Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Kullara rızık olmak üzere (bu nimetleri verdik) . Ve onunla (o suyla) ölü bir beldeye (ve bölgeye hayat verip yeniden) dirilttik. İşte (ölümden sonra) diriliş de böyledir. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Kullara rızık olarak ve o yağmurla ölü şehri diriltiriz, işte kabirden çıkış da böyledir. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Kullara rızık olması için ve o su ile ölü bir memlekete can verdik. İşte insanın ölümden sonra, yeniden kabirden çıkışı da böyle olacaktır. |
Ahmet Tekin Meali |
Kullara rızık olsun diye yetiştirdik. Ölü bir beldeye, o su ile hayat verdik. İşte diriltilip, kabirlerden çıkma da, su ile genetik şifreleri harekete geçirilerek hayat verilen bitkilerin çıkışı gibidir.* |
Ahmet Varol Meali |
Kullar için rızık olarak. Onunla (o suyla) ölü bir beldeyi dirilttik. İşte (kabirden) çıkış da böyledir. |
Ali Bulaç Meali |
Kullara rızık olmak üzere. Ve onunla (o suyla) ölü bir şehri dirilttik. İşte (ölümden sonra) diriliş de böyledir. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Bunlar, kullara rızk içindir. O yağmurla da (bitkileri kurumuş) ölü bir memlekete hayat vermekteyiz; işte (öldükten sonra dirilip kabirlerden) çıkış da böyledir. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Onları, kullarımıza rızık yapmışız. Ve o su (ve rızık) ile ölü bir şehri diriltmişiz. İşte siz de böylece (kabirlerden) çıkarılacaksınız. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
10,11. Yarattıklarımıza rızık olarak salkımları birbirine geçmiş yüksek hurma ağaçlarını da onlar için yarattık. O su ile ölü toprağa can verdik. Kabirden çıkış da işte böyledir. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
9,10,11. Gökten de mübarek (bereket ve rahmet yüklü) su indirip onunla kullar için rızık olarak bahçeler ve biçilecek ekinler, taneler, tomurcukları birbiri üzerine dizilmiş uzun boylu hurma ağaçları bitirdik (yetiştirdik). Ve böylece onunla ölü bir memlekete hayat verdik. İşte (onların dirilip kabirlerinden) çıkışı da böyledir. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
9,10,11. Gökten bereketli bir su indirdik, kullara rızık olmak üzere onunla bahçeler, biçilecek taneli ekinler, küme küme tomurcukları olan boylu hurma ağaçları yetiştirdik. O su ile ölü yeri dirilttik. İşte insanların diriltilmesi de böyledir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
9,10,11. Gökten de bereketli bir su indirip onunla kullar için rızık olarak bahçeler ve biçilecek taneler (ekinler), birbirine girmiş kat kat tomurcukları olan yüksek hurma ağaçları bitirdik ve böylece onunla ölü bir beldeye hayat verdik. İşte (dirilip kabirlerden) çıkış da böyledir. |
Diyanet Vakfı Meali |
10, 11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma ağaçları yetiştirdik. Ve o su ile ölü toprağa can verdik. İşte hayata yeniden çıkış da böyledir. * |
Edip Yüksel Meali |
Kullara bir besin olarak. Onunla bölgeyi dirilttik. Çıkış (diriliş) de böyledir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Bunları kullara rızık olması için (yetiştirmekteyiz). O su ile ölü bir toprağa can verdik, işte hayata çıkış da böyledir. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Kullara rızk için, ve onunla ölü bir beldeye hayat vermekteyiz, işte o huruc da böyledir |
Hasan Basri Çantay Meali |
ki (bunlar) kullarına rızık olmak için (yaratılmışlardır). Biz onunla ölü bir memlekete can verdik, işte (kabirden) çıkış da böyledir. |
Hayrat Neşriyat Meali |
9,10,11. Hem gökten bereketli bir su indirdik de, kullara rızk olmak üzere, onunla bahçeler, biçilecek ekinler ve tomurcukları (salkımları) üst üste dizilmiş yüksek hurma ağaçları yetiştirdik. Hem onunla ölü bir yeri dirilttik. İşte (kabirlerden) çıkış böyledir! |
İlyas Yorulmaz Meali |
Bunlar (Allah'ın) kulları için yarattığı rızıklar olduğu gibi, o yağmurla ölümünden sonra ölü beldeleri diriltiriz. (İnsanların topraktan) Çıkışları da böyle olacak. |
Kadri Çelik Meali |
Kullara rızık olmak üzere. Ve onunla (o suyla) ölü bir şehri dirilttik. İşte (ölümden sonra) dirilip çıkarılma da böyledir. |
Mahmut Kısa Meali |
Tarafımızdan, bütün kullara armağan edilmiş geçim kaynağı olarak.
Bakın; Biz bu yağmur sayesinde nasıl ölü toprağa hayat veriyorsak, ölümden sonraki yeniden diriliş de işte böyle gerçekleşecektir.
Bu mûcizelerden ibret almayan günümüz inkârcıları, kendilerinden önceki toplumların başına gelenlerden de mi ders almıyorlar? |
Mehmet Türk Meali |
9,10,11. Biz, gökten kendisiyle (Allah’ın) kullarına rızık olmak üzere bahçeler, biçilecek taneli (ekinler,) salkım salkım meyve yüklü tomurcukları olan uzun hurma ağaçları yetiştirdiğimiz, bereketli bir su indirdik. Ve o su ile de ölü olan yeryüzünü dirilttik. İşte (ölümden sonraki) dirilip çıkış da aynen böyledir. |
Muhammed Esed Meali |
insanlara tahsis edilmiş rızk olarak; ve bun[lar]la ölü toprağa hayat veririz; işte [insanın] ölümden [sonra] yeniden vücuda gelmesi de böyle [olacak]tır. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
bütün kullara bir rızık olarak (verdik): Evet, Biz ölü bir beldeye o (su) ile can verdik; işte (insanın) yeniden dirilişi de böyle olacaktır.[4668]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Kullar için bir rızk olarak (bunları bitirdik) ve onunla (o su ile) bir ölmüş beldeyi dirilttik. İşte (kabirlerden) çıkış da böyledir. |
Suat Yıldırım Meali |
Bütün bunlar kullarımıza rızık vermek içindir. Hem o su ile ölü toprağa hayat verdik. İşte ölmüş insanların mezarlarından çıkışı da böyle olacaktır. [40, 57; 46, 33; 41, 39] |
Süleyman Ateş Meali |
Kullara rızık olması için. Ve o su ile, ölü bir ülkeye can verdik. İşte çıkış da öyledir.* |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Bunları, kullarımıza rızık olsun diye yaptık. O su ile ölü bir yeri canlandırdık. Tekrar diriliş de böyle olacaktır. |
Şaban Piriş Meali |
Kullara rızık olarak... O su ile ölü beldeye hayat verdik. İşte kabirden çıkış da böyledir. |
Ümit Şimşek Meali |
Tâ ki kullara rızık olsun. Biz o suyla ölü bir beldeye can verdik. Kabirlerden çıkışınız da işte böyledir. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Kullara rızık olsun diye. Ve o suyla ölü bir beldeye hayat verdik. İşte böyledir topraktan fışkırış. |
M. Pickthall (English) |
Provision (made) for men; and therewith We quicken a dead land. Even so will be the resurrection of the dead. |
Yusuf Ali (English) |
As sustenance for ((Allah)´s) Servants;- and We give (new) life therewith to land that is dead: Thus will be the Resurrection. |