Sebe Suresi 30. Ayet


Arapça

قُل لَّكُم مِّيعَادُ يَوْمٍ لَّا تَسْتَأْخِرُونَ عَنْهُ سَاعَةً وَلَا تَسْتَقْدِمُونَ


Türkçe Okunuşu

Kul lekum mîâdu yevmin lâ teste’hirûne anhû sâaten ve lâ testakdimûn(testakdimûne).


Kelimeler

kul de, söyle
lekum sizin için, size
mîâdu (belirlenmiş) zaman
yevmin gün
lâ teste'hirûne tehir edemezsiniz, geciktiremezsiniz, erteleyemezsiniz
an-hu ondan
sâaten bir saat
ve lâ testakdimûne ve takdim edemezsiniz, öne alamazsınız

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali De ki: "Sizin için belirlenmiş bir gün vardır ki, ondan ne bir an ertelenebilirsiniz, ne de (bir an) öne alınabilirsiniz (ama her gelecek yakındır) .”
Abdulbaki Gölpınarlı Meali De ki: Size vaadedilen gün, öylesine bir gündür ki zamanından bir an bile geriye kalmayacağı gibi ileriye de atılmaz.
Abdullah Parlıyan Meali De ki: Sizin için belli bir gün tayin edilmiştir. Ondan ne bir an geri kalabilirsiniz, ne de onu geçebilirsiniz.
Ahmet Tekin Meali “Size öyle bir gün va'dedilmiştir ki, ne bir an erteleyebilirsiniz, ne de öne alabilirsiniz.” de.*
Ahmet Varol Meali De ki: "Sizin için belirlenmiş bir gün vardır ki ondan ne bir saat geri bırakılırsınız ne de öne alınırsınız."
Ali Bulaç Meali De ki: 'Sizin için belirlenmiş bir gün vardır ki, ondan ne bir an ertelenebilirsiniz, ne de (bir an) öne alınabilirsiniz.
Ali Fikri Yavuz Meali (Rasûlüm, onlara) de ki: “- Size vaad olunan öyle bir gündür ki, ondan bir an geri de kalamazsınız, ileri de geçemezsiniz.”
Bahaeddin Sağlam Meali De ki: “Size bir gün tayin edilmiştir. Ondan bir an bile ne gecikirsiniz ne de ileri geçebilirsiniz.”
Bayraktar Bayraklı Meali De ki: “Sizin için belirlenmiş bir gün vardır. Onu ne bir saat geciktirebilirsiniz, ne de öne alabilirsiniz.
Cemal Külünkoğlu Meali De ki: “Sizin için belirlenen bir gün vardır ki, ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz, ne de ileri geçebilirsiniz.”
Diyanet İşleri Meali (Eski) De ki: "Size, bir gün tayin edilmiştir. Ondan bir saat ne geri kalabilirsiniz ne de öne geçebilirsiniz."*
Diyanet İşleri Meali (Yeni) De ki: “Sizin için belirlenen bir gün vardır ki, ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz, ne de ileri geçebilirsiniz.”
Diyanet Vakfı Meali De ki: Size öyle bir gün vâdedilmiştir ki, ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz, ne de ileri geçebilirsiniz.
Edip Yüksel Meali De ki, "Size bir saat gecikmeyecek, bir saat de erken gelmeyecek belirlenmiş bir gününüz vardır."
Elmalılı Hamdi Yazır Meali De ki: "Size vaad edilen öyle bir gündür ki, ondan ne bir an geri kalabilirsiniz, ne de ileri geçebilirsiniz."
Elmalılı Meali (Orjinal) De ki: size bir gün mîadı ki ondan bir saat geri de kalamazsınız, ileri de geçemezsiniz
Hasan Basri Çantay Meali De ki: «Size va'd olunan, öyle bir gündür ki siz ondan bir saat geri de kalamazsınız, (onun) berisine de geçemezsiniz».
Hayrat Neşriyat Meali De ki: “Sizin için va'd edilen öyle bir gün vardır ki, ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz, ne de öne geçebilirsiniz.”(3)*
İlyas Yorulmaz Meali Onlara deki “Sizin için o günün vakti, ne bir saat ertelenir, nede bir saat öne alınır.”
Kadri Çelik Meali De ki: “Sizin için vaat edilmiş bir gün vardır ki, siz ondan ne bir an geri kalır, ne de (bir an) öne geçebilirsiniz.”
Mahmut Kısa Meali Ey Peygamber ve onun izinden yürüyen İslâm dâvetçisi! Onlara de ki: “Bunun vaktini bilemem, fakat şundan emîn olun ki, Allah’ın değişmez yasalarına göre sizin için bir gün tayin edilmiştir ve bu gün gelinceye kadar imtihân sürecektir. O gün gelip çatınca da, onu ne bir an geciktirebilirsiniz, ne de bir an öne alabilirsiniz!”
Mehmet Türk Meali (Onlara): “Size öyle bir gün belirlenmiştir ki, siz ondan bir saat geri de kalamazsınız, ileriye de geçemezsiniz.” de.
Muhammed Esed Meali De ki: “Sizin için belli bir gün tayin edilmiştir, ondan tek bir an ne geri kalabilirsiniz, ne de onu geçebilirsiniz”. 37
Mustafa İslamoğlu Meali De ki: “Sizin için bir gün tesbit edilmiştir: (o gün geldiğinde) ne onu bir an erteleyebilir, ne de atlatabilirsiniz.”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali De ki: «Sizin için bir mev'ud gün vardır ki, ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz ve ne de ileri geçebilirsiniz.»
Suat Yıldırım Meali 29, 30. Bir de: “Eğer doğru söylüyorsanız vâd ettiğiniz kıyamet ne zaman gerçekleşecek? ” derler. De ki: “Sizinle öyle bir buluşma günümüz var ki ondan ne bir saat ileri geçebilirsiniz, ne de bir saat geri kalabilirsiniz. ! ” [42, 18; [71, 4; 11, 104-105]
Süleyman Ateş Meali De ki: "Sizin için belirtilmiş bir gün vardır. Ondan ne bir sa'at geri kalırsınız, ne de ileri geçebilirsiniz."
Süleymaniye Vakfı Meali De ki: "Size söz verilen bir gün var. Onun ne bir saat ertelenmesini ne de öne alınmasını isteyebilirsiniz."
Şaban Piriş Meali De ki:-Size verilen sözün bir günü vardır. Ondan bir saat geri de bırakılmazsınız, zamanı öne de alamazsınız.
Ümit Şimşek Meali De ki: Sizin için belirlenmiş bir vakit var ki, onun ne bir saat önüne geçebilir, ne de gerisinde kalabilirsiniz.
Yaşar Nuri Öztürk Meali De ki: "Size bir gün vaat edilmiştir; ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz ne de ileri geçebilirsiniz."
M. Pickthall (English) Say (O Muhammad): Yours is the promise of a Day which ye cannot postpone nor hasten by an hour.
Yusuf Ali (English) Say: "The appointment to you is for a Day, which ye cannot put back for an hour(3833) nor put forward."*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları