Ahzâb Suresi 65. Ayet


Arapça

خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا لَّا يَجِدُونَ وَلِيًّا وَلَا نَصِيرًا


Türkçe Okunuşu

Hâlidîne fîhâ ebedâ(ebeden), lâ yecidûne veliyyen ve lâ nasîrâ(nasîren).


Kelimeler

hâlidîne ebedî kalacak olanlar
fî-hâ orada
ebeden sonsuza kadar, ebediyyen
lâ yecidûne bulamazlar
veliyyen veli olarak, dost olarak
ve lâ ve olmaz, olmasın
nasîren yardım

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali (Kâfirler) Orada ebedi olarak kalıcıdırlar. Onlar ne bir veli, ne bir yardımcı bulamayacaklardır.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Orada ebedi ve daimi kalırlar; ne bir dost bulurlar, ne bir yardımcı.
Abdullah Parlıyan Meali Onlar orada, sonsuza kadar kalacaklar, ne bir dost, ne de bir yardımcı bulamayacaklardır.
Ahmet Tekin Meali Onlar o ateşte ebedî kalırlar. Kendilerini koruyacak ne bir velî, bir otorite, bir dost, ne de bir yardım eden bulabilirler.
Ahmet Varol Meali Orada sonsuza kadar kalıcıdırlar. Onlar, ne bir dost ne de bir yardımcı bulabilirler.
Ali Bulaç Meali Orda ebedi olarak kalıcıdırlar. Onlar ne bir veli, ne bir yardımcı bulamayacaklardır.
Ali Fikri Yavuz Meali Orada ebedî olarak kalırlar, ne bir dost bulabilirler, ne de bir yardımcı...
Bahaeddin Sağlam Meali Orada ebedî olarak kalacaklar, ne bir sahip ne de bir yardımcı bulamayacaklar.
Bayraktar Bayraklı Meali Onlar, orada süreli olarak kalacaklardır. Ne bir dost ne de bir yardımcı bulacaklardır.
Cemal Külünkoğlu Meali 64,65. Allah kâfirlere lânet etmiş (rahmetinden kovmuş) ve onlara alevli bir ateş hazırlamıştır. Onlar, orada (cehennemde) ebedî olarak kalacaklar ve hiçbir dost, hiçbir yardımcı bulamayacaklardır.
Diyanet İşleri Meali (Eski) 64,65. Allah şüphesiz, inkarcılara lanet etmiş ve onlara içinde sonsuz olarak temelli kalacakları çılgın alevli cehennemi hazırlamıştır. Onlar bir dost ve yardımcı bulamazlar.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Onlar, orada ebedî olarak kalacaklardır. Hiçbir dost, hiçbir yardımcı bulamayacaklardır.
Diyanet Vakfı Meali (Onlar) orada ebedî olarak kalacaklar, (kendilerini koruyacak) ne bir dost ne de bir yardımcı bulacaklardır.
Edip Yüksel Meali Orada ebedi kalıcıdırlar. Ne bir veli (sahip) ne de bir yardımcı bulamazlar.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali (Onlar) orada ebedî kalırlar ve ne bir dost bulabilirler, ne de bir yardımcı.
Elmalılı Meali (Orjinal) Onda muhalled kalırlar ve ne bir veliy bulabilirler ne de bir nasîr
Hasan Basri Çantay Meali Kendileri orada ebedî kalıcı olarak. Onlar ne bir yâr, ne de bir yardımcı bulmayacaklardır.
Hayrat Neşriyat Meali (Onlar) orada ebedî olarak kalıcıdırlar. (O gün kendilerine) ne bir dost, ne de bir yardımcı bulacaklardır.
İlyas Yorulmaz Meali Ateşin içinde sürekli kalıp, kendileri için ne bir koruyucu ve nede bir yardımcı bulacaklardır.
Kadri Çelik Meali Orda temelli kalıcılardır. Onlar ne bir veli, ne de bir yardımcı bulamayacaklardır.
Mahmut Kısa Meali Hem de, sonsuza dek içinde kalacakları bir ateş! Öyle ki, kendilerini bu korkunç azaptan kurtaracak ne bir dost bulabilecekler, ne de bir yardımcı!
Mehmet Türk Meali (Onlar) orada, bir dost ve yardımcı bulamadan ebedî olarak kalacaklardır.
Muhammed Esed Meali onlar orada sonsuza kadar kalacaklar: ne bir dost, ne de bir yardımcı bulamayacaklardır.
Mustafa İslamoğlu Meali Onlar orada ebedîyen kalacaklar: ne bir dost ne de bir yardımcı bulacaklar.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Orada ebedîyyen kalmaları mukadderdir, ne bir dost ve ne de bir yardımcı bulamayacaklardır.
Suat Yıldırım Meali Onlar onun içinde devamlı kalacak ve kendilerini koruyan veya yardımcı olan kimse bulamayacaklardır.
Süleyman Ateş Meali Orada ebedi olarak kalacaklar; (kendilerini koruyacak) bir dost ve yardımcı bulamayacaklardır.
Süleymaniye Vakfı Meali Orada sonsuza kadar ölümsüzleşecekler; kendilerine bir dost ve yardım edecek birini bulamayacaklardır.
Şaban Piriş Meali Orada ebedi kalırlar. Bir dost ve yardımcı bulamazlar.
Ümit Şimşek Meali Orada ebediyen kalırlar; hiçbir dost ve yardımcı da bulamazlar.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Uzun süre kalacaklardır onun içinde. Ne bir dost bulacaklardır ne bir yardımcı.
M. Pickthall (English) Wherein they will abide for ever. They will find (then) no protecting friend nor helper.
Yusuf Ali (English) To dwell therein for ever: no protector will they find, nor helper.

İslam Vakti Mobil Uygulamaları