Nisâ Suresi 67. Ayet


Arapça

وَإِذاً لَّآتَيْنَاهُم مِّن لَّدُنَّا أَجْراً عَظِيمًا


Türkçe Okunuşu

Ve izen le âteynâhum min ledunnâ ecran azîmâ(azîmen).


Kelimeler

ve izen ve o zaman, ...olunca, ...olsaydı
le âteynâ-hum elbette, mutlaka onlara verdik
min ledun-nâ katımızdan
ecran ecir, karşılık, mükâfat
azîmen büyük

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Biz de onlara, (emirlerimizi tuttukları ve hükmümüze teslim oldukları takdirde) o zaman katımızdan elbette büyük bir ecir verirdik.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Biz de o vakit, onları, katımızdan büyük bir mükafatla mükafatlandırırdık.
Abdullah Parlıyan Meali Bu durumda biz onlara rahmetimizden büyük bir mükafat verirdik.
Ahmet Tekin Meali O zaman, nezdimizden onlara büyük mükâfat verirdik.
Ahmet Varol Meali O durumda onlara katımızdan büyük bir ecir verirdik.
Ali Bulaç Meali Biz de onlara, o zaman yanımızdan büyük bir ecir verirdik.
Ali Fikri Yavuz Meali Elbette o zaman, kendilerine, tarafımızdan büyük bir mükâfat verirdik.
Bahaeddin Sağlam Meali O zaman kendi katımızdan (ebedî âlemden) büyük bir ücret onlara verirdik.
Bayraktar Bayraklı Meali Bu durumda biz onlara rahmetimizden büyük bir ödül verirdik.
Cemal Külünkoğlu Meali O zaman kendilerine elbette katımızdan büyük bir mükâfat verirdik.
Diyanet İşleri Meali (Eski) 67,68. O zaman onlara kendi katımızdan büyük bir ecir verir ve onları doğru yola eriştirirdik.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) O zaman kendilerine elbette katımızdan büyük bir mükâfat verirdik.
Diyanet Vakfı Meali O zaman elbette kendilerine nezdimizden büyük mükâfat verirdik.
Edip Yüksel Meali Kendilerine katımızdan büyük bir ödül verirdik.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Ve o zaman elbette kendilerine katımızdan büyük mükafat verirdik.
Elmalılı Meali (Orjinal) Elbette o zaman kendilerine ledünnümüzden pek büyük bir ecir de verirdik
Hasan Basri Çantay Meali Ve o zaman biz de onlara tarafımızdan pek büyük bir mükâfat verirdik.
Hayrat Neşriyat Meali O zaman elbette onlara, tarafımızdan (pek) büyük bir mükâfât da verirdik.
İlyas Yorulmaz Meali O zaman bizde katımızdan onlara daha büyük mükafatlar verirdik.
Kadri Çelik Meali O zaman onlara kendi katımızdan büyük bir ecir verirdik.
Mahmut Kısa Meali O takdirde biz, elbette onlara katımızdan büyük bir ödül bahşeder,
Mehmet Türk Meali 67,68. Ve o zaman elbette kendilerine katımızdan büyük mükâfat verirdik ve onları kesinlikle dosdoğru yola iletirdik.
Muhammed Esed Meali bu durumda Biz onlara rahmetimizden büyük bir mükafat verirdik
Mustafa İslamoğlu Meali O zaman Biz de onlara, katımızdan muhteşem bir ödül verirdik
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve o zaman elbette onlara tarafımızdan pek büyük bir mükâfaat da verirdik.
Suat Yıldırım Meali Ve o takdirde Biz de onlara tarafımızdan pek büyük mükâfat verirdik.
Süleyman Ateş Meali O zaman kendilerine katımızdan büyük mükafat verirdik.
Süleymaniye Vakfı Meali O zaman biz de onlara katımızdan büyük bir ödül verirdik.
Şaban Piriş Meali Biz de o zaman yanımızdan büyük bir mükafat verirdik.
Ümit Şimşek Meali o zaman biz onlara katımızdan pek büyük bir ödül verirdik.
Yaşar Nuri Öztürk Meali O takdirde kendilerine katımızdan büyük bir ödül elbette verirdik.
M. Pickthall (English) And then We should bestow upon them from Our presence an immense reward,
Yusuf Ali (English) And We should then have given them from our presence a great reward;

İslam Vakti Mobil Uygulamaları