Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
İşte siz böylesiniz; (haydi marazlı münafıkları sahiplenip) dünya hayatında onları savundunuz (diyelim...) Peki, kıyamet günü onları Allah'a karşı kim savunabilecektir? Ya da onlara vekil olacak kimdir? |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
İşte siz o kişilersiniz ki dünya hayatında onları tuttunuz, onlar için uğraştınız; fakat kıyamet gününde, Allah'a karşı kim savunacak onları, yahut kim koruyacak onları? |
Abdullah Parlıyan Meali |
Sizler belki bu dünya hayatında, onları savunabilirsiniz, ya kıyamet günü kim onları Allah'a karşı savunacak, kim onların vekili olacaktır? |
Ahmet Tekin Meali |
Bakın ey mü'minler, siz, dünya hayatında münafıklar adına savunma yapıyorsunuz. Peki, kıyamet günü, Allah'ın huzurunda onlar adına kim savunma yapacak? Yahut yanlarında bulunarak onları kim himaye edecek? |
Ahmet Varol Meali |
Diyelim ki siz dünya hayatında onları savundunuz, peki kıyamet gününde onları Allah'a karşı kim savunacak? Yahut kim onların vekili olacak? |
Ali Bulaç Meali |
İşte siz böylesiniz; dünya hayatında onları savundunuz. Peki kıyamet günü onları Allah'a karşı savunacak kimdir? Ya da onlara vekil olacak kimdir? |
Ali Fikri Yavuz Meali |
İşte siz (Ey hâinleri müdafaa edenler) öyle kimselersiniz ki, cahiliyyet gayreti ile dünya hayatı uğrunda o hâinlerden yana mücadeleye atılmışsınız. Kıyamet gününde onlara azab edilirken, kendileri hesabına Allah'a karşı mücadele edecek kimdir? Yahut onlara kim vekil olacak? |
Bahaeddin Sağlam Meali |
İşte sizler, dünya hayatında onları savundunuz. Kıyamet günü kim Allah’a karşı onları savunacaktır. Veya kim onları koruyacaktır. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Sizler belki bu dünya hayatında onları savunabilirsiniz; ya kıyamet günü, Allah'a karşı onları kim savunacak ya da kim onların koruyucusu olacaktır? |
Cemal Külünkoğlu Meali |
İşte siz, öyle kimselersiniz ki, dünya hayatında o (hainlik yapa)nlardan yana çekişip uğraşırsınız. Ya kıyamet günü Allah'a karşı onları kim savunacak ya da onlara kim vekil olacak? |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
İşte siz dünya hayatında onları savunuyorsunuz ama, kıyamet günü onları Allah'a karşı kim savunacak? Veya onların vekaletini kim üzerine alacaktır? |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
İşte siz öyle kimselersiniz (ki, diyelim) dünya hayatında onları savundunuz. Ya kıyamet günü onları Allah’a karşı kim savunacak, yahut kim onlara vekil olacak? |
Diyanet Vakfı Meali |
Haydi siz dünya hayatında onlara taraf çıkıp savundunuz, ya kıyamet günü Allah'a karşı onları kim savunacak yahut onlara kim vekil olacak? |
Edip Yüksel Meali |
İşte sizler bu tür kişileri dünya hayatında savunuyorsunuz. Peki, diriliş gününde ALLAH'a karşı kim onları savunacak? Ya da kim onlara avukat olacak? |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Haydi siz dünya hayatında onları savunuverdiniz (diyelim). Peki kıyamet gününde Allah'ın huzurunda onları kim savunacaktır? Yahut onlara kim vekil olacaktır? |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Haydi siz öyle yapdınız: bu Dünya hayatta tuttunuz taraflarından kim mücadele edecek? Veya üzerlerine kim vekil olacak? |
Hasan Basri Çantay Meali |
İşte siz öyle kimselersiniz ki dünyâ hayaatı uğrunda onlardan yana mücâdeleye atılmışsınızdır. Ya kıyaamet günü onlar hesabına Allahla kim savaşacak? Yahud onlara kim vekil olacak? |
Hayrat Neşriyat Meali |
İşte siz öyle kimselersiniz ki, haydi dünya hayâtında onlar (o hâinler)den yana mücâdele ettiniz; fakat kıyâmet günü onlar nâmına Allah ile kim mücâdele edecek, yâhut (ogün) kim onlara vekil olacak? |
İlyas Yorulmaz Meali |
Sizler öyle kimselersiniz ki, dünya hayatında onlar için mücadele ediyorsunuz. Peki söyleyin bakalım “Kıyamet günü onlar hakkında Allah'la kim mücadele edecek?” Yoksa onlara avukatlık yapacak birileri mi var ? |
Kadri Çelik Meali |
Haydi siz dünya hayatında onları (günahkârları) savunuverdiniz (diyelim). Ama kıyamet günü onları Allah'a karşı kim savunacak ve onların üzerine kim vekil olacaktır? |
Mahmut Kısa Meali |
Haydi siz, haklı olduklarını sanarak onları bu dünya hayatında savundunuz; peki Diriliş Gününde onları Allah’a karşı kim savunabilecek; yahut onlara kim vekil olabilecek?
O hâlde, yol yakınken tövbe edip Rablerine yönelsinler: |
Mehmet Türk Meali |
Haydi siz dünya hayatında onları savundunuz. Peki, (yarın) kıyamet gününde onları Allah’a karşı kim savunacak? Yahut onların koruyuculuğunu, kim üzerine alacak? |
Muhammed Esed Meali |
Sizler belki bu dünya hayatında onları savunabilirsiniz; ya Kıyamet Günü kim onları Allah'a karşı savunacak, kim onların koruyucusu o-lacaktır? |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Hadi siz bu dünya hayatında onlara arka çıktınız diyelim; ya Kıyamet Günü, Allah’a karşı onları kim arkalayacak; ya da onları kim koruyacak? |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
İşte siz öyle kimselersiniz ki, dünya hayatı hususunda onlardan yana mücadelede bulundunuz, fakat Kıyamet gününde onlar tarafından Allah Teâlâ'ya karşı kim mücadelede bulunacak? Veya onların üzerine kim vekil olacak? |
Suat Yıldırım Meali |
Haydi diyelim, siz bu dünya hayatı bakımından onları savundunuz, peki yarın kıyamet günü kim Allah'a karşı onları savunacak? Yahut kim onların vekili olacak? * |
Süleyman Ateş Meali |
Haydi siz, dünya hayatında onları savundunuz; ya kıyamet günü onları Allah'a karşı kim savunacak, ya da kim onlara vekil olacak? |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Haydi siz tuttunuz dünya hayatında onlardan yana mücadele verdiniz. Ya (mezardan) kalkış günü onlardan yana Allah'a karşı mücadeleyi kim verecek veya onların savunucusu kim olacak? |
Şaban Piriş Meali |
İşte siz, dünya hayatında onlardan yana mücadele ettiniz. Kıyamet gününde kim onları müdafaa eder; kim onlara vekil olur? |
Ümit Şimşek Meali |
Siz dünya hayatında onları savundunuz diyelim; kıyamet gününde Allah'a karşı onları kim savunacak, himayelerini kim üstlenecek? |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Diyelim, siz onlar için dünya hayatında mücadele verdiniz. Peki, kıyamet günü Allah'a karşı onlar için kim mücadele verir, onlar hakkında kim vekillik yapar? |
M. Pickthall (English) |
Lo! ye are they who pleaded for them in the life of the world. But who will plead with Allah for them on the Day of Resurrection, or who will then be their defender? |
Yusuf Ali (English) |
Ah! These are the sort of men on whose behalf ye may contend in this world; but who will contend with Allah on their behalf on the Day of Judgment, or who will carry their affairs through? |