* |
Ahmet Varol Meali |
Onlara ayetlerimiz okunduğunda: "Duyduk. İstesek bunun gibisini biz de söyleriz. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir" derler. |
Ali Bulaç Meali |
Ayetlerimiz onlara okunduğu zaman; 'İşittik' dediler. 'İstesek, biz de bunun bir benzerini söyleyebiliriz. Bu, eskilerin efsanelerinden başkası değildir.' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman: “- İşittik, istersek biz de bunun benzerini söyleriz! Bu eskilerin masallarından başka bir şey değildir!” diyorlardı. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Ve ayetlerimiz onlara okunduğu zaman, “(Böyle şeyleri) işitmişiz, istesek buna benzer sözler söyleriz. Bunlar ancak eskilerin efsaneleridir” dediler. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Âyetlerimiz onlara okunduğu zaman dediler ki: “İşittik; istesek biz de bunun benzerini elbette söyleyebiliriz. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir.” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Ayetlerimiz onlara okunduğu zaman: “İşittik, istersek biz de bunun benzerini söyleriz. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir” demişlerdi. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Ayetlerimiz onlara okunduğu zaman, "İşittik, işittik! İstesek biz de aynını söyleyebiliriz; bu sadece eskilerin masallarıdır" derlerdi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Onlara karşı âyetlerimiz okunduğu zaman, “Duyduk, istesek biz de bunun benzerini elbette söyleriz. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir” dediler. |
Diyanet Vakfı Meali |
Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman dediler ki: «(Evet) işittik, istesek biz de bunun benzerini elbette söyleyebiliriz. Bu öncekilerin masallarından başka bir şey değildir.» |
Edip Yüksel Meali |
Ayetlerimizi dinledikleri zaman, "İşittik," diyorlardı, "İstesek biz de bunun bir benzerini getiririz. Bu, geçmişlerin efsanelerinden başka bir şey değil." |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman, "işittik, dilersek bunun gibisini biz de söyleriz, bu, eskilerin efsanelerinden başka bir şey değildir" diyorlardı. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Ve onlara âyetlerimiz okunacağı zaman artık işittik, dilesek bunun gibisini biz de söyleriz, bu, eskilerin efsânelerinden başka bir şey değil diyorlardı |
Hasan Basri Çantay Meali |
Onlara âyetlerimiz okunurken şöyle dedilerdi: «İşitdik. Eğer dilersek biz de elbet bunun benzerini söyleriz! Bu, eskilerin masallarından barka (bir şey) değildir!». |
Hayrat Neşriyat Meali |
Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman da: “Doğrusu işittik; eğer istesek elbette (biz de) bunun benzerini söyleriz.(2) Bu, evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir!” dediler.* |
İlyas Yorulmaz Meali |
Onlara ayetlerimiz okunduğunda dediler ki “Elbette ki (okunan ayetleri) işittik, biz istersek bu işittiğimiz ayetlerin benzerini söyleyebiliriz. İşittiklerimiz yalnızca önceki toplumlardan aktarılan masallardır.” |
Kadri Çelik Meali |
Ayetlerimiz onlara okunduğu zaman, “Gerçekten işittik! İstesek, biz de bunun bir benzerini söyleyebiliriz; bu sadece eskilerin masallarıdır” derlerdi. |
Mahmut Kısa Meali |
Onlara ayetlerimiz tebliğ edilerek okunduğunda, “Tamam, duyduk!” diyorlardı, “İstesek biz de buna benzer hikayeler uydurabilir, doğruyu-eğriyi belirleyen değerler oluşturabilir, Kur’an’la boy ölçüşebilecek güzel sözler söyleyebiliriz. Çünkü bu okuduğun ayetler, öncekilerin efsâne ve masallarından başka bir şey değildir.” |
Mehmet Türk Meali |
O (müşriklere) âyetlerimiz okunduğu zaman “tamam duyduk! İstersek bunun gibisini, biz de söyleriz. Zâten bunlar, kesinlikle eskilerin masallarından1 başka bir şey değildir.” dediler.* |
Muhammed Esed Meali |
Ve kendilerine her ne zaman ayetlerimiz ulaştırılsa, “Biz [bütün bunları] önceden de işitmiştik,” derlerdi, “istesek, şüphesiz, biz [kendimiz] de bu tür sözler düzebiliriz: eski zamanlara dair masallardan başka bir şey değil, bunlar!” 31 |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Her ne zaman âyetlerimiz kendilerine iletilse derler ki: “Biz (bu tür sözleri) önceden de işitmiştik. İstesek buna benzer sözleri biz de düzüp koşabiliriz. Hem bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir!” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve onlara âyetlerimiz okunduğu zaman dediler ki: «Artık işittik, eğer dileyecek olsak elbette bunun mislini biz de söyleyebiliriz. Bu evvelkilerin efsanelerinden başka birşey değildir.» |
Suat Yıldırım Meali |
Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman: “Artık anladık! Biliyoruz! Dilesek bunun benzerini biz de söyleyebiliriz. Bu, önceden geçmiş insanların masallarından başka bir şey değildir! ” derler. [25, 5-6] |
Süleyman Ateş Meali |
Onlara ayetlerimiz okunduğu zaman "İşittik" dediler, "İstesek, biz de bunun gibisini söyleriz. Bu, evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir!" |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Onlara ayetlerimiz okununca derler ki “Tamam dinledik. Uğraşsak onun benzerini biz de söyleriz. Bunlar, öncekilerin yazdıklarından başka bir şey değildir.” |
Şaban Piriş Meali |
Ayetlerimiz onlara okunduğu zaman 'duyduk, istesek biz de bunun benzerini söyleyebiliriz. Bu sadece eskilerin masalları' dediler. |
Ümit Şimşek Meali |
Onlara âyetlerimiz okunduğunda, “Bunu daha önce işitmiştik. İstesek biz de böyle şeyler söyleriz. Bu eskilerin efsanelerinden başka birşey değil” dediler. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Ayetlerimiz onlara okunduğunda şöyle derler: "Tamam, işittik. İstersek bunun gibisini elbette ki söyleriz; öncekilerin masallarından başka şey değil ki bu!" |
M. Pickthall (English) |
And when Our revelations are recited unto them they say: We have heard. If we wish we can speak the like of this. Lo! this is naught but fables of the men of old. |
Yusuf Ali (English) |
When Our Signs are rehearsed to them, they say: "We have heard this (before): if we wished, we could say (words) like these: these are nothing but tales of the ancients."(1204)* |