Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Derken oraya geldiğinde, o kutlu yerdeki vadinin sağ yanında olan bir ağaçtan: “Ey Musa, Âlemlerin Rabbi olan Allah Benim” diye seslenilmişti. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Oraya gelince kutlu yerde bulunan vadinin sağ tarafındaki ağaçtan kendisine nida edildi: Ey Musa, şüphe yok ki ben, alemlerin Rabbi Allah'ım. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Musa ateşin yanına vardığı zaman, mübarek yerdeki, vadinin sağ tarafında bulunan ağaç yanından kendisine: “Ey Musa! Benim, ben. Alemlerin Rabbi olan Allah!” diye seslenildi. |
Ahmet Tekin Meali |
Oraya gelince, o mübarek yerdeki vâdinin sağ kıyısından, oradaki ağaç tarafından kendisine:
“Ya Mûsâ, o nidâ eden benim. Âlemlerin, bütün varlıkların Rabbi Allah'ım.” diye nidâ edildi. |
Ahmet Varol Meali |
Oraya gelince kutlu bölgedeki vadinin sağ yanındaki bir ağaçtan kendisine şöyle seslenildi: "Ey Musa! Şüphesiz alemlerin Rabbi olan Allah benim. |
Ali Bulaç Meali |
Derken oraya geldiğinde, o kutlu yerdeki vadinin sağ yanında olan bir ağaçtan: 'Ey Musa, Alemlerin Rabbi olan Allah benim;' diye seslenildi. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Nihayet oraya varınca, bereketli yerdeki vadinin sağ kıyısından, ağaç tarafından şöyle nida edildi (çağrıldı): “- Ey Mûsa! Gerçekten ben, alemlerin Rabbi olan Allah'ım. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Musa o ateşe gelince, o mübarek bölgenin vadisinin sağ tarafında ağacın içinden Musa’ya şöyle seslenildi: “Ey Musa! Şüphesiz Ben Allah’ım, bütün âlemlerin terbiyecisi ve sahibiyim.” |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Oraya gelince, o kutlu yerdeki vadinin sağ kıyısındaki ağaç tarafından kendisine şöyle seslenildi: “Ey Mûsâ! Bil ki ben, bütün âlemlerin Rabbi olan Allah'ım.” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Musa) ateşin yanına varınca, o mübarek yerdeki vadinin sağ yanında bulunan bir ağaçtan şöyle seslenildi: “Ey Musa! Şüphesiz ben, evet, ben âlemlerin Rabbi olan Allah'ım!” * |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Oraya gelince, kutlu yerdeki vadinin sağ yanındaki ağaç cihetinden: "Ey Musa! Şüphesiz Ben, Alemlerin Rabbi olan Allah'ım" diye seslenildi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Mûsâ, ateşin yanına gelince, o mübarek yerdeki vadinin sağ tarafındaki ağaçtan şöyle seslenildi: “Ey Mûsâ! Şüphesiz ben, evet, ben âlemlerin Rabbi olan Allah’ım.” |
Diyanet Vakfı Meali |
Oraya gelince, o mübarek yerdeki vâdinin sağ kıyısından, (oradaki) ağaç tarafından kendisine şöyle seslenildi: Ey Musa! Bil ki ben, bütün âlemlerin Rabbi olan Allah'ım. |
Edip Yüksel Meali |
Oraya varınca (yanan) ağacın bulunduğu kutsal bölgede, sağ yamacın kenarından kendisine seslenildi: "Musa, Ben evrenlerin Rabbi ALLAH'ım." |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Oraya gelince, o mübarek yerdeki vâdinin sağ kıyısından, (oradaki) ağaç tarafından kendisine şöyle seslenildi: "Ey Musa! Bil ki ben, bütün âlemlerin Rabbi olan Allah'ım." |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Derken ona varınca vâdinin sağ kıyısından o mübarek buk'ada ağaçtan nidâ olundu, şöyle ki: ya Mûsâ, haberin olsun benim ben: Allah rabbül'alemin |
Hasan Basri Çantay Meali |
30,31. Derken oraya gelince feyizli (ve mümtaz) bir yerdeki vâdînin sağ kıyısından, ağacdan: «Yâ Musa, aalemlerin Rabbi olan Allah ben im ben» diye. Ve «asaanı (yere) bırak» diye nida olundu. Şimdi (Musa) onu bir yılan gibi deprenir görünce arkasını dönüb uzaklaşdı, geri dönmedi. «Yâ Musa, beri gel, korkma. Çünkü sen emniyyetde olanlardansın». |
Hayrat Neşriyat Meali |
Sonunda oraya gelince, o mübârek yerdeki vâdinin sağ kıyısındaki ağaç(cihetin)den (kendisine) şöyle seslenildi: “Ey Mûsâ! Şübhesiz ki ben, gerçekten âlemlerin Rabbi olan Allah'ım!” |
İlyas Yorulmaz Meali |
Musa ateşin yanına geldiğinde, vadinin sağ kenar tarafındaki sık ağaçlardan oluşan bir yerden “Ey Musa! Ben alemlerin Rabbi Allah'ım.” |
Kadri Çelik Meali |
Derken oraya geldiğinde, o bereketli yerdeki vâdinin sağ yanında olan bir ağaçtan, “Ey Musa! Âlemlerin Rabbi olan Allah benim!” diye seslenildi. |
Mahmut Kısa Meali |
Mûsâ oraya yaklaşınca, bu mübarek bölgede, kutsal vadinin yamacındaki ışıl ışıl parlayan ağaç yönünden, “Ey Mûsâ!” diye bir ses işitti, “Hiç kuşkusuz Ben, tüm varlıkların Rabb’i olan Allah’ım!” |
Mehmet Türk Meali |
Oraya gelince, o kutsal yerdeki vadinin sağ kıyısında (bulunan) ağaç tarafından kendisine: “Ey Mûsa! Gerçekten, âlemlerin Rabbi olan Allah, Benim Ben!” diye seslenildi |
Muhammed Esed Meali |
Fakat oraya yaklaşınca, o kutlu yerde, vadinin sağ yamacındaki [yanan] ağaç yönünden kendisine: 25 “Ey Musa, Benim Ben, Allah: Âlemlerin Rabbi!” diye seslendi. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Fakat oraya varınca, o bereketli mevkide,[3397] vadinin sağ yamacındaki ağaç[3398] (yönün)den kendisine “Ey Musa! Benim… Ben, Âlemlerin Rabbi olan Allah!”[3399] diye seslenildi.[3400]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Vaktâ ki ona vardı, o mübarek kıt'adaki vadinin sağ tarafından ağaçtan nidâ olundu ki, «Ya Mûsa! Şüphe yok ki, âlemlerin Rabbi olan Allah Ben'im, Ben.» |
Suat Yıldırım Meali |
Oraya varınca kutlu mekândaki vâdinin sağ tarafında bulunan ağaçtan şöyle nida edildi: “Ey Mûsa! Rabbülâlemin olan Allah Ben'im. ” |
Süleyman Ateş Meali |
Oraya gelince o mübarek yerdeki vadinin sağ kıyısındaki ağaçtan kendisine şöyle seslenildi: "Ey Musa, alemlerin Rabbi Allah benim, ben!" |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Musa oraya varınca vadinin sağ yamacından, o bereketli yerdeki ağaçtan şöyle seslenildi: “Bak Musa! Ben Allah’ım, bütün varlıkların sahibiyim.” |
Şaban Piriş Meali |
30,31. -Musa oraya vardığında, mübarek beldede, vadinin sağ tarafından bir ağaçtan:-Ey Musa! Ben, Alemlerin Rabbi olan Allah'ım! ”Değneğini yere at“, diye ses geldi. Değneğin bir yılan gibi hareket ettiğini görünce arkasına bakmadan dönüp kaçtı.-Ey Musa, gel, korkma, sen güven içindesin. |
Ümit Şimşek Meali |
Oraya vardığında, o kutlu mekânda yer alan vadinin sağındaki ağaç tarafından nidâ olundu: “Ey Musa, ben Âlemlerin Rabbi olan Allah'ım. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Oraya vardığında o bereketli toprak parçasındaki vadinin sağ tarafından, bir ağaçtan şöyle seslenildi: "Ey Mûsa! Âlemlerin Rabbi Allah benim, ben!" |
M. Pickthall (English) |
And when he reached it, he was called from the right side of the valley in the blessed field, from the tree: O Moses! Lo! I, even I, am Allah, the Lord of the Worlds; |
Yusuf Ali (English) |
But when he came to the (fire), a voice was heard from the right bank of the valley, from a tree(3361) in hallowed ground: "O Moses! Verily I am Allah, the Lord of the Worlds....* |