Nisâ Suresi 112. Ayet


Arapça

وَمَن يَكْسِبْ خَطِيئَةً أَوْ إِثْمًا ثُمَّ يَرْمِ بِهِ بَرِيئًا فَقَدِ احْتَمَلَ بُهْتَانًا وَإِثْمًا مُّبِينًا


Türkçe Okunuşu

Ve men yeksib hatîeten ev ismen summe yermi bihî berîen fe kadihtemele buhtânen ve ismen mubînâ(mubînen).


Kelimeler

ve men ve kim
yeksib kazanır
hatîeten kasti işlenen suç, günah
ev veya
ismen günah işleyerek, günaha girerek
summe sonra
yermi atar
bi-hî onunla
berîen uzak olan, ilgisi olmayan, suçsuz
fe kad o zaman, böylece olmuştu
ihtemele yüklenir
buhtânen iftira ederek
ve ismen ve günah işleyerek
mubînen açıkça, apaçık

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Her kim de bir hata (veya kasıtla) bir günah işler de sonra bunu bir suçsuz (insanın) üzerine (yıkıp iftira) atarsa, gerçekten o bir bühtanı ve apaçık bir günahı sırtına alıp yüklenmiştir.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Kim bir hatada bulunur, yahut suç işler de onu bir suçsuza isnat ederse iftirada bulunmuş, apaçık bir günahı yüklenmiş olur.
Abdullah Parlıyan Meali Ama kim bir hata yapar ve günah işler de sonra onu suçsuz bir kimsenin üstüne atarsa, elbette o kimse bir iftira suçunu ve apaçık bir günahı da sırtına yüklenmiş olur.
Ahmet Tekin Meali Kim de bir hata veya bile bile bir günah işler, sonra suçsuz birinin üstüne atarsa, muhakkak ki büyük bir iftirada bulunmuş, bilerek apaçık bir günah işlemiş olur.
Ahmet Varol Meali Kim bir hata yapar veya günah işler de sonra onu suçsuz birinin üzerine atarsa büyük bir iftira ve apaçık bir günah yükünü yüklenmiş olur.
Ali Bulaç Meali Kim bir hata veya günah kazanır da sonra bunu bir suçsuza yüklerse, gerçekten o, böyle bir yalan (bühtan)ı ve apaçık bir günahı yüklenmiştir.
Ali Fikri Yavuz Meali Kim bir hata veya bir günah yapar da, sonra onu bir suçsuza atarsa, muhakkak ki o, iftira ve bir büyük günahı yüklenmiştir.
Bahaeddin Sağlam Meali Kim de bir hata veya günah işlese, sonra onu bir suçsuzun üzerine atsa, o büyük bir iftira etmiş, helak edici bir günah işlemiş demektir.
Bayraktar Bayraklı Meali Kim bir hata yapar ve günah işler de sonra onu suçsuz bir kimsenin üstüne atarsa, büyük bir iftira ve iğrenç bir günah yüklenmiş olur.
Cemal Külünkoğlu Meali Kim bir kusur ya da bir suç işler de sonra onu bir masumun (suçsuzun) üzerine atarsa, elbette o, bir iftira (suçu işlemiş), ve apaçık bir günah yükünün altına girmiş olur.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Kim yanılır veya suç işler de sonra onu bir suçsuzun üzerine atarsa, şüphesiz iftira etmiş, apaçık bir günah yüklenmiş olur.*
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Kim bir hata işler veya bir günah kazanır da sonra onu bir suçsuzun üzerine atarsa, şüphesiz iftira etmiş, apaçık bir günah yüklenmiş olur.
Diyanet Vakfı Meali Kim kasıtlı veya kasıtsız bir günah kazanır da sonra onu bir suçsuzun üzerine atarsa, muhakkak ki, büyük bir iftira ve apaçık bir günah yüklenmiş olur.
Edip Yüksel Meali Kim bir hata yahut bir günah işler de sonra onu bir suçsuzun üzerine atarsa şüphesiz büyük bir iftira ve apaçık bir günah yüklenmiş olur.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Kim bir hata veya bir günah işler de sonra onu bir suçsuzun üzerine atarsa, muhakkak iftira etmiş ve apaçık bir günah yüklenmiş olur.
Elmalılı Meali (Orjinal) Her kim de bir cinayet veya bir vebal kazanır da sonra onu bir bîgünahın üzerine atarsa şüphesiz bir bühtan ve açık bir vebal daha yüklenmiş olur
Hasan Basri Çantay Meali Kim bir hataa veya bir günâh kazanır da sonra onu bir suçsuz (un üstüne) atarsa muhakkak ki o, bir iftirayı ve apaçık bir günâhı da sırtına yüklemişdir.
Hayrat Neşriyat Meali Kim de bir hatâ veya bir günah işler, sonra da onu bir suçsuzun üzerine atarsa, o takdirde şübhesiz ki bir iftirâ ve apaçık bir günah yüklenmiş olur.
İlyas Yorulmaz Meali Kimki bir hata yapar veya günah işler, sonra onu suçsuz birinin üzerine atarsa, iftira suçunu ve apaçık bir günahı yüklenmiş olur.
Kadri Çelik Meali Kim yanılır veya suç işler de sonra onu bir suçsuzun üzerine atarsa, büyük bir iftira ve apaçık bir günah yüklenmiş olur.
Mahmut Kısa Meali Her kim de bir hatâ yâhut günah işler de onu masum birinin üzerine atarsa, gerçekten pek ağır bir iftira ve apaçık bir vebal yüklenmiş olur! O hâlde ey Peygamber, böyle bir günaha alet olmamak için çok dikkatli olmalısın, zira:
Mehmet Türk Meali Kim de bir hata veya bir günâh işler, sonra onu suçsuz bir kimsenin üzerine atarsa, şüphesiz apaçık bir iftirada1 bulunmuş ve apaçık bir günâh yüklenmiş olur. *
Muhammed Esed Meali Ama kim bir hata yapar ve günah işler de sonra onu suçsuz bir kimsenin üstüne atarsa, iftira suçu ve [hatta daha da] iğrenç bir günah yüklenmiş olur.
Mustafa İslamoğlu Meali Kim de bir hata yapar ya da günah işler ardından da onu suçsuz bir kimsenin üzerine atarsa, işte o zaman korkunç bir iftiranın ve âşikâr bir günahın vebalini yüklenmiş olur.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve her kim bir kusur veya bir günah kazanır da sonra onu bir suçsuz kimse üzerine atarsa muhakkak ki, bir iftirayı ve apaçık bir günahı yüklenmiş olur.
Suat Yıldırım Meali Kim bir hata (küçük günah) veya büyük günah işler, sonra onu masum olan birinin üstüne atarsa, bir iftira ve pek kesin bir vebal yüklenmiş olur.
Süleyman Ateş Meali Kim bir hata, ya da günah işler de sonra onu bir suçsuzun üstüne atarsa, muhakkak ki büyük bir iftira ve açık bir günah yüklenmiş olur.
Süleymaniye Vakfı Meali Kim bir hata yapar veya günah işler de onu bir suçsuzun üzerine atarsa, bir iftira ve açık bir günah daha yüklenmiş olur.
Şaban Piriş Meali Kim de bir hata veya günah işler sonra da onu bir suçsuza atarsa, o, iftira ve büyük bir günahı yüklenmiş olur.
Ümit Şimşek Meali Küçük veya büyük bir günah işledikten sonra onu suçsuz birinin üzerine atan kimse ise, bir iftirayı ve apaçık bir günahı yüklenmiş olur.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Kim bir hata yahut günah işler de sonra onunla bir suçsuzu itham ederse hiç kuşkusuz, büyük bir iftira ve açık bir günah yüklenmiş olur.
M. Pickthall (English) And whoso committeth a delinquency or crime, then throweth (the blame) thereof upon the innocent, hath burdened himself with falsehood and a flagrant crime.
Yusuf Ali (English) But if any one earns a fault or a sin and throws it on to one that is innocent, He carries (on himself) (Both) a falsehood and a flagrant sin.

İslam Vakti Mobil Uygulamaları