Zumer Suresi 46. Ayet


Arapça

قُلِ اللَّهُمَّ فَاطِرَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ عَالِمَ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ أَنتَ تَحْكُمُ بَيْنَ عِبَادِكَ فِي مَا كَانُوا فِيهِ يَخْتَلِفُونَ


Türkçe Okunuşu

Kulillâhumme fâtıras semâvâti vel ardı âlimel gaybi veş şehâdeti ente tahkumu beyne ıbâdike fî mâ kânû fîhi yahtelifûn(yahtelifûne).


Kelimeler

kul de, söyle
allâhumme Allah'ım
fâtıre yaratan
es semâvâti semalar, gökler
ve el ardı ve arz, yeryüzü
âlime bilen
el gaybi gayb, bilinmeyen
ve eş şehâdeti ve müşahede edilen, görünen
ente sen
tahkumu hükmedersin
beyne arasında
ıbâdi-ke (senin) kulların
fîmâ hakkında
kânû oldular
fîhi orada
yahtelifûne ihtilâf ediyorlar, ayrılığa düşüyorlar

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali De ki: "Ey gökleri ve yeri yoktan var eden, gaybı ve müşahede edileni bilen Allah'ım. Anlaşmazlığa düştükleri şeylerde, kullarının arasında Sen hüküm vereceksin."
Abdulbaki Gölpınarlı Meali De ki: Gökleri ve yeryüzünü yaratan, gizliyi de, açıkta olanı da bilen Allah'ım, ihtilafa düştükleri şeyler hakkında, kullarının arasında sen hüküm vereceksin.
Abdullah Parlıyan Meali De ki: “Ey Allah'ım, ey gökleri ve yeri yaratan, ey yaratılmış varlıkların kavramaktan aciz oldukları şeyleri de, akıl ve duyularıyla görüp gözleyebildiklerini de bilen sensin. Farklı görüş ve iddialarda bulundukları şeyler hakkında, kulların arasında sen hüküm vereceksin.”
Ahmet Tekin Meali “- Allahım, ey gökleri ve yeri yaratan! Duyu ve bilgi alanı ötesini, gayb âlemini ve görülen âlemi bilen! Kullarının ihtilâfa, ihtilâf çıkarmaya devam ettikleri, çarpıttıkları, imandan uzaklaştıkları konularda, aralarında, sen, yalnız sen hüküm vereceksin.” de.
Ahmet Varol Meali De ki: "Ey gökleri ve yeri yaratan, gizliyi de görüneni de bilen Allah'ım! Aralarında ayrılığa düşmüş oldukları konularda, kullarının arasında sen hüküm vereceksin."
Ali Bulaç Meali De ki: 'Ey gökleri ve yeri yaratan, gaybı ve müşahede edilebileni bilen Allah'ım. Anlaşmazlığa düştükleri şeylerde, kullarının arasında sen hüküm vereceksin.'
Ali Fikri Yavuz Meali De ki: “- Ey gökleri ve yeri yaratan, gaybi ve hazırı bilen Allahım! Kularının arasında, o ayrılığa düştükleri (dine ait) şeyler hakkında sen hüküm vereceksin.”
Bahaeddin Sağlam Meali De ki: “Ey gökleri ve yeri açıp yaratan, gayb ve şehadet âlemlerini bilen Allah’ım! Sen kullarının ihtilaf ettikleri konularda (kıyamet günü) hükmünü vereceksin.
Bayraktar Bayraklı Meali De ki: “Ey Allah'ım! Ey göklerin ve yerin yoktan yaratıcısı! Ey gizli ve açık her şeyi bilen! Kullarının, arasında ayrılığa düştükleri konularda hüküm verecek sensin.”
Cemal Külünkoğlu Meali De ki: “Ey göklerin ve yerin yaratıcısı olan, yaratılmış varlıkların kavrayış alanı dışındaki şeyleri de, yaratılmışların akıl ve duyularıyla görüp gözleyebildiklerini de bilen Allah'ım! Ayrılığa düştükleri şeyler konusunda kulların arasında sen hükmedersin.”
Diyanet İşleri Meali (Eski) De ki: "Ey göklerin, yerin yaratanı, görülmeyeni ve görüleni bilen Allah'ım! Kullarının ayrılığa düştükleri şeyler hakkında aralarında Sen hükmedeceksin."
Diyanet İşleri Meali (Yeni) De ki: “Ey göklerin ve yerin yaratıcısı olan, gaybı da, görünen âlemi de bilen Allah’ım! Ayrılığa düştükleri şeyler konusunda kulların arasında sen hükmedersin.”
Diyanet Vakfı Meali De ki: Ey gökleri ve yeri yaratan, gizliyi de aşikârı da bilen Allah! Kullarının arasında, ayrılığa düştükleri şeyin hükmünü ancak sen vereceksin.
Edip Yüksel Meali De ki, "Gökleri ve yeri yoktan var eden, gizliyi ve açığı Bilen Tanrım, ayrılığa düştükleri konularda kulların arasında hükmü yalnız sen verirsin."
Elmalılı Hamdi Yazır Meali De ki: "Ey gökleri ve yeri yaratan, görüleni ve görülmeyeni bilen Allah'ım! Kulların arasında, o ihtilaf edip durdukları şeyler hakkında sen hüküm vereceksin."
Elmalılı Meali (Orjinal) De ki: ey Gökleri ve Yeri yaradan ve gayb-ü şehadeti bilen Allahım! Kullarının arasında o ıhtılâf edip durdukları şeyler hakkında sen huküm vereceksin
Hasan Basri Çantay Meali De ki: «Ey gökleri ve yeri yaratan, gizliyi de, aşikârı da bilen Allah, kullarının arasında ihtilâf etmekde oldukları şeyler hakkındaki hükmü sen vereceksin».
Hayrat Neşriyat Meali De ki: “Ey gökleri ve yeri yaratan, görünmeyeni ve görüneni bilen Allah'ım! Hakkında ihtilâfa düşegeldikleri şeyler husûsunda kullarının arasında ancak sen hüküm vereceksin!”
İlyas Yorulmaz Meali Deki “Ey göklerin ve yerin yaratıcısı, gizli ve açık olanları bilen Allah'ım! Kullarının ihtilaf ettiği konularda, aralarında hüküm verecek olan yalnızca sensin.”
Kadri Çelik Meali De ki: “Ey gökleri ve yeri yaratan, gaybı ve müşahede edileni bilen Allah'ım! Anlaşmazlığa düştükleri şeylerde kullarının arasında sen hüküm vereceksin.”
Mahmut Kısa Meali Ey Müslüman! Bunlara karşılık, sen Rabb’ine yalvararak de ki: “Ey Allah’ım! Ey gökleri ve yeri yoktan var eden; görülen ve görülmeyen, açıkta ve gizli olan her şeyi en mükemmel biçimde bilen Rabb’im! Anlaşmazlığa düştükleri her konuda, Kıyâmet Günü kullarının arasında hüküm verecek olan Sensin! O hâlde, bu inkârcıları sana havale ediyorum Allah’ım!”
Mehmet Türk Meali (Ey Muhammed!): “Ey gökleri ve yeri yaratan, görülmeyeni1 de görüleni de bilen Allah’ım! Şüphesiz kullarının aralarında anlaşmazlığa düştükleri şeyler hakkında hüküm verecek, ancak Sensin.” de.*
Muhammed Esed Meali De ki: “Ey Allahım! Ey gökleri ve yeri yaratan! Ey yaratılmış varlıkların kavrayış alanı dışındaki şeyleri de, yaratılmışların akıl ve duyularıyla görüp gözleyebildiklerini de bilen! 50 Kullarının ayrılığa düştükleri her konuda [Kıyamet Günü] aralarında hüküm verecek olan Sensin!”
Mustafa İslamoğlu Meali De ki: “Allah’ım! Ey göklerin ve yerin ilk yaratıcısı! Ey idraki aşan hakikatleri de, idrak edilenleri de bilen! Kullarının tartıştıkları konularda, aralarında son sözü söyleyecek olan yalnızca Sensin, Sen!”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali De ki: «Ey gökleri ve yeri yaratan ve gizli ve âşikâre olanı bilen Allah'ım! Sen kullarının arasında kendisinde ihtilâf eder oldukları şeyler hakkında hükmedersin.»
Suat Yıldırım Meali Sen şöyle dua et: “Allah'ım! Ey gökleri ve yeri yaratan! Ey görünen görünmeyen ne varsa bilen. Hakkında ihtilaf ettikleri her meselede kulların arasında Sen elbette hükmedeceksin. Ben bu güven içinde bekliyor ve sabrediyorum. ”*
Süleyman Ateş Meali De ki: "Allah'ım, ey gökleri ve yeri yoktan var eden, görülmeyeni ve görüleni bilen! Ancak Sen, ayrılığa düştükleri şeylerde kullarının arasında hükmedersin."
Süleymaniye Vakfı Meali De ki “Göklerin ve yerin yaratıcısı, görüneni de görünmeyeni de bilen Allah’ım! Kullarının tartıştığı her konuda, aralarında hüküm verecek olan sensin.”
Şaban Piriş Meali De ki: Ey gökleri ve yeri yaratan, görülmeyeni ve görüleni bilen Allahım, hakkında anlaşmazlığa düştükleri hususlarda kulların arasında hüküm verecek sensin.
Ümit Şimşek Meali De ki: Ey gökleri ve yeri hiç yoktan yaratan, görünür ve görünmez herşeyi bilen Allahım! Anlaşmazlığa düştükleri şeyler hakkında, kulların arasında hükmü Sen verirsin.
Yaşar Nuri Öztürk Meali De ki: "Ey Allahım! Ey gökler ve yeri yaratan, ey görülmeyeni ve görüleni bilen! Sen hüküm vereceksin kulların arasında, ihtilaf ettikleri şeyleri hakkında."
M. Pickthall (English) Say: O Allah! Creator of the heavens and the earth! Knower of the invisible and the visible! Thou wilt judge between Thy slaves concerning that wherein they used to differ.
Yusuf Ali (English) Say: "O Allah. Creator of the heavens and the earth! Knower of all that is hidden and open!(4314) it is Thou that wilt judge between Thy Servants in those matters about which they have differed."*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları