Mutaffifîn Suresi 14. Ayet


Arapça

كَلَّا بَلْ رَانَ عَلَى قُلُوبِهِم مَّا كَانُوا يَكْسِبُونَ


Türkçe Okunuşu

Kellâ bel râne alâ kulûbihim mâ kânû yeksibûn(yeksibûne).


Kelimeler

kellâ hayır, asla, öyle değil
bel hayır, bilâkis
râne kapladı, örttü.
alâ üzere, üzerinde, ... e
kulûbi-him onların kalpleri
olmadı
kânû oldular
yeksibûne iktisap ediyorlar, kazanıyorlar

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Hayır ve asla! Gerçek şu ki onların işleyip kazandıkları (kötülükler nedeniyle) kalpleri üzerinde pas bağlamış (ve ruhları kararmış) tır.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali İş öyle değil, hayır, kazandıkları şeyler, üstüste kalplerine yığılmıştır da kalpleri pas tutmuştur.
Abdullah Parlıyan Meali Hayır, iş öyle değil onların kalpleri yaptıkları kötülükler yüzünden pas tutmuştur.
Ahmet Tekin Meali Bu nasıl söz? Asıl, onların yaptığı kötülükler, yüklenmeye devam ettiği günahlar kalplerinin, beyinlerinin üzerinde pas tutmuştur.
Ahmet Varol Meali Hayır. Doğrusu onların kazandıkları şeyler kalplerinin üzerine pas tutmuştur.
Ali Bulaç Meali Asla, hayır; onların kazandıkları, kalpleri üzerinde pas tutmuştur.
Ali Fikri Yavuz Meali Hayır, (onların zannetikleri gibi değil). Doğrusu onların kazandıkları günahlar, kalblerini kaplamıştır.
Bahaeddin Sağlam Meali Hayır, öyle değildir. Fakat kazandıkları günahları, kalplerinin üstünde pas bağlamıştır. (O ayetlerdeki mucizeliği ve güzelliği göremiyorlar.)
Bayraktar Bayraklı Meali Hayır! Doğrusu, işledikleri günahlar, kalplerinin üzerinde pas tutmuştur.
Cemal Külünkoğlu Meali Hayır! Bilakis onların işlemekte oldukları (kötülükler) kalplerini kirletti.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Hayır, hayır; onların kazandıkları kalblerini paslandırıp körletmiştir.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Hayır, hayır! Doğrusu onların kazanmakta oldukları kalplerini paslandırmıştır.
Diyanet Vakfı Meali Hayır! Bilakis onların işlemekte oldukları (kötülükler) kalplerini kirletmiştir.
Edip Yüksel Meali Doğrusu, işledikleri günahlar kalplerini kaplamış.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Hayır hayır, öyle değil. Aksine onların kazandığı günahlar kalplerinin üzerine pas olmuştur.
Elmalılı Meali (Orjinal) Hayır hayır: fakat onların kazancları kalblerinin üzerine pas bağlamıştır
Hasan Basri Çantay Meali Hayır (hakıykat öyle değil), bil'akis, onların kazanmakda oldukları (irtikâb edegeldikleri mâ'siyetler) kalblerini yenmiş (paslandırmış) dır.
Hayrat Neşriyat Meali Hayır! Bil'akis kazanmakta oldukları şeyler (günahlar), kalblerinin üzerine pas bağlamıştır.(1)*
İlyas Yorulmaz Meali Hayır! Yaptıklarından dolayı kalpleri pas tutmuş.
Kadri Çelik Meali Asla! Onların kazanmakta oldukları, kalplerinin üzerine pas bağlamıştır!
Mahmut Kısa Meali Hayır; Kur’an bir efsâne, bir vehim, bir aldatmaca değildir! Ne var ki, bu iddiayı öne sürenlerin işledikleri günahlar, zamanla kalplerini karartmıştır! Bunun içindir ki, bu inanç sistemini asla kabul etmezler. İşte, onların inkârcılığının arkasında yatan asıl sebep budur.
Mehmet Türk Meali Hayır, (onlar öyle değil!) Aksine, onların işledikleri günâhlar, kalplerinin üzerine pas1 bağlamıştır.2*
Muhammed Esed Meali Hayır, onların kalpleri, yaptıkları [kötülükler] ile pas tutmuştur! 4
Mustafa İslamoğlu Meali Ondan daha da beter: yaptıkları kalplerini tümüyle paslandırmıştır.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Asla öyle değil. Fakat onların kazanmış oldukları şey, kalpleri üzerini kaplamıştır.
Suat Yıldırım Meali Hayır! Gerçek öyle değil! Onların yapageldikleri kötü işler, gitgide kalplerini paslandırmıştır. (onun için âhireti inkâr ederler. )*
Süleyman Ateş Meali Hayır, doğrusu, onların işleyip kazandıkları şeyler, kalblerinin üzerine pas olmuştur.
Süleymaniye Vakfı Meali Hayır hayır… Aslında kazançları, yürekleri üzerinde pas oluşturmuştur.
Şaban Piriş Meali -Hayır! aksine, kazandıkları onların kalplerini paslandırmıştır.
Ümit Şimşek Meali Hâşâ! Aslında kazandıkları günahlar onların kalplerini paslandırmıştır.(1)*
Yaşar Nuri Öztürk Meali İşin esası o değil! Onların kazanmakta oldukları, kalplerinin üstünde pas oluşturmuştur.
M. Pickthall (English) Nay, but that which they have earned is rust upon their hearts.
Yusuf Ali (English) By no means! but on their hearts is the stain of the (ill) which they do!(6017)*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları