Sebe Suresi 51. Ayet


Arapça

وَلَوْ تَرَى إِذْ فَزِعُوا فَلَا فَوْتَ وَأُخِذُوا مِن مَّكَانٍ قَرِيبٍ


Türkçe Okunuşu

Ve lev terâ iz feziû fe lâ fevte ve uhızû min mekânin karîb(karîbin).


Kelimeler

ve lev terâ ve görsen (görseydin)
iz olmuştu, olduğu zaman
feziû korkuya, dehşete kapıldılar
fe o zaman, böylece
lâ fevte kaçış yoktur
ve uhızû ve yakalandılar
min mekânin bir mekândan, bir yerden
karîbin yakın

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Hakkın bâtıla galip geldiği Mehdiyet ve medeniyet devriminde ve nihayet kıyametin gerçekleştiği günde) Sen onların (nasıl) korkuya ve telaşa kapıldıklarını bir görsen (hepsi şaşkın ve perişandır) . Artık hiçbir kaçış yoktur ve yakın bir yerden yakalanmış (ve çaresiz bırakılmış) lardır.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve dehşetli bir korkuya kapıldıkları ve hiçbirinin kurtulamayıp en yakın bir yerde azaba uğratıldıkları gün, bir görsen onları.
Abdullah Parlıyan Meali Ey Muhammed! Gerçekleri inkâr edenleri, kabirlerinden kalkıp telaşa düştükleri zaman bir görsen, kaçacak bir yer bulamazlar ve yakın bir yerde yani can damarlarından veya kendi kişiliklerinden kıskıvrak yakalanmışlardır.
Ahmet Tekin Meali Onları korkudan, telaşa, dehşete düştükleri zaman bir görsen! Artık kurtuluş yoktur, yakın bir yerde, dünyada yakalanarak cezalandırılacaklar.
Ahmet Varol Meali Sen onları korkuya kapıldıklarında bir görsen. Artık hiçbir kaçış yeri yoktur ve yakın bir yerden yakalanmışlardır.
Ali Bulaç Meali Sen onları korkuya kapıldıklarında bir görsen. Artık hiç bir kaçış yoktur ; yakın bir yerden yakalanmışlardır.
Ali Fikri Yavuz Meali (Ey Rasûlüm, kıyamet günü o kâfirleri) dehşete düştükleri vakit görsen!... Artık kaçacak yerleri yoktur ve (cehenneme) yakın bir yerde yakalanmışlardır.
Bahaeddin Sağlam Meali 52. Telaşa düştükleri zamanı bir görseydin! Onlara kurtuluş olmayacaktır. Ve yakın bir yerden yakalanacaklardır. (O gün) “O Kur’ana inandık” derler. Fakat çok uzak bir yerden nasıl ona ulaşacaklardır?!
Bayraktar Bayraklı Meali Onların korkuya kapılacakları, hiçbir kaçış yollarının olmayacağı ve yakın bir yerde yakalandıkları anı bir görseydin!
Cemal Külünkoğlu Meali Onları bir de paniğe kapıldıklarında görsen! Kaçacakları hiçbir yer yok. (Cehennemin) yakınında yakayı ele vermişlerdir.
Diyanet İşleri Meali (Eski) 51,52. Onları korktukları zaman bir görsen; artık kurtuluş yoktur, cehenneme yakın bir yerde yakalanmışlardır. O zaman, "Allah'a inandık" derler ama, ahiret gibi uzak bir yerden imana nasıl kolayca ulaşırlar?
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Sen onları, dehşetli bir korkuya kapılıp da kaçıp kurtulamayacakları ve yakın bir yerden yakalanacakları zaman bir görsen!
Diyanet Vakfı Meali (Resûlüm!) Telaşa düştükleri zaman, bir görsen! Artık kurtuluş yoktur, yakın bir yerden yakalanmışlardır.  *
Edip Yüksel Meali Korkuya kapıldıkları anı bir görsen; kaçamazlar; yakın bir yerden yakalanmışlardır.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Onları telaşa düştükleri zaman görsen: Artık kaçamak yoktur. Yakın yerden yakalanmışlardır.
Elmalılı Meali (Orjinal) Görsen o telâşa düştükleri vakıt, artık kaçamak yoktur' yakın yerden yakalanmışlardır
Hasan Basri Çantay Meali Onları can baş kaygısına düşdükleri vakıf görmelisin. Artık kaçacak yerleri de yokdur. Yakın bir mahalde yakalanmışlar,
Hayrat Neşriyat Meali (Ey Resûlüm!) Hâlbuki (onları mahşer günü) dehşete düştükleri zaman bir görsen; artık (onlar için) kaçış yoktur, çünki (onlar) yakın bir yerden yakalanmışlardır.
İlyas Yorulmaz Meali Sen (kıyamet gününde) onların korktukları hali bir görsen, kaçacak hiçbir yerleri yok. Çünkü en yakın bir yerden yakalanmışlar.
Kadri Çelik Meali Sen onları korkuya kapıldıklarında bir görsen! Artık hiç bir kaçış yoktur ve yakın bir yerden yakalanıvermişlerdir.
Mahmut Kısa Meali Ey Muhammed! Onları, Mahşer Gününde korkudan tir tir titreyecekleri zaman çırpınırken bir görseydin! Öyle ki, artık hiçbir kurtuluş çareleri kalmamıştır; çünkü yakın bir yerden, can damarlarından kıskıvrak yakalanmışlardır!
Mehmet Türk Meali Sen onları, (kıyamet günü) korkudan dehşete düştüklerinde bir görsen. Artık onlar (cehenneme) yakın bir yerde yakalandıkları için (azaptan) asla kurtulamazlar.
Muhammed Esed Meali SEN, [Kıyamet Günü, hakikati inkar edenlerin,] -can damarlarından 63 yakalandıkları için- kaçacak bir yer bulamayıp korkuyla büzüldükleri [anki halleri]ni bir görsen;
Mustafa İslamoğlu Meali ASIL sen onları, vicdanları[3869] tarafından yakalanıp, kaçacak delik bulamamış bir halde dehşetten panikledikleri zaman bir görmeliydin!*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Görecek olsan telaşa düştükleri zaman (ne garip bir manzara görmüş olursun) artık kurtuluş yok ve onlar yakın bir mahalden yakalanmışlardır.
Suat Yıldırım Meali Kıyamet günü o kâfirler can kaygısına düştükleri zaman bir görsen! Artık kaçacak hiç bir yerleri yoktur ve cehenneme yakın bir yerde yakalanmışlardır.
Süleyman Ateş Meali Telaşa düştükleri zaman (onları) bir görsen: Hiçbiri kurtulamaz, yakın yerden yakalanmışlardır.
Süleymaniye Vakfı Meali Kıskıvrak yakalandıkları ve kaçma imkanları da kalmadığı sırada, onların nasıl tir tir titrediklerini bir görsen!
Şaban Piriş Meali Onların dehşetli bir korkuya tutuldukları anı bir görsen! Geçip gitmek yok... Yakın bir yerden yakalanmışlardır.
Ümit Şimşek Meali Can derdine düştükleri zaman onları bir görsen! Kaçacak hiçbir yer yoktur; azabın çok yakınında yakalanmışlardır.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Bir görsen onları korku ve telaşa düştüklerinde! Artık kaçış-kurtuluş yok! Çok yakın bir yerden yakalanmışlardır.
M. Pickthall (English) Couldst thou but see when they are terrified with no escape, and are seized from near at hand.
Yusuf Ali (English) If thou couldst but see when they will quake with terror; but then there will be no escape(3863) (for them), and they will be seized from a position (quite) near.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları