Sebe Suresi 13. Ayet


Arapça

يَعْمَلُونَ لَهُ مَا يَشَاء مِن مَّحَارِيبَ وَتَمَاثِيلَ وَجِفَانٍ كَالْجَوَابِ وَقُدُورٍ رَّاسِيَاتٍ اعْمَلُوا آلَ دَاوُودَ شُكْرًا وَقَلِيلٌ مِّنْ عِبَادِيَ الشَّكُورُ


Türkçe Okunuşu

Ya’melûne lehu mâ yeşâu min mehârîbe ve temâsîle ve cifânin kel cevâbi ve kudûrin râsiyât(râsiyâtin), i’melû âle dâvûde şukrâ(şukren), ve kalîlun min ibâdiyeş şekûr(şekûru).


Kelimeler

ya'melûne yapıyorlar
lehu ona ait, onun
mâ yeşâu dilediği şey
min den
mehârîbe mihraplar, saraylar, yüksek binalar
ve temâsîle ve heykeller
ve cifânin ve büyük çanaklar
ke gibi
el cevâbi su biriktirilen büyük havuzlar
ve kudûrin ve büyük kazanlar
râsiyâtin yerinden oynamayan, sabit
i'melû yapın, yapınız
âle dâvûde Davut ailesi
şukren şükrederek, şükürle
ve kalîlun ve az
min den
ibâdiye kullarım
eş şekûru çok şükredenler

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Onlar ona (Süleyman’a) dilediği şekilde meharib (mihrablar, içinde düşmanlardan korunulacak ve Allah’a ibadet olunacak kaleler ve saraylar), heykeller (mermerden ve madenlerden oyuncaklar, hayvanlar ve süs eşyaları), havuz büyüklüğünde çanaklar ve yerinden sökülmeyen kazanlar yaparlardı. “Ey Davud ailesi, şükrederek çalışın!” Zira kullarımdan şükredenler (nimet ve fırsatlarımın gereğini yerine getirenler) pek azdır (diye uyarmıştık).
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Kalelerden, heykellerden, büyük havuzlara benzer çanaklardan ve sağlam, yerinden kalkmaz kazanlardan ne isterse yaparlardı ona; ey Davud soyu, şükredin ve kullarımdan pek azı şükreder.
Abdullah Parlıyan Meali Bu cinler, Süleyman'ın isteğine göre mabedler veya kaleler, heykeller, havuz gibi çanaklar, sağlam yerinden kalkmaz kazanlar yaparlardı. Ve dedik ki; Ey Davud hanedanı! Şükredin, kullarımdan hakkıyla şükredenler pek azdır.
Ahmet Tekin Meali Onlar, Allah'ın sünnetine, düzeninin yasalarına uygun iradesinin tecellisi içinde Süleyman'ın, isabetli isteklerini yaparlardı. Yüksek binalar, kaleler, heykeller, resimler, havuz büyüklüğünde çanak leğenler, sabit kazanlar, ne dilerse yaparlardı. Onlara: “Hedef belirleyerek planlı çalışın! Ey Dâvûd hanedanı, devlet büyükleri! Şükretmek için hâlis niyet ve amaçlarla ibadette daim olun. Kullarımdan şükreden ne kadar da az.” demiştik.
Ahmet Varol Meali Ona dilediği gibi kaleler, heykeller, büyük havuzlar gibi çanaklar ve sabit kazanlar yaparlardı. Ey Davud ailesi! Şükür (görevinizi) yerine getirin. Kullarımdan şükredenler azdır.
Ali Bulaç Meali Ona dilediği şekilde kaleler, heykeller, havuz büyüklüğünde çanaklar ve yerinden sökülmeyen kazanlar yaparlardı. 'Ey Davud ailesi, şükrederek çalışın.' Kullarımdan şükredenler azdır.
Ali Fikri Yavuz Meali O Cinler, Süleyman'a, köşk ve mescidlerden, şekillerden, havuz gibi (büyük) çanaklardan, sabit (büyük) kazanlardan her ne isterse yaparlardı. Çalışın, ey Davud ailesi şükredin. Kullarım içinde (gereği üzre Allah'a bol bol) şükreden azdır.
Bahaeddin Sağlam Meali Ona, dilediği kaleler, heykeller, büyük havuzlar kadar geniş leğenler, sabit kazanlar yaparlardı. İşte ey Davud zürriyeti! Çokça şükredin! Çünkü kullarım içinde şükredenler çok azdır.
Bayraktar Bayraklı Meali Cinler Süleyman'a, istediği gösterişli yapılar, heykeller, havuz gibi büyük kazanlar ve ağır tencereler yaparlardı. “Ey Dâvûd ailesi, şükretmek için çalışınız.” Kullarımdan gereği gibi şükredenler azdır.
Cemal Külünkoğlu Meali (Cinler, Süleyman'a) dilediği şekilde kaleler, heykeller, havuz büyüklüğünde çanaklar ve yerinden sökülmeyen kazanlar yaparlardı. “Ey Davud ailesi! (Allah'a) şükrederek çalışın!” Kullarımdan (layıkıyla) şükredenler azdır.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Süleyman için, o ne dilerse, mabedler, heykeller, büyük havuzlara benzer çanaklar ve taşınması güç kazanlar yaparlardı. "Ey Davud ailesi, şükredin! Kullarımdan şükredenler pek azdır."
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Cinler, Süleyman için dilediği biçimde kaleler, heykeller, havuz gibi çanaklar ve sabit kazanlar yapıyorlardı. Ey Davûd ailesi, şükredin! Kullarımdan şükredenler pek azdır.
Diyanet Vakfı Meali Onlar Süleyman'a kalelerden, heykellerden, havuzlar kadar (geniş) leğenlerden, sabit kazanlardan ne dilerse yaparlardı. Ey Davud ailesi! Şükredin. Kullarımdan şükreden azdır!
Edip Yüksel Meali O ne dilerse onun için yaparlardı: Mihraplar, heykeller, derin havuzlar ve ağır kazanlar... Ey Davut ailesi, şükür göstergesi olarak çalışın. Kullarımdan pek azı şükredicidir.*
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Onlar, ona mihrablar, timsaller (heykeller) ve havuzlar gibi çanaklar ve sâbit kazanlardan her ne isterse yaparlardı. Çalışın ey Davud hanedanı, şükür için çalışın. Ama kullarım içinde şükreden azdır.
Elmalılı Meali (Orjinal) Onlar ona, mihrablar, timsaller ve havuzlar gibi çanaklar ve sâbit kazanlardan her ne isterse yaparlardı. Çalışın ey Davud hanedanı şükr için çalışın, maamafih kullarım içinde şekûr olan azdır.
Hasan Basri Çantay Meali O, kafalardan, heykellerden, büyük havuzlar gibi çanaklardan, sabit sabit kazanlardan ne dilerse kendisine yaparlardı. Ey Dâvud haanedânı, siz (Allaha) şükr için çalışın. Kullarımdan (hakkıyle) şükreden azdır.
Hayrat Neşriyat Meali (O cinnîler) ona saraylardan, timsâllerden (üzerinde nakış ve süsleme bulunan şeylerden), havuzlar gibi (geniş) leğenlerden ve (çok büyük) sâbit kazanlardan (o) ne dilerse yaparlardı. (Onlara buyurduk ki:) “Ey Dâvûd âilesi, şükür için çalışın!” Fakat kullarımdan çokça şükreden azdır.
İlyas Yorulmaz Meali O yabancı güçler Süleyman'ın dilediği, ibadethaneler, heykeller, ellerin içine sokulduğu cepler gibi kılıç kınları ve büyük kazanlar yapıyorlardı. Davut ailesine (Rabbinize) şükrederek çalışın. Kullarımdan şükredenler pek az.
Kadri Çelik Meali Ona (Süleyman'a) dilediği şekilde mihraplar (tapınaklar), heykeller, havuz büyüklüğünde çanaklar ve yerinden sökülmeyen kazanlar yaparlardı. “Ey Davud ailesi! Şükrederek çalışın (dedik).” Kullarımdan şükretmekte olanlar pek de azdır.
Mahmut Kısa Meali Bu cinler Süleyman’a, dilediği şekilde büyük mâbedler, saraylar, kaleler; binaların etrafını süsleyen sanat hârikası eserler,bu muhteşem binaları süsleyen şekiller, tasvirler, resimler ile,binlerce kişiye aynı anda yemek pişirmek için kullanılan havuz büyüklüğünde yemek kapları ve yerinden kaldırılamayan çok büyük kazanlar imal ederlerdi. Onlara Peygamber aracılığıyla, “Ey Davud ümmeti!” demiştik, size bahşedilen bunca nîmetlere karşı şükretmek için Allah yolunda çalışın! Unutmayın ki, kullarım arasında gerçek anlamda şükredenlerin sayısı çok azdır.”
Mehmet Türk Meali Onlar ona dilediği şekilde köşkler,1 nakışlar,2 havuz gibi çanaklar ve sâbit kazanlar yaparlardı. “Ey Dâvût ailesi, şükrünüzü, (benim yolumda) çalışarak ifâde edin. Zîrâ kullarımdan hakkıyla şükredeni, çok azdır.”*
Muhammed Esed Meali o'nun için isteğine göre mâbedler, heykeller, büyük tekneler kadar [geniş] havuzlar ve sağlamca tesbit edilmiş 17 kazanlar yaptılar. [Ve dedik ki:] “Ey Davud kavmi, [Bana karşı] şükür (duygusu) içinde çalışın; 18 ve [unutmayın ki] kullarım arasında [bile] 19 hakkıyla şükredenler çok azdır!”
Mustafa İslamoğlu Meali Onlar, isteğine göre ona mabedler,[3823] heykeller,[3824] yekpâre dökümden göletlere benzer havuzlar ve yere tesbit edilmiş dev küvetler yapıyorlardı.[3825] (Biz de dedik ki): “Ey Dâvud’un inanç ailesi;[3826] şükretmek için çok çalışın! Ne ki, samimi kullarım arasında bile hakkıyla şükreden pek azdır.”[3827]*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Onun için pek yüksek binalardan ve timsallerden ve büyük havuzlar gibi çanaklardan ve sabit sabit kazanlardan ne isterse (onu) yapıverirlerdi. Ey Dâvud'un hânedânı! Şükür için çalışın ve benim kullarımdan şükreden azdır.
Suat Yıldırım Meali O cinler ona kaleler, heykeller, havuz büyüklüğünde çanak ve leğenler, sabit kazanlar gibi istediği şeyleri yaparlardı. Ey Davud hanedanı, şükür gayreti içinde olun. Kullarımdan gereği gibi şükredenler çok azdır. *
Süleyman Ateş Meali Ona dilediği gibi kaleler, heykeller, havuzlar kadar (geniş) leğenler, sabit kazanlar yaparlardı. "Ey Davud ailesi, şükredin!" kullarımdan şükreden azdır.
Süleymaniye Vakfı Meali Süleyman ne isterse onu yapıyorlardı; değerli meskenler, kalıplar, büyük havuzlara benzer çanaklar ve sabit kazanlar yaparlardı. Ey Davut ailesi! Şükredin! Kullarımdan şükredenler pek azdır.
Şaban Piriş Meali Onlar, onun için, ne dilerse; kaleler, heykeller, büyük havuzlar gibi çanaklar ve sabit kazanlar yaparlardı.-Ey Davud Ailesi; şükrederek çalışın. Kullarımdan şükredenler çok azdır.
Ümit Şimşek Meali Onlar Süleyman'ın istediği gibi kaleler, suretler, havuz gibi çanaklar, sabit kazanlar yaparlardı. Şükre çalışın, ey Davud hanedanı! Doğrusu, kullarımdan şükredenler pek azdır.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Onlar Süleyman için, mihraplardan/kalelerden, heykellerden, havuzlar gibi çanaklardan, yerinden kaldırılamaz kazanlardan ne dilerse yaparlardı. Ey Dâvûd ailesi, şükür olarak iş yapın! Kullarım içinden şükredenler o kadar az ki!
M. Pickthall (English) They made for him what he willed: synagogues and statues, basins like wells and boilers built into the ground. Give thanks, O House of David! Few of My bondmen are thankful.
Yusuf Ali (English) They worked for him as he desired, (making) Arches,(3806) images, basons as large as reservoirs, and (cooking) cauldrons fixed (in their places): "Work ye,(3807) sons of David, with thanks! but few of My servants are grateful!"*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları