Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Ey Resulüm!) Artık onların tapmakta oldukları şeyler (şeytani şahısların ve tağutların yıkılacağı) konusunda, sakın kuşkuda olma. Daha önceleri, ataları nasıl (şuursuzca) tapıyor idiyseler, bunlar da ancak böyle tapıyorlar. Şüphesiz Biz, onların (dünyalık yaşam fırsatını ve sonunda azap) paylarını eksiltmeksizin onlara ödeyecek olanlarız. (Ama sonunda herkes hak ettiğine erişecektir.) |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Artık bunların taptıkları şeylerin boşluğunda bir şüphen olmasın; önceden ataları nasıl tapıyorsa onlar da tıpkı o çeşit tapıyorlar ve biz de onların nasibini eksiksiz olarak vereceğiz. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Ey peygamber! Artık bunların taptıkları şeylerin, kendilerini felakete sürükleyeceğinden hiç kuşkun olmasın. Onların ahmakça tapınıp durdukları şeyler, atalarının da vaktiyle tapındığı şeylerdir. Biz de onların cezalarını eksiksiz vereceğiz. |
Ahmet Tekin Meali |
Onların tapmaya devam ettikleri şeylerin bâtıl olduğundan şüphen olmasın. Onlar, daha önce atalarının taptığına benzer şeylere tapıyorlar. Biz onların, hak ettikleri cezalarını kendilerine eksiksiz uygulayacağız. |
Ahmet Varol Meali |
Şunların taptıkları(nın batıl olduğu) üzerinde hiç bir tereddüdün olmasın. Onlar ancak, daha önce babalarının taptıkları gibi tapıyorlar. Şüphesiz biz onların paylarını da eksiksiz vereceğiz. |
Ali Bulaç Meali |
Artık onların tapmakta oldukları şeyler konusunda, sakın kuşkuda olma. Daha önceleri, ataları nasıl tapıyor idiyseler, onlar da ancak böyle tapıyorlar. Şüphesiz biz paylarını eksiltmeksizin onlara ödeyecek olanlarız. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
O halde, şu müşriklerin ibadet ettikleri putların dalâlet olduğunda sakın şüphe etme. Onlar, ancak babalarının önceden ibadet ettikleri gibi ibadet ediyorlar. Biz de onların azabdan olan nasiplerini muhakkak noksansız vereceğiz. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Bunların taptığı şeylerin batıllığı hakkında hiçbir şüphen olmasın. Daha önce babaları nasıl tapıyor idiyse, onlar da öyle tapıyorlar. Biz onların (azaptan) nasiplerini hiç eksiltmeden vereceğiz. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Artık, onların taptıkları putlardan dolayı herhangi bir şüpheniz olmasın. Onlar da, daha önce babalarının taptığı gibi putlara tapıyorlar. Biz onların nasiplerini kesinlikle eksiksiz ödeyeceğiz.[218]* |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Ey Muhammed!) Onların taptıkları şeylerin batıl olduğu konusunda şüpheye düşme! Onlar sadece, daha önce babalarının taptığı gibi tapıyorlar. Şüphesiz biz onlara (azaptan) paylarını eksiksiz olarak tastamam vereceğiz. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Bu putperestlerin taptıklarının batıl olduğunda şüphen olmasın; daha önce babalarının tapmış oldukları gibi onlar da taparlar. Onlara paylarını şüphesiz eksiksiz olarak ödeyeceğiz.* |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
(Ey Muhammed!) Şunların taptıkları şeylerin batıl olduğu konusunda şüpheye düşme. Onlar sadece, daha önce babalarının taptığı gibi tapıyorlar. Şüphesiz biz onlara (azaptan) paylarını eksiksiz olarak tastamam vereceğiz. |
Diyanet Vakfı Meali |
O halde onların tapmakta oldukları şeylerden (bu şeylerin onları azaba götürdüğünden) şüphen olmasın. Çünkü onlar ancak daha önce babalarının taptığı gibi tapıyorlar. Biz onların (azaptan) nasiplerini mutlaka eksiksiz olarak vereceğiz. |
Edip Yüksel Meali |
Şunların taptıklarından hiç bir kuşkun olmasın. Aynen daha önceki atalarının taptığı gibi tapıyorlar. Onların nasiplerini eksiksiz olarak kendilerine ödeyeceğiz. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
O halde sakın şunların ibadet edişlerinden şüpheye düşme. Daha önce ataları nasıl ibadet ediyor idiyseler bunlar da öyle ibadet ediyorlar. Biz de kendilerine nasiplerini elbette eksiksiz olarak öderiz. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
O halde sakın şunların ıbadet edişlerinden şüpheye düşme başka değil atalarının ıbadeti gibi ıbadet ediyorlar, biz de elbet kendilerine tamamile nasîblerini veririz |
Hasan Basri Çantay Meali |
Artık onların tapmakda oldukları şeyler (in kendilerini ne feci akıbetlere sürükleyeceğin) den şübhe içinde olma. Onlar, daha evvelden ataları nasıl tapıyorlar idiyse (başka suretle değil) tıbkı onun gibi tapıyorlar. Biz de elbet nasıyblerini (cezalarını) eksiksiz vericiyiz. |
Hayrat Neşriyat Meali |
(Ey Habîbim!) O hâlde şunların tapmakta oldukları şeylerden (dolayı kendilerine azâb edileceği husûsunda) hiçbir şübhe içinde olma! (Onlar da) ancak daha önce atalarının tapageldiği gibi tapıyorlar. Şübhesiz biz de onlara, (azabdan) nasiblerini elbette eksiksiz vericiyiz. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Onların ibadet ettikleri şeylerin, gerçek ilahlar olabilecekleri şüphesinde bulunma. Onlar, daha önceki atalarının kulluk ettikleri gibi, (sahte ilahlara) kulluk ediyorlar. Bizde bu davranışlarından dolayı paylarına düşeni, onlara eksiksiz verdik. |
Kadri Çelik Meali |
Artık onların tapmakta oldukları şeyler konusunda, sakın kuşkuda olma. Onlar sadece önceden babalarının taptıkları gibi tapıyorlar. Kuşkusuz biz, paylarını eksiltmeksizin onlara ödeyecek olanlarız. |
Mahmut Kısa Meali |
O hâlde, ey hak yolunun yolcusu! Allah’tan başka güçler önünde boyun eğen şuinsanların taptıkları o sahte ilâhların, onları en korkunç âkıbetle yüz yüze getireceği konusunda asla şüphen olmasın! Onların sağlam ve geçerli delillere dayanarak inkâr yolunu seçtiklerini sanma!Çünkü onlar, geçmiş atalarının inanç ve ibâdetlerini körü körüne ve ahmakça taklit etmekten başka bir şey yapmıyorlar. İşte bu yüzden Biz, cehennem azâbından paylarına ne düşüyorsa, onlara eksiksiz olarak vereceğiz. |
Mehmet Türk Meali |
Onların taptıkları şeyler(in boş şeyler olduğu) hakkında, hiç şüphen olmasın. Çünkü onlar da daha önceki ataları nasıl ibâdet ediyorsa aynen öyle ibâdet ediyorlar. Şüphesiz Biz onlara hak ettiklerinin karşılığını, kesinlikle eksiksiz olarak vereceğiz.1 * |
Muhammed Esed Meali |
BUNUN İÇİNDİR Kİ, [ey Peygamber], o [eğri yolda olan] insanların tapınıp durdukları şeylerin ne idüğü hakkında en küçük bir şüphen olmasın: 136 onların [ahmakça] tapınıp durduğu şeyler, atalarının da vaktiyle tapındığı şeylerdir. Onlara [iyi ya da kötü, her ne ki kazanmışlarsa] paylarına düşeni elbette eksiksiz vereceğiz. 137 |
Mustafa İslamoğlu Meali |
ARTIK, şu adamların (neye) kulluk ettiklerinden hiçbir kuşkun olmasın:[1804] onlar, önceki atalarının kulluk ettiklerinden başkasına kulluk etmiyorlar. Şu var ki Biz, onların payına düşeni hiç eksiksiz ödeyeceğiz.[1805]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Artık onların taptıkları şeyden bir şüphede bulunma. Onlar ibadette bulunmazlar, ancak evvelce babalarının taptıkları gibi tapınmakta bulunurlar. Ve Biz de şüphe yok ki, onlara nâsiplerini eksik olmaksızın ödeyeceğiz. |
Suat Yıldırım Meali |
Artık o müşriklerin taptıkları şeylerin kendilerini ne feci âkıbete sürükleyeceğinden hiç şüphen olmasın. Daha önce ataları nasıl tapınıyor idiyse bunlar da onları taklid ederek öylece tapınıyorlar. Biz de elbet müstehakları ne ise, eksiksiz tam tamına vereceğiz. |
Süleyman Ateş Meali |
Şunların taptıkları şeyler(in, yararsızlığın)dan hiç kuşkun olmasın. Onlar da önceden atalarının taptığı gibi tapıyorlar. Biz onların da paylarını eksiksiz vereceğiz! |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Taptıkları şeylerden dolayı onlarla tartışma[*]. Daha önce ataları nasıl ibadet etmişse bunlar da tıpkı o ibadeti yapıyorlar. Biz onların paylarını eksiltmeden tam veririz.* |
Şaban Piriş Meali |
Öyleyse sakın onların taptığı şeylerden kuşkun olmasın ki onlar, daha önce babalarının tapındığı gibi tapınıyorlar. Biz, onlara nasiblerini hiç eksiksiz ödeyeceğiz. |
Ümit Şimşek Meali |
Şunların taptıkları şey hakkında bir kuşkun olmasın. Bundan önce ataları nasıl tapıyor idiyse, bunlar da ancak öyle tapıyorlar. Biz ise onların nasiplerini hiç eksiksiz vereceğiz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Şunların kulluk etmekte oldukları şeyler yüzünden bir kuşku içine girme. Daha önce atalarının kulluk ettikleri gibi kulluk ediyorlar, hepsi bu. Biz onların da nasiplerini hiç eksiltmeden elbette vereceğiz. |
M. Pickthall (English) |
So be not thou in doubt concerning that which these (folk) worship. They worship only as their fathers worshipped aforetime. Lo! We shall pay them their whole due unabated. |
Yusuf Ali (English) |
Be not then in doubt as to what these men worship. They worship nothing(1611) but what their fathers worshipped before (them): but verily We shall pay them back (in full) their portion(1612) without (the least) abatement.* |