Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Ey Nebim, Cebrail Sana vahiy getirdiğinde) Onu (Kur’an’ı kavrayıp ezberlemek için) aceleye kapılıp dilini onunla hareket ettirip-durman (yersizdir). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Vahyi, acele edip okumak için dilini oynatıp durma.* |
Abdullah Parlıyan Meali |
Ey peygamber! Sana inen vahyi acele belleyip ezberlemek için dilini kıpırdatma. |
Ahmet Tekin Meali |
Onu, Kur'ân'ı çabucak kavramak, okumak, atlamamak için dilini kıpırdatma.* |
Ahmet Varol Meali |
Onu (sana vahyedileni) acele ile (kavrayıp ezberlemek) için, (Cebrail tamamını sana vahyetmeden) onunla beraber dilini oynatma.* |
Ali Bulaç Meali |
Onu (Kur'an'ı, kavrayıp belletmek için) aceleye kapılıp dilini onunla hareket ettirip-durma. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
(Ey Rasûlüm, vahy daha tamamlanmadan) ona acele ederek, (kelimeleri kaçırmıyayım diye) dilini onunla depretme; |
Bahaeddin Sağlam Meali |
O vahyi çarçabuk elde etmek için dilini onunla depretme! |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Vahyi ezberlemek için dilini acele kıpırdatma! |
Cemal Külünkoğlu Meali |
(Ey Muhammed!) Cebrail sana Kur'an'ı okurken, acele edip onun söylediklerini tekrarlama! |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Cebrail sana Kuran okurken, unutmamak için acele edip onunla beraber söyleme, yalnız dinle. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
(Ey Muhammed!) Onu (vahyi) çarçabuk almak için dilini kımıldatma. |
Diyanet Vakfı Meali |
(Resûlüm!) onu (vahyi) çarçabuk almak için dilini kımıldatma. * |
Edip Yüksel Meali |
Onu aceleye getirip dilini oynatma.* |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Onu hemen okumak için dilini depretme. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Depretme ona dilini iyvedinden onu |
Hasan Basri Çantay Meali |
Onu acele (kavrayıb ezber) etmen için (Cebrâîl vahyi iyice bitirmeden) dilini onunla depretme. |
Hayrat Neşriyat Meali |
(Habîbim, yâ Muhammed! Cebrâîl sana vahyi bitirmeden) onu (Kur'ân'ı) acele(ezber) etmek için, dilini onunla kımıldatma!(2)* |
İlyas Yorulmaz Meali |
Onu (Kur'an'ı) acele etmek (okumak) için, dilini hareket ettirme. |
Kadri Çelik Meali |
Onu (vahyi) ivedilikle bellemek için (tekrarlamak amacıyla) dilini kımıldatıp durma. |
Mahmut Kısa Meali |
Ey Muhammed! Cebrail sana Kur’an’ı vahyederken, onun bir kısmını unuturum endişesiyle, ayetleri çabucak ezberlemek için dilini aceleyle oynatıp durma. |
Mehmet Türk Meali |
(Ey Muhammed!) O (Kur’an’ı Cebrâil sana okurken, unutmamak için) acele edip dilini onunla beraber hareket ettirip durma.1* |
Muhammed Esed Meali |
[VAHYİN sözlerini tekrarlarken] dilini hızla oynatıp durma: 6 |
Mustafa İslamoğlu Meali |
O sebeple aceleyle dilini oynatıp durma: |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Onu (Kur'an'ı) acele ahzedesin diye onunla dilini kımıldatma. |
Suat Yıldırım Meali |
Sana vahyedileni unutmamak için tekrarlarken, hemen anında bellemek için dilini kımıldatma. [20, 114] |
Süleyman Ateş Meali |
(Ey Muhammed,) Onu hemen okumak için diline depretme.* |
Süleymaniye Vakfı Meali |
(Ona şöyle denir:) “Temize çıkmak için boşuna ağzını yorma. |
Şaban Piriş Meali |
-Dilini acele ile hareket ettirip durma. |
Ümit Şimşek Meali |
Onu acele ile okumak için dilini kıpırdatma.(2)* |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Onu aceleye getiresin diye dilini onunla hareketlendirme! |
M. Pickthall (English) |
Stir not thy tongue herewith to hasten it. |
Yusuf Ali (English) |
Move not thy tongue concerning the (Qur´an) to make haste therewith.(5820)* |