Ahzâb Suresi 67. Ayet


Arapça

وَقَالُوا رَبَّنَا إِنَّا أَطَعْنَا سَادَتَنَا وَكُبَرَاءنَا فَأَضَلُّونَا السَّبِيلَا


Türkçe Okunuşu

Ve kâlû rabbenâ innâ ata’nâ sâdetenâ ve kuberâenâ fe edallûnâs sebîl(sebîlâ).


Kelimeler

ve kâlû ve dediler
rabbe-nâ Rabbimiz
innâ hiç şüphesiz biz, muhakkak ki biz
eta'nâ itaat ettik
sâdete-nâ sâdatlarımız, dînde ileri gelenlerimiz
ve kuberâe-nâ ve büyüklerimiz
fe o zaman, böylece
edallûne saptırdılar
es sebîlen yol

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Ve diyecekler ki: “Ey Rabbimiz! “Sadat”ımıza (Bazı Tarikat ve maneviyat rehberlerimize ve hoca efendilerimize) ve “Kübera”mıza (devlet, siyaset ve servet büyüklerimize aldanıp haksız ve ahlâksız işlerine) itaat ettik. (Bu iki sınıfın vaazlarına ve va’adlerine inanıp peşlerinden gittik. Onlar ise bizim iyi niyetimizi ve teslimiyetimizi istismar edip, bizleri kâfir ve zalim sistemlere peşkeş çektiler.) Böylece onlar bizi Hakk yoldan saptırmışlardı.”
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve Rabbimiz derler, gerçekten de ulularımıza ve büyüklerimize itaat ettik de onlar, sapıttı yolumuzu.
Abdullah Parlıyan Meali Ve “Ey Rabbimiz!” diyecekler. “Biz liderlerimize, yöneticilerimize ve ileri gelenlere uyduk. Onlar da bizim yolumuzu şaşırttılar.
Ahmet Tekin Meali “Ey Rabbimiz, biz iktidar sahibi liderlerimize, âlimlerimize ve büyüklerimize boyun eğdik. Onlar bizi hak yoldan, İslâm'dan uzaklaştırıp, dalâleti tercihimize imkân sağlayarak, başımıza buyruk hale getirdiler” derler.
Ahmet Varol Meali Derler ki: "Rabbimiz! Biz efendilerimize ve büyüklerimize itaat ettik onlar da bizi yoldan saptırdılar.
Ali Bulaç Meali Ve dediler ki: 'Rabbimiz, gerçekten biz, efendilerimize ve büyüklerimize itaat ettik, böylece onlar bizi yoldan saptırmış oldular.'
Ali Fikri Yavuz Meali Yine şöyle diyecekler: “- Ey Rabbimiz! Doğrusu bizler, beylerimize ve büyüklerimize itaat ettik de bizi yanlış yola götürdüler.
Bahaeddin Sağlam Meali Ve: “Ey Rabbimiz! Biz idarecilerimize ve büyüklerimize boyun eğdik, onlar da bizi yoldan saptırdılar..” diyecekler. (Ve)
Bayraktar Bayraklı Meali Şöyle söylemeye devam edeceklerdir: “Ey Rabbimiz! Biz önderlerimize ve büyüklerimize itaat ettik de, bizi yoldan çıkardılar.”
Cemal Külünkoğlu Meali 67,68. Yine şöyle diyecekler: “Ey Rabbimiz! Biz önderlerimize ve büyüklerimize uyduk da bizi yoldan saptırdılar. Ey Rabbimiz! Onlara iki kat azap ver ve onları büyük bir lânetle rahmetinden mahrum et!”
Diyanet İşleri Meali (Eski) 67,68. "Rabbimiz! Biz yöneticilerimize ve büyüklerimize itaat etmiştik, fakat onlar bizi yoldan saptırdılar.", "Rabbimiz! Onlara iki kat azap ver, onları büyük bir lanete uğrat" derler.*
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Yine şöyle diyecekler: “Ey Rabbimiz! Biz önderlerimize ve büyüklerimize itaat ettik de bizi yoldan saptırdılar.”
Diyanet Vakfı Meali Ey Rabbimiz! Biz reislerimize ve büyüklerimize uyduk da onlar bizi yoldan saptırdılar, derler.
Edip Yüksel Meali Derler ki, "Rabbimiz, sadatlarımıza/şeyhlerimize ve büyüklerimize uyduk; onlar da bizi yoldan saptırdılar."
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Yine derler ki: "Ey Rabbimiz! Biz beylerimize ve büyüklerimize itaat ettik de bizi yanlış yola götürdüler."
Elmalılı Meali (Orjinal) Ya rabbena, demektedirler: doğrusu bizler beylerimize ve büyüklerimize itaat ettik de bizi yanlış yola götürdüler
Hasan Basri Çantay Meali (Onlara tabî olanlar da o gün): «Ey Rabbimiz, hakıykat biz reislerimize ve büyüklerimize uyduk. Onlar da bizi yoldan sapdırdılar» demişlerdir (diyeceklerdir).
Hayrat Neşriyat Meali Ve: “Rabbimiz! Gerçekten biz, reislerimize ve büyüklerimize uyduk da (onlar) bizi(hak) yoldan saptırdılar” diyeceklerdir.
İlyas Yorulmaz Meali “Rabbimiz! Biz, liderlerimiz ve toplumun büyüklerine uyduk. Onlar bizi yanlış bir yola saptırdılar.”
Kadri Çelik Meali Derler ki: “Rabbimiz! Gerçekten biz, efendilerimize ve büyüklerimize itaat ettik de böylece onlar bizi yoldan saptırmış oldular.”
Mahmut Kısa Meali Fakat bunun boş bir kuruntu olduğunu anlayınca da, “Ey Rabb’imiz!” diyecekler, “Biz, siyâsî önderlerimize ve din büyüğü saydığımız efendilerimize körü körüne itaat ettik; onlar da bizi doğru yoldan saptırdılar.”
Mehmet Türk Meali Ve: “Ey Rabbimiz! Gerçekten biz, efendilerimize ve büyüklerimize uyduk, onlar da bizi hak yoldan saptırdılar.” derler.
Muhammed Esed Meali Ve “Ey Rabbimiz!” diyecekler, “Biz liderlerimize ve ileri gelenlere uyduk, bizi doğru yoldan uzaklaştıranlar onlardır!
Mustafa İslamoğlu Meali Yine “Rabbimiz!” diyecekler, “Fakat biz ileri gelenlerimize, büyüklerimize uyduk; sonuçta onlar da bizi yoldan saptırdı.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve demiş olacaklardır ki: «Yarabbi! Muhakkak biz reislerimize ve büyüklerimize itaat ettik. Artık onlar da bizi doğru yoldan sapıttılar.»
Suat Yıldırım Meali “Ey ulu Rabbimiz! ” derler, “sözün doğrusu, biz önderlerimizin ve büyüklerimizin dediklerine uyduk, ama onlar bizi yoldan saptırdılar. ”
Süleyman Ateş Meali Ve dediler ki: "Rabbimiz, biz beylerimize ve büyüklerimize uyduk da bizi yoldan saptırdılar."
Süleymaniye Vakfı Meali "Rabbimiz! Biz yöneticilerimize ve büyüklerimize boyun eğdik, onlar da bizi yoldan saptırdılar."
Şaban Piriş Meali Rabbimiz, biz liderlerimize ve büyüklerimize itaat ettik, onlar da bizi yoldan saptırdılar.
Ümit Şimşek Meali “Rabbimiz,” derler. “Biz önderlerimize ve büyüklerimize itaat ettik. Onlar da bizi yoldan saptırdılar.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Ve derler ki: "Rabbimiz! Biz, efendilerimize, büyüklerimize itaat ettik de bizi yoldan saptırdılar."
M. Pickthall (English) And they say: Our Lord! Lo! we obeyed our princes and great men, and they misled us from the Way.
Yusuf Ali (English) And they would say: "Our Lord! We obeyed our chiefs and our great ones, and they misled us as to the (right) Path.

İslam Vakti Mobil Uygulamaları