Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Fakat (maalesef) insan böyledir; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirmek üzere ona (mal, makam, sağlık ve saygınlık gibi) ikramda bulunsa ve nimet (fazilet) ihsan buyursa “Rabbim bana ikram etti” diyerek (sevinip ferahlanır). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
İnsan, öyle bir mahluktur ki Rabbi, onu sınadı da büyüttü, ve nimetler verdi mi, Rabbim der, layıktım da büyüttün beni. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Ama insanoğluna gelince, ne zaman Rabbi onu imtihan edip, ikramda bulunup, ona nimetler verirse, Rabbim bana layık olduğum için bu nimetleri vermiştir der. |
Ahmet Tekin Meali |
İşte, Rabbi, insanı imtihan edip de ikramda bulunduğunda, nimetlere boğduğunda, refaha erdirdiğinde:
“Rabbim bana ikramda bulundu.”der. |
Ahmet Varol Meali |
Ancak insana; Rabbi ne zaman onu imtihan edip kendisine ikramda bulunsa ve nimet verse: "Rabbim bana ikramda bulundu" der. |
Ali Bulaç Meali |
Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse: 'Rabbim bana ikram etti' der. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Fakat insan, (dünya nimetlerini arar gözetir. Onun için) her ne zaman Rabbi, onu, (zenginlik ve genişlikle) imtihan edib de ona ikram eyler, nimetler verirse; o vakit: “- Rabbim bana ikram etti.” der. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
İşte insanın Rabbi, onu imtihan etmek için ona ikram ve in’amda bulunduğu zaman; “Rabbim beni üstün kıldı” der, (şükretmez.) |
Bayraktar Bayraklı Meali |
İnsana gelince, Rabbi kendisini imtihan edip ikramda bulunduğunda ve bol nimet verdiğinde, “Rabbim bana cömert davrandı” der.[757]* |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse: “Rabbim bana ikram etti” der. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Rabbin denemek için bir insana iyilik edip, nimet verdiği zaman, o: "Rabbim beni şerefli kıldı" der. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
İnsan ise; Rabbi onu deneyip de kendisine ikramda bulunduğunda, ona bol bol nimetler verdiğinde, “Rabbim bana ikram etti” der. |
Diyanet Vakfı Meali |
İnsan var ya, Rabbi kendisini imtihan edip de ikramda bulunduğunda ve bol nimet verdiğinde «Rabbim bana ikram etti» der. |
Edip Yüksel Meali |
Rabbi, sınamak için insana bolca verip sevindirdiği zaman, "Rabbim bana cömert davrandı," der. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Ama insan, her ne zaman Rabbi onu sınayıp da ikramda bulunur, nimet verirse, "Rabbim bana ikram etti." der. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Amma insan, her ne zaman rabbı onu imtihan edip de ona ikram eyler, ona ni'metler verirse, o vakıt rabbım bana ikram etti der |
Hasan Basri Çantay Meali |
Amma insan, ne zaman Rabbi onu imtihaan edib de kendisine (lütf-ü) kerem (iyle muaamele) eder, ona ni'metler verirse «Rabbim beni şerefli kıldı» der! |
Hayrat Neşriyat Meali |
Fakat insan, Rabbi kendisini (varlıkla) imtihân edip, ona ikramda bulunduğu ve ona ni'met verdiği zaman, bunun üzerine: “Rabbim bana ikrâm etti!” der. |
İlyas Yorulmaz Meali |
İnsana gelince! Rabbi onu deneyip imtihan ettiği zaman, ona ikram eder ve bol nimetler verir. İnsanda “Rabbim bana lütfuyla ikram etti” der. |
Kadri Çelik Meali |
Ama insan ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir ikramda bulunsa ve ona nimetler verse, “Rabbim bana ikramda bulundu” der. |
Mahmut Kısa Meali |
Fakat insanoğlu o kadar nankördür ki, Rabb’i ona güç, servet, sağlık ve benzeri nîmetler bahşederek kendisini imtihân edince, bunun gelip geçici bir zevkten ibaret olduğunu ve asıl ikramın âhirette verileceğini göz ardı ederek aptalca bir gurura kapılır ve “Ben ne kıymetli bir kulmuşum ki, Rabb’im benibunca nîmetlerle onurlandırdı!” diyerek Rabb’ini unutur, sefahate dalıp gider. |
Mehmet Türk Meali |
Fakat insan ne zaman Rabbi onu denemek için ikramda bulunup, nîmet verse; “Rabbim bana ikram etti.”1 der.* |
Muhammed Esed Meali |
İNSANA GELİNCE, 8 ne zaman Rabbin onu, cömertliğiyle ve hoşnut olacağı bir hayat bağışlamakla denese, “Rabbim, bana karşı [ne kadar] cömertmiş!” 9 der; |
Mustafa İslamoğlu Meali |
VE insana gelince… Ne zaman Rabbi onu (varlıkla) sınayıp ona ikram edecek ve nimetlere gark edecek olsa, hemen (Allah’ın kendisini desteklediğini düşünerek) “Rabbim bana ikram etti” der;[5718]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Rabbi onu imtihan edip kendisine ikramda bulunsa o vakit der ki: «Rabbim bana ikram etti.» |
Suat Yıldırım Meali |
Rabbi, insanı denemek için ona değer verip, nimetlere gark edince o: “Rabbim hakkım olan ikramı yaptı. ” der. |
Süleyman Ateş Meali |
Fakat insan öyledir; Rabbi ne zaman kendisini sınayıp ona ikramda bulunur, ona ni'met verirse: "Rabbim bana ikram etti" der. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
İnsan bu… Rabbi onu yıpratıcı bir imtihana sokar, ikram eder ve nimet verirse der ki: ‘Rabbim bana verdi; bana!..’ |
Şaban Piriş Meali |
İşte insan, onu Rabbi imtihan ettiği zaman, ona ikramda bulunup, nimetlendirince:-Rabbim bana ikramda bulundu der. |
Ümit Şimşek Meali |
İnsanı sınamak için Rabbi ona nimetler lütfederek ikramda bulunduğunda, o “Rabbim bana değer veriyor” der. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
İnsan böyledir; Rabbi kendisini deneyip de ona cömert davranır, nimet yağdırırsa: "Rabbim bana ikramda bulundu!" der. |
M. Pickthall (English) |
As for man, whenever his Lord trieth him by honouring him, and is gracious unto him, he saith: My Lord honoureth me. |
Yusuf Ali (English) |
Now, as for man,(6119) when his Lord trieth him, giving him honour and gifts, then saith he, (puffed up), "My Lord hath honoured me."* |