Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
De ki: "(Artık) Hakk gelmiştir; Bâtıl ise (bundan böyle) ne (yeni bir şey) ortaya çıkarabilir, ne (eski düzeni ve dönemi) geri getirebilir. (Hakkın yegâne kaynağı Kur’an’dır ve İslam hükümran olacaktır.) " |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
De ki: Gerçek geldi ve boş şey gitti, ne bir daha zuhur eder, ne de yeniden ve tekrar gelir. |
Abdullah Parlıyan Meali |
De ki: “Hak ve gerçek sistem, İslâm geldi. Bundan sonra batıl yani değersiz ve sahte olan sistemler ne yeni birşey getirebilir, ne de geçmiş gitmiş olanı geri döndürebilir.” |
Ahmet Tekin Meali |
“Gerekçeli, hikmete dayalı, toplumda hakça düzeni gerçekleştirecek hak kitap Kur'ân, İslâm geldi. Artık bâtıl ne yeni bir şey ortaya çıkarabilir, ne de eski bir şeyi geri getirebilir.” de.* |
Ahmet Varol Meali |
De ki: "Hak geldi, batıl ne bir şey ortaya çıkarabilir, ne de geri getirebilir." |
Ali Bulaç Meali |
De ki: 'Hak geldi; batıl ise ne (bir şey) ortaya çıkarabilir, ne geri getirebilir.” |
Ali Fikri Yavuz Meali |
(Ey Rasûlüm, yine o kâfirlere) de ki: “- Hak (din olan İslâm) geldi, bâtıl (şirk) kayboldu gitti ve geride dönmez.” |
Bahaeddin Sağlam Meali |
De ki: “Hak geldi, batıl ne varlık gösterebilir, ne de geri gelebilir.” |
Bayraktar Bayraklı Meali |
De ki: “Hak geldi, bâtıl artık ne bir şeyi ortaya çıkarabilir, ne de geri getirebilir.” |
Cemal Külünkoğlu Meali |
De ki: “Hak (din olan İslam ve Kur'an) geldi, artık bâtıl ortaya yeni bir şey çıkaramaz; eskiyi de geri getiremez.” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
De ki: "Hak geldi; artık batıl ne yeniden başlar, ne de geri gelir." |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
De ki: “Hak geldi. Artık batıl yeni bir şey ortaya çıkaramaz, eskiyi de geri getiremez.” |
Diyanet Vakfı Meali |
De ki: Hak geldi; artık bâtıl ne bir şeyi başlatabilir ne de geri getirebilir. |
Edip Yüksel Meali |
De ki, "Gerçek gelmiştir; batıl ise ne yeni bir şeyi başlatabilir, ne de tekrarlayabilir." |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
De ki: "Hak geldi, batılın önü de kalmaz, sonu da." |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
De ki: hak geldi, bâtılın önü de kalmaz sonu da |
Hasan Basri Çantay Meali |
De ki: «Hak geldi. Baatıl ne ibtidâen, ne de iâdeten (hiçbir şey yaratmıya) kaadir olamaz». |
Hayrat Neşriyat Meali |
De ki: “Hak geldi; artık bâtıl ne (bir şeyi) ortaya çıkarabilir, ne de geri getirebilir.” |
İlyas Yorulmaz Meali |
Deki “Hak (gerçek doğrular) gelmiştir ve artık batıl ortaya çıkamaz ve geri de dönemez.” |
Kadri Çelik Meali |
De ki: “Hak geldi; artık batıl ne bir şeyi başlatabilir ne de geri getirebilir.” |
Mahmut Kısa Meali |
O hâlde, küfrün karanlıklarını parçalayıp âlemleri aydınlatan Kur’an’ın meydana getireceği değişimi şimdiden müjdeleyerek de ki: “İşte nihâyet, mutlak ve değişmez gerçeklik ve doğruluk olan hak geldi ve yalan, kötülük, inkârcılık temeline dayanan bâtılın yok oluş süreci başladı! Bundan böyle, Müslümanlar Kur’an’a bağlı kaldıkları sürece, artık bâtıl ne yeni bir şey ortaya koyabilir, ne de eski saltanatını geri getirebilir! |
Mehmet Türk Meali |
“(Artık) Hak (olan İslâm Dini) geldi. (Bundan sonra) bâtıl, yeni bir şeyi ortaya çıkaramayacağı gibi hiçbir şeyi de geri getiremez.” de.1* |
Muhammed Esed Meali |
De ki: “Değişmez gerçek, şimdi [bütün açıklığıyla] ortaya çıkmıştır, [yalan ve sahte olan ise sönüp gitmeye mahkumdur 60 ], çünkü sahte ve yalan, ne yeni bir şey getirebilir, ne de [geçip gitmiş olanı] geri döndürebilir”. 61 |
Mustafa İslamoğlu Meali |
De ki: “Ebedî gerçek (gündeme) gelmiştir: artık sahte ve yalan ne yeni bir şey ortaya koyabilir, ne de geçmişi geri getirebilir.” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
De ki : «Hak geldi, bâtıl (ise bir şeyi) ne bidâyeten vücuda getirebilir ve ne de iade edebilir.» |
Suat Yıldırım Meali |
De ki: “İşte gerçek geldi, bütün açıklığıyla ortaya çıktı. Yalan ve sahte olan ise sönüp gitmeye mahkûmdur. ” [17, 81] |
Süleyman Ateş Meali |
De ki: "Hak geldi, artık batıl ne bir şey ortaya çıkarabilir, ne de geri getirebilir. (O tamamen yok olup gitmiştir)." |
Süleymaniye Vakfı Meali |
"Hak(gerçek) geldi; artık batıl(uydurma olan) hangi yeniliği getirecek ve neyi yeniden başlatacaktır?" |
Şaban Piriş Meali |
De ki:-Hak geldi. Batıl ne başlatır ne de yeniden yapar. |
Ümit Şimşek Meali |
De ki: Hak geldi; artık bâtıl ne yeni birşey ortaya çıkarabilir, ne de gideni geri getirebilir. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
De ki: "Hak geldi, artık bâtıl ortaya yeni bir şey çıkaramaz; eskiyi de geri getiremez." |
M. Pickthall (English) |
Say: The Truth hath come, and falsehood showeth not its face and will not return. |
Yusuf Ali (English) |
Say: "The Truth has arrived, and Falsehood neither creates(3861) anything new, nor restores anything."* |