Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
O gün, öyle yüzler vardır ki, 'zillet içinde aşağılanmıştır.' |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
O gün yüzler eğilirler. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Bazı yüzler o gün yere bakacak. |
Ahmet Tekin Meali |
O gün, hakkaniyete riayet duygularının gereği, bir takım yüzler zillet içinde, başlar eğilmiştir. |
Ahmet Varol Meali |
Bir kısım yüzler, o gün aşağılık içinde eğilmiştir. |
Ali Bulaç Meali |
O gün, öyle yüzler vardır ki, 'zillet içinde aşağılanmıştır.' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Bir takım yüzler vardır ki, o gün zelildir; |
Bahaeddin Sağlam Meali |
O gün, bazı yüzler (kişiler) zelildirler. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
2,3,4,5,6,7. O gün birtakım yüzler öne eğilecek; çok çabalayıp yorgun düşecek; kızgın ateşe girecek; son derece sıcak bir kaynaktan içirilecek. Onlar için kuru dikenden başka yemek yoktur; o ise, ne besler, ne de açlığı giderir. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
O gün birtakım yüzler zillete bürünmüştür. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
O gün bir takım yüzler zillete bürünmüştür. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
O gün birtakım yüzler vardır ki zillete bürünmüşlerdir. |
Diyanet Vakfı Meali |
2, 3, 4, 5, 6, 7. O gün bir takım yüzler zelildir, durmadan çalışır, (fakat boşuna) yorulur, kızgın ateşe girer. Onlara kaynar su pınarından içirilir. Onlar için kuru dikenden başka yemek yoktur, o ise ne besler ne de açlığı giderir. |
Edip Yüksel Meali |
O gün yüzler saygı gösterir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Yüzler var ki, o gün eğilmiş, zillete düşmüştür. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Bir takım yüzler o gün eğilmiş zillete düşmüştür |
Hasan Basri Çantay Meali |
Yüzler (vardır) o gün zelîl ve (hakıyr) dir. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Birtakım yüzler vardır ki o gün zelildir! |
İlyas Yorulmaz Meali |
O gün yüzler korku içindedir. |
Kadri Çelik Meali |
O gün birtakım yüzler yere eğilmiş, zillete bürünmüştür. |
Mahmut Kısa Meali |
O Gün öyle yüzler vardır ki, utanç ve zilletten öne eğilecek. |
Mehmet Türk Meali |
O gün kimi yüzler1 zillete düşmüştür.* |
Muhammed Esed Meali |
Bazı yüzler o Gün yere bakacak, |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Bazıları[5695] vardır o gün; zillet içinde yıkılmıştır;[5696]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
O gün nice yüzler ziIlete düşmüştür. |
Suat Yıldırım Meali |
Yüzler vardır o gün yere eğilmiştir, zelildir! * |
Süleyman Ateş Meali |
Yüzler var ki o gün öne düşüktür, |
Süleymaniye Vakfı Meali |
O gün kimi yüzler yere eğilmiş, |
Şaban Piriş Meali |
O gün, yüzler vardır yere yıkılmış. |
Ümit Şimşek Meali |
Yüzler vardır, o gün yere bakar, |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Yüzler vardır o gün zilletle öne eğilmiştir. |
M. Pickthall (English) |
On that day (many) faces will be downcast, |
Yusuf Ali (English) |
Some faces, that Day,(6097) will be humiliated,* |