Mutaffifîn Suresi 32. Ayet


Arapça

وَإِذَا رَأَوْهُمْ قَالُوا إِنَّ هَؤُلَاء لَضَالُّونَ


Türkçe Okunuşu

Ve izâ reevhum kâlû inne hâulâi ledâllûn(ledâllûne).


Kelimeler

ve izâ ve o zaman, olunca
reev-hum onları gördüler
kâlû dediler
inne muhakkak
hâulâi bunlar
le mutlaka, elbette, muhakkak
dâllûne dalâlette olanlar

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Mü’minleri gördükleri vakit: “İşte bunlar şaşkın ve sapkın kimselerdir”, derlerdi.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Ve onları görünce de şüphe yok ki derler bunlar, elbette sapıklar.
Abdullah Parlıyan Meali ve ne zaman inananları görseler onlara: “Yazık, bu insanlar doğru yoldan sapmış” derler.
Ahmet Tekin Meali Mü'minleri gördükleri zaman: “İşte bunlar yanılgı içindeler.” diyorlardı.
Ahmet Varol Meali Onları gördüklerinde: "Bunlar hiç şüphesiz sapıklardır" derlerdi.
Ali Bulaç Meali Onları gördükleri zaman ise: 'Bunlar elbette şaşkın-sapıklardır' derlerdi.
Ali Fikri Yavuz Meali Müminleri gördükleri vakit: “- İşte bunlar sapıklardır.” diyorlardı.
Bahaeddin Sağlam Meali Onları gördükleri zaman, “gerçekten bunlar, sapıklardır” derlerdi.
Bayraktar Bayraklı Meali Müminleri gördüklerinde, “Şüphesiz bunlar sapıtmışlardır” derlerdi.
Cemal Külünkoğlu Meali İnananları gördükleri vakit: “İşte bunlar sapıklardır” diyorlardı.
Diyanet İşleri Meali (Eski) İnananları gördükleri zaman: "Doğrusu bunlar sapık olanlardır" derlerdi.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Mü’minleri gördükleri vakit, “Hiç şüphe yok, şunlar sapık kimselerdir” diyorlardı.
Diyanet Vakfı Meali Müminleri gördüklerinde: «Şüphesiz bunlar sapıtmış» derlerdi.
Edip Yüksel Meali Onları gördüklerinde, "Bunlar sapıklardır!" derlerdi.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Müminleri gördükleri vakit; "işte bunlar sapıklar" diyorlardı.
Elmalılı Meali (Orjinal) Ve onları gördükleri vakıt ha, işte bunlar sapıklar diyorlardı
Hasan Basri Çantay Meali Onları gördükleri zaman «Bunlar muhakkak sapıklardır» terlerdi.
Hayrat Neşriyat Meali Ve onları gördüklerinde: “Şübhesiz bunlar gerçekten sapıtmış kimseler!” derlerdi.
İlyas Yorulmaz Meali İnananları gördüklerinde “İşte sapıklar bunlardır” derlerdi.
Kadri Çelik Meali Onları gördükleri zaman ise, “Bunlar kuşkusuz sapıklardır” derlerdi.
Mahmut Kısa Meali Müminleri gördüklerinde, “Yazık,bunlar gerçekten de doğru yoldan iyice sapmışlar! Şu dar kafalı, gerici yobazlara bakın; sınırsız zevk ve eğlence içinde hayatı doyasıya yaşamak varken, aslı var mı yok mu belli olmayan âhiret sevabına inanarak akılsızlık ediyor; doğruluk, dürüstlük, fedâkârlık gibi safsatalarla hayatı kendilerine zindan ediyorlar!” derlerdi.
Mehmet Türk Meali (Hattâ onlar) onları görünce, “işte bunlar, gerçekten sapıtmışlar!” diyorlardı.
Muhammed Esed Meali ve ne zaman [inananları] görseler, onlara: “Yazık, bu [insa]nlar doğru yoldan sapmış!” derler.
Mustafa İslamoğlu Meali ve iman edenleri her gördüklerinde “Bunlar iyiden sapıtmış” derlerdi.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve onları gördükleri vakit derlerdi ki: «İşte bunlar sapıklardır.»
Suat Yıldırım Meali Onları gördükleri zaman: “Şunlar kaçık insanlar, anormal tipler! ” derlerdi.
Süleyman Ateş Meali İnananları gördüklerinde: "Şunlar sapık insanlar" derlerdi.
Süleymaniye Vakfı Meali Onları gördüklerinde “Bunlar tam sapık” derlerdi.
Şaban Piriş Meali Onları gördükleri zaman:-İşte bunlar, doğru yoldan sapmış derlerdi.
Ümit Şimşek Meali Onları gördüklerinde ise “İşte bunlar sapıklar” derlerdi.
Yaşar Nuri Öztürk Meali İnananları gördüklerinde: "Şunlar var ya! Şaşkın, sapık bunlar!" derlerdi.
M. Pickthall (English) And when they saw them they said: Lo! these have gone astray.
Yusuf Ali (English) And whenever they saw them, they would say, "Behold! These are the people truly astray!"(6027)*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları