Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
O (gizlice) iman eden (adam) dedi ki: "Ey Kavmim, siz bana tâbi olun ki, ben sizi (aklıselim ve) sırât-ı müstakim (Sebil-er Reşad) yoluna iletip-ulaştırayım." |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve inanan da ey kavmim dedi, bana uyun da size doğru yolu göstereyim. |
Abdullah Parlıyan Meali |
İman eden o adam şöyle devam etti: “Ey kavmim! Bana uyun ki, sizi doğruluk ve dürüstlük yoluna yönelteyim. |
Ahmet Tekin Meali |
O iman eden yiğit adam:
“Ey kavmim, siz bana uyun, nasihatimi dinleyin! Sizi doğru, huzurlu ve aydınlık yola, İslâmî hayata kavuşturacağım.” dedi. |
Ahmet Varol Meali |
İman eden kişi dedi ki: "Ey kavmim! Bana uyun sizi doğru yola ileteyim. |
Ali Bulaç Meali |
İman eden (adam) dedi ki: 'Ey Kavmim, siz bana tabi olun, ben sizi doğru yola iletip-yönelteyim.' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
İman etmiş olan (adam şöyle) dedi: “- Ey kavmim! Siz bana uyun; size doğru yolu göstereceğim. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Ve o inanan kişi dedi ki: “Ey kavmim! Bana uyun, ben size doğru yolu göstereyim.” |
Bayraktar Bayraklı Meali |
O mümin kişi, “Ey kavmim! Siz bana uyunuz, sizi doğru yola götüreceğim” dedi. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
O inanan kimse dedi ki: “Ey kavmim! Bana uyun ki, sizi doğru yola ileteyim!” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
O inanan kimse dedi ki: "Ey milletim! Bana uyun, sizi doğru yola eriştireyim." |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
O inanan kimse dedi ki: “Ey kavmim! Bana uyun ki, sizi doğru yola ileteyim.” |
Diyanet Vakfı Meali |
O iman eden kimse: Ey kavmim! dedi, siz bana uyun, sizi doğru yola götüreceğim. |
Edip Yüksel Meali |
İnanan adam dedi ki, "Ey halkım, beni izleyin ki size doğru yolu göstereyim."* |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
O iman etmiş olan kimse dedi ki: "Ey kavmim! Bana uyun ki size doğru yolu göstereyim." |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
O iyman eden zat ise: ey kavmım, dedi: Gelin ardımca size reşad yolunu göstereyim |
Hasan Basri Çantay Meali |
İman eden o (zât): «Ey kavmim, dedi, siz bana uyun, size doğru yolu göstereceğim». |
Hayrat Neşriyat Meali |
Îmân etmiş olan (adam) dedi ki: “Ey kavmim! Bana uyun; size doğru yola rehberlik edeyim!” |
İlyas Yorulmaz Meali |
İman eden “Ey Kavmim! Bana uyup tabi olun ki size olgun, doğru bir yolu göstereyim.” |
Kadri Çelik Meali |
İman eden (adam) dedi ki: “Ey Kavmim! Siz bana tabi olun, ben sizi doğru yola iletip yönelteyim.” |
Mahmut Kısa Meali |
İnanan adam sözlerine devam ederek, “Ey halkım!” dedi, “Bana uyun ki, sizi doğru yola ileteyim!” |
Mehmet Türk Meali |
Îman eden adam: “Ey kavmim! Siz bana uyun,1 ben de sizi en doğru yola ulaştırayım.” * |
Muhammed Esed Meali |
İmana ermiş olan adam [şöyle] devam etti: “Ey kavmim! Bana uyun: (uyun ki) sizi doğruluk ve dürüstlük yoluna yönelteyim! |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Derken iman eden o kimse, “Ey kavmim!” dedi, “Bana uyun ki ben sizi akl-ı selim yoluna yönelteyim! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
İmân eden zât ise dedi ki: «Ey kavmim! Bana tâbi olunuz, sizi doğru yola götüreyim.» |
Suat Yıldırım Meali |
İman eden zat şöyle devam etti: “Ey benim halkım, gelin bana uyun ki size doğru yolu göstereyim. ” |
Süleyman Ateş Meali |
İnanan (adam) dedi ki: "Ey kavmim, bana uyun, sizi doğru yola götüreyim." |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Mümin olan o kimse dedi ki "Ey halkım! Bana uyun, size doğru yolu göstereyim. |
Şaban Piriş Meali |
İnanmış kişi şöyle dedi:-Ey halkım, bana uyun, size doğru yolu göstereyim. |
Ümit Şimşek Meali |
İman eden zat, “Ey kavmim,” dedi. “Bana uyun ki size doğru yolu göstereyim. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
O iman eden kişi dedi ki: "Ey toplumum! Bana uyun, sizi doğru yola götüreyim." |
M. Pickthall (English) |
And he who believed said: O my people! Follow, me. I will show you the way of right conduct. |
Yusuf Ali (English) |
The man who believed said further: "O my people! Follow me: I will lead you to the Path of Right.(4411)* |