Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Onlar, (müşrikler ve işbirlikçiler) Mescid-i Haram'dan (insanları) alıkoyarlarken ve onun (gerçek ve layık) dostları ve koruyucuları değilken, Allah ne diye onları azaplandırmasın? Onun (Beytullah ve civarının asıl) koruyucuları (ve sadık mensupları) yalnızca korkup (küfür, zulüm ve kötülükten) sakınan müttaki (Müslümanlar) dır. Ancak onların (inkârcıların ve münafıkların) çoğu (gerçeği) bilmeyen (iman ve İslam cahili insanlardır, doğru düşünüp değerlendirmekten uzaktırlar). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ne diye Allah onları azaplandırmasın ki onlar, hizmetine layık olmadıkları halde halkı Mescidi Haram'dan menediyorlar, onun hizmetine layık olanlar, ancak çekinenlerdir, fakat çoğu bilmez bunu. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Ey peygamber! Sen aralarından ayrıldıktan sonra, Allah onlara ne diye azap etmeyecek? Onlar, Mescidi Haram'da, müslümanların ibadet etmelerine engel oluyorlar ve onlar Mecidi Haram'ın gerçek ve layık koruyucuları değildirler. O'nun gerçek koruyucuları ve dostları, yolunu Allah ve kitabıyla bulmaya çalışan müslümanlardır. Ne var ki onların çoğu bunun farkında değillerdir. |
Ahmet Tekin Meali |
Onlar, mü'minleri Kâbe yolundan geri çevirirlerken, engeller çıkarırken, Allah'ın onları cezalandırmaması için bir imtiyazları mı var? Onlar Mescidi Haram'ın mütevellisi de değildirler. Mescid-i Haram'ın hizmetinde görevli olanlar, yalnızca Allah'a sığınanlar, emirlerine yapışanlar, günahlardan arınıp, azaptan korunanlar, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan mü'minlerdir, müttakilerdir, takvâ sahipleridir. Fakat onların çoğu bunu bilmez. |
Ahmet Varol Meali |
Onlar gerçekte onu korumaya ehil olmadıkları halde insanları Mescidi Haram'dan alıkoyarlarken Allah onlara neden azap etmesin! Onu korumaya ehil olanlar ancak takva sahipleridir. Fakat onların çoğu bunu bilmez. |
Ali Bulaç Meali |
Onlar, Mescid-i Haram'dan (insanları) alıkoyarlarken ve onun (gerçek ve layık) koruyucuları değilken Allah, ne diye onları azablandırmasın? Onun (asıl) koruyucuları yalnızca korkup-sakınanlardır. Ancak onların çoğu bilmezler. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Sen aralarından çıktıktan sonra, Allah'ın kendilerine azap etmemesi için ne imkânları var. Mescid-i Hârâm'ı tavâf etmekten mü'minleri menediyorlar, halbuki ona hizmet etmeye ehil de değiller; onun hizmetine ehil olanlar, ancak şirkten sakınan müminlerdir. Fakat onların çoğu bunu bilmezler. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Neden Allah onlara azap vermeyecekmiş? Hâlbuki onlar, insanları Mescid-ül Haram’dan alıkoyuyorlar. Ve ona sahip de değiller. Asıl sahipleri, özlerini koruyan müminlerdir. Fakat onların çoğu bunu bilmezler. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Onlar Mescid-i Harâm'ın yöneticileri olmadıkları halde müminleri oradan geri çevirirlerken, Allah onlara ne diye azap etmeyecek? Oranın yöneticileri takvâ ehlinden başkası değildir. Fakat onların çoğu bunu bilmez. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Onlar Mescid-i Haram'ın bakımına ehil olmadıkları halde (inananları) oradan alıkoyarken, Allah onlara ne diye azap etmesin? Oranın bakımına ehil olanlar ancak Allah'ın emirlerine uygun olarak yaşayanlardır. Fakat onların pek çoğu bunu bilmezler. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Yoksa Mescidi Haram'a girmekten menederlerken Allah onlara niçin azab etmesin? Hem de O'nun dostu değiller; O'nun dostları ancak karşı gelmekten sakınanlardır. Fakat çoğu bunu bilmiyorlar. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Onlar Mescid-i Haram’dan (mü’minleri) alıkoyarken ve oranın bakımına ehil de değillerken, Allah onlara ne diye azap etmesin? Oranın bakımına ehil olanlar ancak Allah’a karşı gelmekten sakınanlardır. Fakat onların çoğu bilmez. |
Diyanet Vakfı Meali |
Onlar Mescid-i Haram'ın mütevellîleri olmadıkları halde (müminleri) oradan geri çevirirlerken Allah onlara ne diye azap etmeyecek? Oranın mütevellîleri takvâ sahiplerinden başkaları değildir. Fakat onların çoğu bunu bilmez. |
Edip Yüksel Meali |
Başkalarını Kutsal Mescid'den menederlerken neden ALLAH'ın azabını haketmesinler? Oysa onlar onun koruyucuları değiller. Onun gerçek koruyucuları inananlardır; ancak çokları bunu bilmez. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Şimdi ise Allah'ın kendilerine azab etmemesi için neleri var ki? Oysa Mescidi Haram'dan menediyorlar. Üstelik onun hizmetine ehil kişiler de değiller. Çünkü onun hizmetine ehil olanlar ancak müttakilerdir. Lâkin çoğu bunu bilmezler. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Şimdi ise Allahın kendilerini azâb etmemesi için neleri var? Mü'minleri Mescidi haramdan menediyorlar, halbuki hizmetine ehil de değiller, onun hizmetine ehl olanlar ancak müttekılerdir ve lâkin çokları bilmezler |
Hasan Basri Çantay Meali |
(Sen içlerinden çıkdıkdan sonra) Allah onlara ne diye azâb etmeyecek? Onlar mescid-i haramdan, kendileri ona (onun hizmetine) ehil olmadıkları halde, men'edib duranlardır. O (hizmete) takvaaye erenlerden başkaları onun ehilleri değildir. Fakat onların pek çoğu (bunu) bilmezler. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Hem onlar, (mü'minleri) Mescid-i Harâm'dan men' ettikleri ve onun (hizmetinin)ehli olmadıkları hâlde, neden Allah onlara azâb etmesin? Onun (hizmetinin) ehli olanlar, ancak takvâ sâhibleridir; fakat onların çoğu bilmezler. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Mescidi Haramın koruyucuları onlar olmadıkları halde, (inananları) Mescidi Haram'a sokmamaları sebebiyle Allah'ın onlara azap etmesine onlar nasıl engel olabilirler. Halbuki Mescidi Haramın koruyucuları[1] Allah dan korunan (mü'min) lerdir. Fakat onlardan pek çoğu bunları bilmiyorlar.* |
Kadri Çelik Meali |
Yoksa Mescid-i Haram'a girmekten men ederlerken Allah onlara niçin azap etmesin? Hâlbuki onun (Mescid-i Haram'ın) mütevellileri (ehil yöneticileri de) değildirler. Onun mütevellileri muttakilerden başkası değildir. Velâkin onların birçokları bilmezler. |
Mahmut Kısa Meali |
Sen Mekke’den çıkarıldıktan sonra, Allah’ın onlara sizin elinizle azap etmemesi için artık ne gibi mâzeretleri olabilir ki, hem de, serbestçe ziyaret edilmesi gereken Kâbe’deki Kutsal Mescidi Müslümanlara yasaklamışlarken! Üstelik onlar, Hz. İbrahim’in tevhid dinini terk ettikleri için, oranın bakım ve idaresini üstlenme hak ve yetkisine sahip değillerdir! Zira orası Allah’ın evidir ve oraya kan ve soy bağıyla varis olunamaz. Bu yüzden Kâbe’ye hizmet etmeye lâyık olanlar, ancak Rab’lerine içten bir saygıyla bağlanıp zulüm ve haksızlıktan titizlikle sakınan kimselerdir; ne var ki, pek çokları bunu bilmezler.
O kâfirlerin şirk ve riyâkârlığa bulanmış ibâdetleri de, kendilerini ilâhî azâptan kurtaramazdı: |
Mehmet Türk Meali |
Onlar, hizmetine ehil olmadıkları halde (inananları) Mescid-i Haram’a girmekten men edip dururlarken Allah, onlara neden azap etmesin ki? Çünkü onun hizmetine ehil olanlar, ancak Allah’tan hakkıyla sakınanlardır. Ama onların çoğu, bunu bilmiyorlar.1* |
Muhammed Esed Meali |
Fakat [şimdi], kendileri oranın [gerçek] sahipleri olmadıkları halde saldırmazlık örfü altında bulunan o Mescid-i Harâm'dan [inananları] alıkoymaları yüzünden Allah'ın onları cezalandırmaması için ne gibi güvenceleri var ellerinde? 34 Allah'a karşı sorumluluk bilinci içinde olanlardan başkası o evin bakıcısı olamaz: ne var ki, onların çoğu bunun farkında değil; |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Ama şimdi onlar Mescid-i Haram’dan (inananları) alıkoyup dururken, Allah’ın onları cezalandırmaması için ne gibi bir gerekçeleri olabilir? Kaldı ki, onlar (Kâbe’nin) mütevellileri de olamazlar: çünkü oraya mütevelli olmaya ancak sorumluluk bilincini kuşananlar lâyıktır; ve fakat onların çoğu bunu bile bilmezler. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve neleri vardır ki, Allah Teâlâ onları muazzep kılmasın? Ve onlar Mescid-i Haram'dan men ediyorlar. Halbuki O'nun mütevellileri değildirler. Onun mütevellileri muttakîlerden başka değildir. Velâkin onların bir çokları bilmezler. |
Suat Yıldırım Meali |
Allah ne diye onları cezalandırmasın kionlar kendileri Mescid-i Haramı yönetmeye layık olmadıkları halde, üstelik orayı ziyaret etmek isteyen müminleri de geri çeviriyorlar? Oranın hizmet ve yönetimine asıl ehil olanlar, Allah'ı sayıp O'na şerik koşmaktan sakınanlardır. Fakat onların çoğu bunu bilmezler. |
Süleyman Ateş Meali |
Onlar, (inananları) Mescid-i haramdan geri çevirdikleri ve onun velisi, (bakıcısı, koruyucusu) olmadıkları halde neden Allah onlara azabetmesin? Onun velileri, (bakıcıları, koruyucuları) sadece (günahlardan) korunanlardır. Fakat çokları bilmezler. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
(Bu iki koşulun dışında) Ne özellikleri var ki Allah, onlara azap etmesin? Yetkileri olmadığı halde (sizi) Mescid-i Haram’dan engelliyorlar. Orada yetkili olanlar sadece Allah’tan çekinenlerdir. Ama onların çoğu bunu bilmezler. |
Şaban Piriş Meali |
Onlar, Mescid-i Haram'a girmeye engel olurken, yoksa onlara Allah ne diye azap etmesin?! Üstelik onun (Mescid-i Haram'ın) sahipleri de değiller. Onun sahipleri yalnızca muttakilerdir. Fakat onların çokları bunu bilmez. |
Ümit Şimşek Meali |
Yoksa, onlar insanları Mescid-i Haramdan alıkoyarlarken, Allah niçin onlara azap etmesin? Halbuki onlar Mescid-i Haramın idaresine ehil de değillerdir. Ona ehil olanlar, Allah'a şirk koşmaktan ve Ona karşı gelmekten sakınanlardır; lâkin onların çoğu bunu bilmez. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Onlar Mescid-i Haram'dan geri çevirip dururken, Allah onlara neden azap etmeyecekmiş? Onlar onun dostları/koruyucuları da değillerdir. Onun dostları/koruyucuları takva sahiplerinden başkası değildir. Ama onların çokları bunu bilmezler. |
M. Pickthall (English) |
What (plea) have they that Allah should not punish them, when they debar (His servants) from the Inviolable Place of Worship, though they are not its fitting guardians. Its fitting guardians are those only who keep their duty to Allah. But most of them know not. |
Yusuf Ali (English) |
But what plea have they that Allah should not punish them, when they keep out (men) from the sacred Mosque - and they are not its guardians? No men can be its guardians except the righteous; but most of them do not understand. |