Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Böylece Biz onu ve gemi halkını kurtardık ve bunu âlemlere bir ayet (kendisinden ders çıkarılacak bir ibret) kılmış olduk (ki bu bir uyarı ve hatırlatmadır). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Onu ve gemidekileri kurtardık ve bunu, alemlere ibret olarak yaptık. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Biz Nuh'u ve O'nunla birlikte gemide bulunanların hepsini kurtardık ve bunu hatırlayıp ders almaları için, bütün insanlığa bir ibret kıldık. |
Ahmet Tekin Meali |
Fakat biz Nûh'u ve gemilerdekileri kurtardık. Bunu âlemlere, insanlara ibret ve uyarı haline getirdik.* |
Ahmet Varol Meali |
Onu ve gemi halkını ise kurtardık ve bunu alemler için bir ibret kıldık. |
Ali Bulaç Meali |
Böylece onu ve gemi halkını kurtardık ve bunu alemlere bir ayet (kendisinden ders çıkarılacak bir olay) kılmış olduk. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Biz de onu (Nûh'u) ve gemi arkadaşlarını kurtardık; ve gemiyi alemlere bir ibret yaptık. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Biz, onu ve geminin içindekileri kurtardık. O gemiyi de insanlar için bir belge ve delil yaptık. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Fakat Nûh'u ve onunla birlikte gemide bulunanların hepsini kurtardık ve bunu, bütün insanlara bir ders kıldık. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Biz de onu (Nuh'u) ve gemide bulunanları kurtardık ve bunu âlemlere bir ibret yaptık. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Ama Biz, Nuh'u ve gemide bulunanları kurtardık ve bunu dünyalara bir ibret kıldık. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Biz de onu (Nûh’u) ve gemide bulunanları kurtardık ve bunu âlemlere bir ibret kıldık. |
Diyanet Vakfı Meali |
Fakat biz onu ve gemidekileri kurtardık ve bunu âlemlere bir ibret yaptık. |
Edip Yüksel Meali |
Onu ve gemi halkını kurtarıp herkese ibret yaptık.* |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Fakat biz onu ve gemidekileri kurtardık ve bunu âlemlere bir ibret yaptık. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Binnetice onu ve gemi arkadaşlarını netâca çıkardık ve o gemiyi âlemlere bir âyet kıldık |
Hasan Basri Çantay Meali |
Fakat biz onu da, gemi arkadaşlarını da selâmete erdirmiş ve bunu aalemlere bir ibret yapmışızdır. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Fakat onu ve gemi halkını kurtardık ve onu (o gemiyi ve o tûfânı) âlemlere bir ibret kıldık. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Nuh'u ve gemide olanları kurtardık ve bu olayı bütün zamanlara (alemlere) bir ibret yaptık. |
Kadri Çelik Meali |
Böylece biz onu da gemi halkını da kurtardık ve bunu âlemlere bir ayet kılmış olduk.* |
Mahmut Kısa Meali |
Onu ve onunla birlikte gemiye binen tüm müminleri tufandan kurtardık ve bu olayı, kıyâmete kadar gelecek tüm insanlık için bir ibret belgesi kıldık. |
Mehmet Türk Meali |
Sonunda Biz onu da gemidekileri de kurtardık ve bu (olayı)1 akıllılar âlemine ibret (alınacak bir olay) kıldık.* |
Muhammed Esed Meali |
fakat Nûh'u ve o'nunla birlikte gemide bulunanların tümünü kurtardık ve bunu, [hatırlayıp ders almaları için] bütün insanların önüne [rahmetimizin] bir işareti olarak koyduk. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Fakat onu ve gemi yârânının tümünü kurtardık; ve bunu[3488] bütün bir insanlığa (ibretlik) bir delil kıldık.* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Fakat Biz onu ve gemi arkadaşlarını necâta erdirdik ve onu (O hadiseyi) âlemler için bir ibret kıldık. |
Suat Yıldırım Meali |
Onu ve gemide bulunanları kurtarıp o gemiyi ve o hadiseyi bütün insanlara ibret vesilesi yaptık. [54, 15; 69, 11-12; 36, 41-44] |
Süleyman Ateş Meali |
Onu ve gemi halkını kurtardık ve o gemiyi alemlere bir ibret yaptık. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Nuh’u ve gemide olanları kurtardık; onu herkes için bir belge yaptık. |
Şaban Piriş Meali |
Nuh'u ve gemide bulunanları kurtardık; bunu insanlığa bir ibret kıldık. |
Ümit Şimşek Meali |
Nuh'u ve gemi ahalisini ise kurtardık; o gemiyi de âlemlere bir âyet yaptık. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Biz, Nûh'u ve gemi halkını kurtardık ve o gemiyi âlemlere ibret yaptık. |
M. Pickthall (English) |
And We rescued him and those with him in the ship, and made of it a portent for the peoples. |
Yusuf Ali (English) |
But We saved him and the companions of the Ark, and We made the (Ark) a Sign for all peoples! |