Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Melekler dediler ki:) "Ey İbrahim, bundan (sapkın Lut kavmine acımaktan) vazgeç. Çünkü gerçek şu ki, Rabbinin (onları cezalandırma) emri kesinleşmiş (ve vakit erişmiştir) ve gerçekten onlara geri çevrilmeyecek bir azap gelmiştir." |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ey İbrahim dediler, vazgeç bundan, şüphe yok ki Rabbinin emri gelip çatmıştır ve şüphe yok ki onlar reddine imkan olmayan bir belaya uğrayacaklar. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Melekler dediler ki, “Ey İbrahim! Bu tartışmadan vazgeç, çünkü Lût kavmine, Rabbinin azap emri gelmiştir ve onlara geri çevrilmez bir azap mutlaka gelecektir.” |
Ahmet Tekin Meali |
Melekler:
“Ey İbrâhim, bu tartışmadan vazgeç. Kesinlikle Rabbinin planı icra edilecektir. Onlara geri çevrilmesi mümkün olmayan bir azap mutlaka geliyor.” dediler. |
Ahmet Varol Meali |
"Ey İbrahim! Bundan vazgeç. Doğrusu Rabbinin emri gelmiştir. Onlara geri çevrilmeyecek bir azap gelmektedir." |
Ali Bulaç Meali |
'Ey İbrahim, bundan vazgeç. Çünkü gerçek şu ki, Rabbinin emri gelmiştir ve gerçekten onlara geri çevrilmeyecek bir azab gelmiştir.' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Melekler: -Ey İbrahîm! Bu mücadeleden vazgeç; çünkü Rabbinin emri geldi. Muhakkak surette onlara, geri çevrilmesi imkânsız bir azab gelecektir.” dediler. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
(Melekler:) “Ey İbrahim! Sen bundan vazgeç. Şüphesiz Rabbinin azap emri gelmiştir. Ve şüphesiz geri çevrilmeyecek bir azap onlara gelecektir. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
“Ey İbrâhim! Bundan vazgeç. Çünkü Rabbinin emri gelmiştir. Onlara, geri çevrilemeyecek bir azap kesinlikle gelecektir!” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Elçilerimiz) ona dediler ki: “Ey İbrahim! Bu tartışma işinden vazgeç; çünkü Rabbinin (azap) emri gelmiştir. Onların başlarına geri çevrilmesi mümkün olmayan bir azap gelecektir.” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Elçilerimiz, "Ey İbrahim! Bundan vazgeç, doğrusu Rabbinin emri gelmiştir. Onlara, şüphesiz, geri çevrilemeyecek bir azab gelmektedir" dediler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Elçilerimiz, “Ey İbrahim bundan vazgeç! Çünkü Rabbinin emri kesin olarak gelmiştir. Şüphesiz onlara geri döndürülemeyecek bir azap gelecektir” dediler. |
Diyanet Vakfı Meali |
(Melekler dediler ki): Ey İbrahim! Bundan vazgeç. Çünkü Rabbinin (azap) emri gelmiştir. Ve onlara, geri çevrilmez bir azap mutlaka gelecektir! |
Edip Yüksel Meali |
"Bundan vazgeç İbrahim. Rabbinin emri gelmiş bulunuyor; onlar önlenemez bir azaba mahkum olmuşlardır." |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Melekler: "Ey İbrahim! Bu konuda bizimle tartışmaktan vazgeç. Çünkü Rabbinin emri kesin olarak geldi ve onlara geri çevrilmesi mümkün olmayan bir azap gelecektir. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Ya İbrâhim, bundan vazgeç, çünkü rabbının emri geldi ve her halde onlara reddi gayri kabil bir azâb gelecektir |
Hasan Basri Çantay Meali |
«Ey İbrâhîm, (dediler), bundan (bu mücâdeleden) vaz geç. Zîrâ hakıykat şudur: Rabbinin emri gelmişdir. Onlara muhakkak reddolunamıyacak bir azâb gelib çatıcıdır», |
Hayrat Neşriyat Meali |
(Melekler dediler ki:) “Ey İbrâhîm! Bundan vazgeç! Şu muhakkak ki, gerçekten Rabbinin emri gelmiştir. Çünki onlara aslâ geri çevrilmez bir azab gelecektir.” |
İlyas Yorulmaz Meali |
Melekler “Ey İbrahim! Bu mücadeleden vazgeç, Lut kavmini helak emri, senin Rabbindendir. Artık, kesinlikle geri çevrilemeyecek bir azap onlara gelmiştir” dediler. |
Kadri Çelik Meali |
Elçilerimiz, “Ey İbrahim! Bundan vazgeç, doğrusu Rabbinin emri gelmiştir. Şüphesiz onlara artık geri çevrilemeyecek bir azap gelmiştir” dediler. |
Mahmut Kısa Meali |
Melekler, “Ey İbrahim!” dediler, “Bu konuda bizimle tartışmaktan vazgeç! Çünkü Lut kavminin helâk edileceğine dâir Rabb’inin kesin emri gelmiştir; dolayısıyla, geri çevrilmesi mümkün olmayan bir azâbın onları yakalaması artık kaçınılmaz olmuştur!”
Bu sözler üzerine İbrahim, gerçekleri anladı ve Rabb’inin hükmüne boyun eğdi.
Gelelim, kıssanın geri kalan kısmına: |
Mehmet Türk Meali |
(Melekler İbrahim’e): “Ey İbrahim! Bu (mücadele)den vazgeç, çünkü gerçekten, Rabbinin (helâk) emri kesinleşmiştir ve onlara asla geri çevrilmeyecek bir azap1 gelecektir.” dediler.* |
Muhammed Esed Meali |
[Elçiler:] “Ey İbrahim, vazgeç bu yakarıdan!” dediler, “Rabbinin hükmü bir kere gelmiş bulunuyor: artık onlara geri çevrilmez bir azap vaki olacak!” |
Mustafa İslamoğlu Meali |
(Elçilerimiz): “Ey İbrahim, bundan vazgeç! İşte Rabbinin kesin talimatı gelmiştir: artık onların başına, geri dönüşü olmayan bir ceza gelmektedir!” dedi. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
«Ey İbrahim! Bu mücadeleden vazgeç. Şüphe yok ki, artık Rabbin emri gelmiştir. Ve muhakkak ki, onlara reddedilmemiş olan bir azap gelivermektedir.» |
Suat Yıldırım Meali |
“İbrâhim! Vazgeç sen bu işten. İşte Rabbinin helâk emri gelip çattı ve hiç şüphe yok ki onlara, geri çeviremeyecekleri bir azap geliyor. ” |
Süleyman Ateş Meali |
(Melekler): "Ey İbrahim, dediler, bundan vazgeç (boşuna uğraşma). Zira Rabbinin emri gelmiştir. Mutlaka onlara, geri çevrilmez azab gelecektir!" |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Dediler ki “İbrahim! Vazgeç bu işten. Rabbinin emri çıktı bir kere. Onlara engellenemez bir azap gelecektir.” |
Şaban Piriş Meali |
-Ey İbrahim, bundan vazgeç. Şüphesiz Rabbinin emri gelmiştir. Ve onlara kesinlikle geri çevrilemeyecek bir azap gelmektedir, dediler. |
Ümit Şimşek Meali |
“Vazgeç bu işten, ey İbrahim,” dediler. “Artık Rabbinin emri gelmiştir. Onlara, geri çevrilemeyecek bir azap ulaşmak üzere.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
"Ey İbrahim! Bu halinden vazgeç. Rabbinin emri gelmiştir. Geri çevrilemez bir azap onların enselerine binecektir." |
M. Pickthall (English) |
(It was said) O Abraham! Forsake this! Lo! thy Lord's commandment hath gone forth, and lo! there cometh unto them a doom which cannot be repelled. |
Yusuf Ali (English) |
O Abraham! Seek not this. The decree of thy Lord hath gone forth: for them there cometh a penalty that cannot be turned back!(1573)* |