Kasas Suresi 81. Ayet


Arapça

فَخَسَفْنَا بِهِ وَبِدَارِهِ الْأَرْضَ فَمَا كَانَ لَهُ مِن فِئَةٍ يَنصُرُونَهُ مِن دُونِ اللَّهِ وَمَا كَانَ مِنَ المُنتَصِرِينَ


Türkçe Okunuşu

Fe hasefnâ bihî ve bidârihil arda fe mâ kâne lehu min fietin yensurûnehu min dûnillâhi ve mâ kâne minel muntasırîn(muntasırîne).


Kelimeler

fe o zaman, böylece
hasefnâ yere geçirdik
bi-hi onunla
ve bi dâri-hi ve onun evi
el arda arz, yeryüzü
fe o zaman, böylece
mâ kâne olmadı
lehu ona ait, onun
min den
fietin bir topluluk
yensurûne-hu ona yardım ederler
min dûni allâhi Allah'tan başka
ve mâ kâne ve olmadı
min den
el muntasirîne yardım edilenler, korunanlar

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Nihayet Biz onu (Karun’u) da, konağını da yerin dibine geçirdik. Böylece Allah'a karşı ona yardım edecek bir taraftarı olmamış (olanlar da fayda vermemişti) . Ve o, kendi kendine yardım edebileceklerden de değildi.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Derken onu da, sarayını da yere geçirdik, Allah'tan başka ona yardım edecek bir topluluğa sahip değildi ve kendisinin de kendisine bir yardımı dokunamadı.*
Abdullah Parlıyan Meali Ve sonunda Kârûn'u da, sarayını da yerin dibine geçirdik. O'na Allah'a karşı yardım edecek bir kimse bulunmadı. Kendisinin de, kendisine bir yardımı dokunamadı.
Ahmet Tekin Meali Nihayet, onu da, konağını, hazinelerini ve yurdunu da yerin dibine geçirdik. Artık Allah'ın dışında, kulları durumundakilerden, kendisine yardım edecek avanesi olmadığı gibi, o kendini savunup kurtarabilecek kimselerden de değildi.
Ahmet Varol Meali Sonunda onu da, konağını da yerin dibine geçirdik. Artık Allah'a karşı ona yardım edecek bir topluluğu olmadı, kendi kendine yardım edebileceklerden de değildi.
Ali Bulaç Meali Sonunda onu da, konağını da yerin dibine geçirdik. Böylece Allah'a karşı ona yardım edecek bir topluluğu olmadı. Ve o, kendi kendine yardım edebileceklerden de değildi.
Ali Fikri Yavuz Meali Nihayet Karûn'u, hem de sarayı ile yere geçirdik. Artık Allah'a karşı kendisine yardım edecek bir cemaatı yoktu onun. Allah'ın azabından kendini kurtarıcılardan da olmadı.
Bahaeddin Sağlam Meali Nihayet Biz, onu da evini de yere batırdık. Allah’tan başka, ona yardım edecek bir cemaati olmadı. Kendi kendine de yardım edemedi. (Kendi imkânları da ona bir fayda vermedi.)
Bayraktar Bayraklı Meali Nihayet biz, onu da, sarayını da yerin dibine geçirdik. Allah'a karşı ona yardım edebilecek yandaşları da yoktu; o, kendini kurtarabilecek kimselerden de değildi.
Cemal Külünkoğlu Meali Sonunda (yaptıkları yüzünden) biz onu da sarayını da yerin dibine geçirdik. Allah'a karşı ona yardım edebilecek bir topluluk da olmadı (ve olamazdı da). O, kendisini kurtarabilecek durumda da değildi.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Sonunda, onu da, sarayını da yerin dibine geçirdik. Allah'a karşı ona yardım edebilecek kimsesi de yoktu; kendini kurtarabilecek kimselerden de değildi.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Sonunda onu da, sarayını da yerin dibine batırdık. Allah’a karşı ona yardım edebilecek adamları da yoktu. Kendisini savunup kurtarabileceklerden de değildi!
Diyanet Vakfı Meali Nihayet biz, onu da, sarayını da yerin dibine geçirdik. Artık Allah'a karşı kendisine yardım edecek avanesi olmadığı gibi, o, kendini savunup kurtarabilecek kimselerden de değildi.
Edip Yüksel Meali Onu eviyle birlikte yerin dibine geçirdik. ALLAH'ın dışında kendisine yardım edecek bir bölüğü yoktu; kazananlardan olmadı.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Derken biz onu da, sarayını da yerin dibine geçirdik. Artık Allah'a karşı kendisine yardım edecek taraftarları olmadığı gibi, o, kendini savunup kurtarabilecek kimselerden de değildi.
Elmalılı Meali (Orjinal) Derken biz onu hem de sarayı ile yere geçiriverdik o vakıt Allaha karşı yardımına gelecek tarafdarları da olmadı, kendini kurtaracaklardan da değildi
Hasan Basri Çantay Meali Nihayet biz onu da, sarayını da yere geçiriverdik. Artık Allaha karşı kendisine yardım edecek hiçbir cemâati da yokdu onun. Bizzat kendisini müdâfaa edebileceklerden de değildi o.
Hayrat Neşriyat Meali Nihâyet, onu da sarayını da yere geçiriverdik;(2) artık Allah'a karşı ona yardım edecek bir topluluk da olmadı. Kendi kendini kurtarabilecek kimselerden de değildi.*
İlyas Yorulmaz Meali Karun'u ve evini yerin dibine batırdığımızda ona, Allah dan başka yardım eden hiçbir gurup olmadı. Zaten Karun da kendi kendine yardım edecek durumda değildi.
Kadri Çelik Meali Sonunda onu da konağını da yerin dibine geçirdik. Böylece Allah'a karşı ona yardım edecek bir topluluğu olmadı ve o, kendi kendine yardım edebileceklerden de değildi.
Mahmut Kısa Meali Karun, bir süre daha lüks ve refah içinde hayat sürdü fakat sonunda, hem kendisini hem de o görkemli sarayını helâk edip yerin dibine geçirdik! Öyle ki, ne o güçlü kuvvetli orduları ve adamları onu Allah’a karşı koruyabildi, ne de kendi kendini bu acıklı sondan kurtarabildi!
Mehmet Türk Meali Sonunda Biz onu da sarayını da yerin dibine geçirdik. Onun Allah’ın dışında kendisine yardım edebilecek kimsesi olmadığı gibi o, kendisini (bile) kurtarabileceklerden değildi.
Muhammed Esed Meali Ve sonunda onu da, evini barkını da yere batırdık: öyle ki, Allah'a karşı hiçbir şey, hiç kimse onun yardımına yetişmedi; 91 pek tabii, kendi kendine yardım edebilecek durumda da değildi.
Mustafa İslamoğlu Meali Nihayet onu da, evini barkını da yerin dibine geçirdik.[3458] Artık Allah’a karşı kendisine yardım edecek bir topluluk da yoktu; kendisi de, yardımı hak edenlerden biri olmadı.*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Derken onu konağı ile beraber yere geçirdik. Ve ona Allah'dan başka yardım eder bir cemaat bulunmadı ve kendisine yardım edeceklerden olmadı.
Suat Yıldırım Meali Derken Biz onu da, sarayını da yerin dibine geçiriverdik. Ne yardımcıları Allah'a karşı kendisine yardım edip, onu kurtarabildi, ne de kendi kendisini savunabildi. Krş. KM, Sayılar, 16
Süleyman Ateş Meali Nihayet onu da, evini barkını da yere batırdık. Allah'a karşı ona yardım edecek bir topluluğu olmadı. Kendi kendini (savunup) kurtaranlardan da değildi.
Süleymaniye Vakfı Meali Nihayet onu, yeriyle yurduyla birlikte batırdık. Allah’tan başka ona yardımcı olacak bir ekip ortaya çıkmadı. Herhangi bir yardım da görmedi.
Şaban Piriş Meali Karun'u da, sarayını da yerin dibine geçirdik. O'na, Allah'a karşı yardım edecek kimse de yoktu. Kendi kendini de kurtaramadı.
Ümit Şimşek Meali Sonra Biz onu da, sarayını da yerin dibine geçirdik. Artık ne Allah'a karşı ona yardım eden bir topluluk vardı, ne de o kendisine yardım edecek haldeydi.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Nihayet, Karun'u da sarayını da yere geçirdik. Allah'a karşı kendisine yardım edecek yandaşları da yoktu. Kendi kendisine yardım edebileceklerden de değildi.
M. Pickthall (English) So We caused the earth to swallow him and his dwelling place. Then he had no host to help him against Allah, nor was he of those who can save themselves.
Yusuf Ali (English) Then We caused the earth(3411) to swallow up him and his house; and he had not (the least little) party to help him against Allah, nor could he defend himself.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları