Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
İnkâr edenler ise, kıyamet saati onlara apansız gelinceye veya kesintiye uğramış (akim, verimsiz) bir günün azabı onlara yetişinceye kadar ondan (Kur'an'dan) yana şüphe içinde kıvranıp kalıvereceklerdir. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Kafir olanlarsa, kıyamet gelip çatmadıkça, yahut o kısır gün, onlara gelmedikçe onun hakkında şüphe etmekten kurtulamazlar. |
Abdullah Parlıyan Meali |
O Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler ise, kendilerine kıyametin ansızın gelip çatmasına veya bütün ümitlerin boş olduğu, o günün azabı başlarına çökünceye kadar, Kur'ân hakkında kapıldıkları şüpheden, asla kurtulamazlar. |
Ahmet Tekin Meali |
Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler ansızın cezalandırılıncaya, kıyametin kopacağı âna veya hiç de ümit verici şeyler va'detmeyen bir günün azâbı, kabir azâbı kendilerine gelinceye kadar Kur'ân'dan şüphe etmeye devam ederler. |
Ahmet Varol Meali |
İnkar edenler, kendilerine kıyamet vakti ansızın gelinceye ya da kısır (hayırsız) bir günün azabı erişinceye kadar ondan (Kur'an'dan) şüphe etmeye devam edeceklerdir. |
Ali Bulaç Meali |
İnkâr edenler ise, kıyamet-saati onlara apansız gelinceye veya kesintiye uğramış (akim, verimsiz) bir günün azabı onlara yetişinceye kadar ondan (Kur'an'dan) yana şüphe içinde sür-git kalacaklardır. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Peygamberi ve Kur'an'ı inkâr edenler de, kendilerine ansızın kıyamet gelinceye, veya (nesilleri kesen bir harbteki) verimsiz günün azabı çatıncaya kadar Kur'an hususunda bir şübhe içinde kalır giderler. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
O kâfirler, bu Kur’ana karşı şüphe etmekten ayrılmayacaklar. Nihayet kıyamet onlara birden gelir veya sonucu onlar için akim olan bir günün azabı onlara gelecektir.(*)* |
Bayraktar Bayraklı Meali |
İnkâr edenler, kendilerine son saat ansızın gelinceye ya da her kurtulma gayretinin sonuçsuz kalacağı günün azabı gelinceye kadar, Kur'ân hakkında hep şüphe içinde olacaklardır. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
İnkâr edenler ise, kendilerine ansızın o saat (ölüm ya da kıyamet) gelinceye yahut kısır (verimsiz) bir günün azabı onlara yetişinceye kadar, ondan (Kur'an'dan) yana kuşku içinde olmaya devam ederler. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
İnkar edenler, ceza saati kendilerine ansızın gelene veya gecesi olmayan günün azabı çatana kadar Kuran'dan şüphe etmekte devam ederler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
İnkâr edenler, kendilerine kıyamet ansızın gelinceye, yahut da onlara kısır bir günün[378] azabı gelip çatıncaya dek o Kur’an’dan bir şüphe içinde kalırlar.* |
Diyanet Vakfı Meali |
İnkâr edenler, kendilerine o saat ansızın gelinceye, yahut da (kendileri için hayır yönünden) kısır bir günün azabı gelinceye kadar onun (Kur'an) hakkında hep şüphe içindedirler. * |
Edip Yüksel Meali |
İnkarcılar ise, Saat (dünyanın sonu) kendilerine ansızın gelinceye kadar, yahut o müthiş günün cezası kendilerine çatıncaya kadar sürekli ondan kuşku duyacaklardır |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
İnkâr edenler de, kendilerine ansızın kıyamet gelinceye veya akîm (kısır) bir günün azabı gelinceye kadar, Kur'ân'dan şüphe etmekte devam edip giderler. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
O küfredenler de kendilerine o saat bağteten gelinciye veya akîm bir günün azâbı gelinciye kadar ondan bir şekk içinde kalır giderler |
Hasan Basri Çantay Meali |
Küf (ü inkâr) edenler ise kendilerine o saat ansızın gelinceye, yahud kısır bir günün azâbı çatıncaya kadar ondan (Kur'andan) yana mütemâdi bir şek içinde kalırlar. |
Hayrat Neşriyat Meali |
İnkâr edenler ise, kendilerine kıyâmet ansızın gelinceye veya kendilerine kısır(hayırsız) bir günün azâbı gelinceye kadar ondan (Kur'ân'dan) yana bir şübhe içinde bulunur dururlar. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Doğruları inkar edenler, kendilerine kıyamet saati veya onlar için ümitlerin tükendiği günün azabı, ölüm gelinceye kadar, Allah'ın indirdiğinden hep şüphe içinde kalacaklardır. |
Kadri Çelik Meali |
Küfre sapanlar, kendilerine o saat ansızın gelinceye yahut da (kendileri için hayır açısından) kısır bir günün azabı ininceye kadar onun (Kur'an) hakkında hep şüphe içindedirler. |
Mahmut Kısa Meali |
İnkârcılıkta direten kâfirler ise, bâtıl önyargılarını kıramadıkları sürece, Azrail’le buluşma saati ansızın gelip çatıncaya; ya da bütün plânların, ümitlerin suya düşeceği, gerçekleri anlamanın hiçbir işe yaramayacağı o kısır Günün azâbı başlarına çökünceye kadar, Kur’an’dan yana içine düştükleri şüphelerden kurtulamayacaklar. |
Mehmet Türk Meali |
Kâfirler ise, kıyamet ansızın gelinceye ya da verimsiz bir gün (olan kıyametin) azabı onlara yetişinceye kadar o (Kur’an) hakkında şüphe edip duracaklardır.1* |
Muhammed Esed Meali |
Hakkı inkara şartlanmış olanlar ise, Son Saat kendilerini apansız yakalayıncaya ve bütün ümitlerin boş olduğu o Gün'ün azabı başlarına çökünceye kadar 70 O'nun hakkında kapıldıkları şüpheden sıyrılmayacaklardır. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
İnkârda direnen kimseler ise, Son Saat kendilerini ansızın gelip buluncaya ya da (yaşama sevincinin) kökünü kurutan bir günün[2866] tarifsiz azabı kendilerine kavuşuncaya kadar, bu mesajın kaynağı hakkında[2867] kuşku duymaya devam edecekler.* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve kâfir olanlar ise kendilerine Kıyamet ansızın gelinceye veya onlara kısır bir günün azabı gelinceye kadar ondan (Kur'an'dan) bir şekk içinde bulunur dururlar. |
Suat Yıldırım Meali |
Dini inkâr edenler ise, son saat ansızın gelip çatıncaya veya o kısır gün kendilerine gelinceye kadar, Kur'ân hakkında şüphe içinde kalır giderler. * |
Süleyman Ateş Meali |
İnkar edenler ise ansızın o sa'at (kıyamet veya ölüm) kendilerine gelinceye yahut o kısır (hayırsız) günün azabı kendilerine gelinceye kadar o(Kur'a)ndan yana, kuşku içinde olacaklardır.* |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Ama O’nun tebliğini görmezlikten gelenler, beklemedikleri bir anda kıyamet saati kendilerine gelinceye ya da kısır bir günün azabı ulaşıncaya kadar şüphe içinde olmaya devam edeceklerdir. |
Şaban Piriş Meali |
Kafirler ise, kendilerine o saat, ansızın gelinceye veya sonsuz bir günün azabı çatıncaya kadar ondan şüphe etmeye devam ederler. |
Ümit Şimşek Meali |
İnkâr edenler ise, ölüm ânı ansızın gelip çatıncaya, yahut kısır günün(17) azabı başlarına gelinceye kadar ondan şüphe etmekten geri durmazlar.* |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
İnkâr edenler ise kıyamet ansızın başlarına patlayıncaya kadar, yahut kısır bir günün azabı kendilerine gelip çatıncaya kadar, o Kur'an'dan yana kuşku içinde olmaya devam edecekler. |
M. Pickthall (English) |
And those who disbelieve will not cease to be in doubt thereof until the Hour come upon them unawares, or there come unto them the doom of a disastrous day. |
Yusuf Ali (English) |
Those who reject Faith will not cease to be(2836) in doubt concerning (Revelation) until the Hour (of Judgment) comes suddenly upon them, or there comes to them the Penalty of a Day of Disaster.* |