Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Hani nasıl ki; Rabbin Seni evinden Hakk uğrunda (Bedir savaşına) çıkardığında mü'minlerden bir grup isteksiz davranmıştı. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Nasıl ki Rabbin, seni hak uğruna evinden çıkarmıştı ve şüphe yok ki inananların bir kısmı bundan hoşlanmamıştı.* |
Abdullah Parlıyan Meali |
Nitekim Rabbin hak uğrunda, seni savaşmak üzere evinden çıkarmıştı da, mü'minlerden bir kısmı, bundan hoşlanmamış, isteksizlik göstermişlerdi. |
Ahmet Tekin Meali |
Bedir ganimetlerinin dağıtımı sırasındaki ashabın tavrı, Rabbinin seni hak uğrunda, sorumluluğun gereği haklı bir gerekçe ile, hikmete dayalı olarak evinden, şehrinden Bedir'e doğru yola çıkardığı andaki tavırlarına benziyor. Mü'minlerden bir grup senin bu tutumundan hiç hoşlanmamıştı. |
Ahmet Varol Meali |
Nitekim Rabbin seni hak üzere evinden çıkardığı zaman da mü'minlerden bir grup isteksizdi. [1]* |
Ali Bulaç Meali |
Rabbin seni evinden hak uğrunda (savaşa) çıkardığında mü'minlerden bir grup isteksizdi. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Ganimetlerin taksiminden bazı kimselerin hoşlanmayışı, Rabbin seni hak uğrunda (savaş için) evinden çıkardığı hale benzer. Çünkü müminlerden bir topluluk muhakkak ki (Savaşa çıkmak) istemiyorlardı. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
(Büyük ganimetlerin bölüşülmesine hoşnutsuzluk gösterenler, Bedir savaşına çıkmana da hoşnut olmamışlardı.) Nitekim Rabbin hakk ile (savaş için) seni evinden çıkartmıştı. O zaman müminlerden bir grup bunu istemiyorlardı. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Hani, müminlerden bir grup tamamen isteksiz olmasına rağmen Rabbin seni hak uğruna öz yurdundan çıkartmıştı. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Ganimetlerin taksimi konusunda bazılarının rahatsızlığı,) Rabbinin seni hak uğrunda (Bedir'de savaşmak üzere) evinden çıkardığı zamanki duruma benzer. (Bedir savaşına katılmak konusunda da) mü'minlerden bir grup isteksizdi. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Nitekim, Rabbin seni hak uğrunda evinden savaş için çıkarmıştı, oysa müslümanların bir takımı bundan hoşlanmamıştı. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Nasıl ki, Rabbin seni hak uğruna (savaşmak üzere) evinden çıkarmıştı. Mü’minlerden bir grup ise bu konuda kesinlikle isteksizlerdi. |
Diyanet Vakfı Meali |
(Onların bu hali,) müminlerden bir gurup kesinlikle istemediği halde, Rabbinin seni evinden hak uğruna çıkardığı (zamanki halleri) gibidir. |
Edip Yüksel Meali |
Nitekim Rabbin seni belli bir planın gerçekleşmesi için evinden çıkarmıştı. İnananlardan bir grup bundan hoşlanmamıştı. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Nitekim Rabbin seni, hak uğruna savaşmak için evinden çıkarmıştı. Oysa müslümanların bir kısmı o zaman bundan hoşlanmamışlardı. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Nasıl ki: rabbın seni hakk uğruna evinden çıkardı ve mü'minlerden bir kısmı ise istemiyorlardı |
Hasan Basri Çantay Meali |
(«Bedir» ganimetlerinin taksiminden ba'zıları nasıl hoşlanmadılarsa) Rabbin seni hak uğrunda evinden (harbe) çıkardığı zaman da (hal böyle idi.) Çünkü mü'minlerden bir zümre muhakkak ki isteksizdirler. |
Hayrat Neşriyat Meali |
(Onların ganîmetler hakkındaki ihtilâfı) şu hâle benzer ki, Rabbin seni evinden hak uğruna (da'vân adına) çıkarmıştı da, (sâdece kervan için çıkıp, bir cihad emriyle karşılaşınca) doğrusu mü'minlerden bir kısmı (buna) gerçekten isteksizlerdi. |
İlyas Yorulmaz Meali |
İnananlardan bir gurup karşı çıktıkları halde, Rabbin seni gerçek doğru sebepler için evinden çıkarmıştı. |
Kadri Çelik Meali |
(Ganimetlerin bölüşümü sırasında karşılaştığın bu hoşnutsuzluk) Tıpkı müminlerin bir kesimi istemediği halde, Rabbinin seni hak üzere (savaşmak için) evinden çıkarmasına benzer. |
Mahmut Kısa Meali |
Nitekim Rabb’in, hak uğrunda seni Bedir savaşı için evinden çıkardığı zaman da, müminlerden bir bölümübundan hiç hoşlanmamıştı. |
Mehmet Türk Meali |
4,5. İşte gerçek mü’minler onlardır.1 (Ey Muhammed!) Tıpkı Rabbinin seni, hak uğruna savaşmak için2 evinden çıkardığında olduğu gibi, onlara Rablerinin katında yüksek dereceler, büyük bir af ve tükenmez bir rızık vardır. Oysa Müslümanların bir kısmı, o zaman bundan hiç hoşlanmamışlardı.* |
Muhammed Esed Meali |
SANKİ Rabbin seni, inananlardan bazıları buna karşı oldukları halde, hak yolunda [savaşmak üzere] evinden çıkarmış gibi, 6 |
Mustafa İslamoğlu Meali |
TIPKI,[1328] Rabbin seni hakikat yoluna (savaşmak için) evinden çıkardığında inananlardan kimileri bundan nasıl hoşlanmadılarsa;* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Nasıl ki, Rabbin seni hak uğrunda evinden çıkarmıştı. Mü'minlerden bir kısmı ise şüphe yok ki, bunu hoş görmüyorlardı. |
Suat Yıldırım Meali |
5, 6. Nitekim pek yerinde ve gerekli bir iş için Rabbin seni evinden çıkardığı zaman da, müminlerden bir kısmı bundan hoşlanmamıştı. Gerçek apaçık meydana çıktıktan sonra bile, onlar bu hususta seninle münakaşa ediyorlardı; sanki göz göre göre ölüme sevk ediliyorlardı. [2, 216; 3, 123]* |
Süleyman Ateş Meali |
(Ganimetlerin bölüştürülmesinde bazı kimselerin hoşnutsuzluk göstermesi, daha önce, Bedir Savaşı'na çıkmanı hoş görmeyenlerin durumuna benzer). Nitekim hak uğruna (savaşa gitmek için) Rabbin seni, evinden çıkardığı zaman, mü'minlerden birtakımı, bundan hoşlanmıyordu. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Rabbinin seni gerçek bir sebeple evinden çıkardığı gün, inanıp güvenenlerin bir kısmı tam bir hoşnutsuzluk içindeydiler. |
Şaban Piriş Meali |
Rabbin seni hak uğrunda evinden çıkardığı zaman da; mü'minlerden bir grup bundan hoşlanmamıştı. |
Ümit Şimşek Meali |
Rabbin seni evinden hak ile çıkardığında, mü'minlerden bir kısmı bunu hoş karşılamıyordu. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Bildiğin gibi, Rabbin seni hak uğruna, öz yurdundan çıkarmıştı. Ve müminlerden bir grup tamamen isteksizdi. |
M. Pickthall (English) |
Even as thy Lord caused thee (Muhammad) to go forth from thy home with the Truth, and lo! a party of the believers were averse (to it), |
Yusuf Ali (English) |
Just as(1181) thy Lord ordered thee out of thy house in truth, even though a party among the Believers disliked it,* |