Furkân Suresi 21. Ayet


Arapça

وَقَالَ الَّذِينَ لَا يَرْجُونَ لِقَاءنَا لَوْلَا أُنزِلَ عَلَيْنَا الْمَلَائِكَةُ أَوْ نَرَى رَبَّنَا لَقَدِ اسْتَكْبَرُوا فِي أَنفُسِهِمْ وَعَتَوْ عُتُوًّا كَبِيرًا


Türkçe Okunuşu

Ve kâlellezîne lâ yercûne likâenâ lev lâ unzile aleynel melâiketu ev nerâ rabbenâ, lekad istekberû fî enfusihim ve atev utuvven kebîrâ(kebîren).


Kelimeler

ve kâle ve dedi
ellezîne lâ yercûne dilemeyen kimseler
likâe-nâ bize ulaşmayı
lev lâ eğer olmasaydı
unzile indirildi
aleynâ bize
el melâiketu melekler
ev veya
nerâ biz görürüz
rabbe-nâ Rabbimiz
lekad andolsun ki
istekberû büyüklendiler, kibirlendiler
içinde, vardır
enfusi-him onların nefsleri
ve atev ve haddi aştılar, isyan ettiler
utuvven taşkınlık ederek, haddi aşarak
kebîren büyük, yaşlı

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Bize kavuşmayı ummayanlar (dirilmeye ve hesap vermeye inanmayanlar) dediler ki: “Bize meleklerin indirilmesi ya da Rabbimizi görmemiz gerekmez miydi?” Andolsun, onlar kendi nefislerinde büyüklüğe (boş gurur ve kibire) kapılmış ve büyük bir azgınlıkla başkaldırıp (şımarmış) kimselerdir.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Bize ulaşacaklarını ummayanlar, bize melekler inmeliydi, yahut da Rabbimizi görmeliydik dediler. Andolsun ki onlar, kendi kendilerine ululanmadalar ve büyük bir azgınlığa ve inada düşmedeler.
Abdullah Parlıyan Meali Fakat bizim huzurumuza çıkarılacaklarını hiç beklemeyen kimseler: “Bize melekler indirilmeliydi, yahut Rabbimizi görmeliydik değil mi?” dediler. Andolsun ki onlar, kendi kendilerine ululandılar ve büyük bir azgınlıkla haddi aştılar.
Ahmet Tekin Meali Bizim huzurumuzda hesaba çekileceklerini, mükâfatı ummayanlar, cezalandırılma endişesi duymayanlar: “Bize ya melek indirilmeliydi, ya da Rabbimizi görmeliydik.” dediler. Andolsun ki, akıllarınca kendilerini daha büyük gördüler ve azgınlıkta da, pek ileri gittiler.*
Ahmet Varol Meali Bize kavuşmayı ummayanlar dediler ki: "Bize meleklerin indirilmesi veya Rabbimizi görmemiz gerekmez miydi?" Andolsun onlar kendi kendilerine büyüklenmiş ve büyük bir azgınlıkla haddi aşmışlardır.
Ali Bulaç Meali Bize kavuşmayı ummayanlar, dediler ki: 'Bize meleklerin indirilmesi ya da Rabbimizi görmemiz gerekmez miydi?' Andolsun, onlar kendi nefislerinde büyüklüğe kapıldılar ve büyük bir azgınlıkla baş kaldırdılar.
Ali Fikri Yavuz Meali Bize kavuşmayı ummayanlar şöyle dediler: “- Üzerimize melekler indirilse ya (böylece verecekleri haber üzerine Muhammed'in (s.a.v.) hak peygamber olduğunu tasdik etsek), yahut Rabbimizi görsek (de O bize doğru haber verse).” Yemin olsun ki, onlar nefislerinde büyüklük ve inad tasladılar, büyük bir azgınlıkla hududu aştılar.
Bahaeddin Sağlam Meali Bizimle karşılaşacaklarını ummayanlar: “Bu peygamberin üzerine melekler indirilmeli veya Rabbimizi açıkça görmeli değil miydik?” derler. Andolsun! Onlar, gönüllerinde kibir ve gurur duydular ve büyük bir azgınlığa giriştiler.
Bayraktar Bayraklı Meali Bizimle karşılaşmayı ummayanlar/inanmayanlar, “Bize ya melekler indirilmeli, ya da Rabbimizi görmeliyiz” derler. Andolsun ki kendi kendilerini büyük gördüler, azgınlıkta çok ileri gittiler.
Cemal Külünkoğlu Meali Bize kavuşmayı (hesap günü huzurumuza gelmeyi) ummayanlar: “Bize ya melekler indirilmeliydi, ya da Rabbimizi görmeliydik” dediler. Andolsun ki, onlar kendilerini büyük görerek (büyüklük taslayarak) azgınlıkta son derece ileri gittiler. *
Diyanet İşleri Meali (Eski) Bizimle karşılaşmayı ummayanlar: "Bize ya melekler indirilmeli, ya da Rabbimiz'i görmeliyiz" derler. And olsun ki kendi kendilerine büyüklenmişler, azgınlıkta pek ileri gitmişlerdir.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Bize kavuşacaklarını ummayanlar, “Bize melekler indirilseydi, yahut Rabbimizi görseydik ya!” dediler. Andolsun, onlar kendi benliklerinde büyüklük tasladılar ve büyük bir taşkınlık gösterdiler.
Diyanet Vakfı Meali Bizimle karşılaşmayı (bir gün huzurumuza geleceklerini) ummayanlar: Bize ya melekler indirilmeliydi ya da Rabbimizi görmeliydik, dediler. Andolsun ki onlar kendileri hakkında kibire kapılmışlar ve azgınlıkta pek ileri gitmişlerdir.
Edip Yüksel Meali Bizimle karşılaşmayı ummayanlar, "Bize ya melekler inmeli, yahut Rabbimizi görmeliyiz!," dediler. Kendi kendilerine büyüklük taslamışlar ve azgınlıkta pek ileri gitmişlerdi.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Bununla beraber, bize kavuşmayı ummayanlar "Bize ya melekler indirilmeliydi, ya da Rabbimizi görmeliydik" dediler. Andolsun ki, doğrusu nefislerinde kendilerini büyük gördüler ve büyük azgınlık ettiler.
Elmalılı Meali (Orjinal) Bununla beraber likamızı ümid etmiyenler dediler ki: «o melâike bizim üzerimize indirilse ya, yâhud rabbımızı görsek â» celâlime kasem ederim ki doğrusu nefislerinde kendilerini büyüksündüler, büyük azgınlık ettiler
Hasan Basri Çantay Meali Bize kavuşmayı ümîd etmeyenler dedi (ler) ki: «Bizim üzerimize melekler indirmeli değil miydi, yahud Rabbimizi görmeli (değil mi) ydik»? Andolsun ki onlar nefislerinden kibir (ve azamet) saklamışlar, büyük bir azgınlıkla haddi aşmışlar (küstahlığa kalkışmışlar) dır.
Hayrat Neşriyat Meali Bize kavuşmayı ummayanlar ise dedi ki: “Bize melekler indirilmeli veya Rabbimizi görmeli değil miydik?”(1) And olsun ki (onlar), nefislerinde büyüklük tasladılar ve büyük bir azgınlıkla haddi aştılar.*
İlyas Yorulmaz Meali Bize kavuşmayı inkar edenler “Bizim üzerimize melekler indirilseydi veya Rabbimizi görseydik ya” dediler. Onlar, kendi kendilerine büyüklendiler ve hadlerini tamamıyla aştılar.
Kadri Çelik Meali Bize kavuşmayı ummayanlar dediler ki: “Bize ya melekler indirilmeliydi ya da Rabbimizi görmeliydik.” Şüphesiz onlar kendi nefislerinde büyüklüğe kapıldılar ve büyük bir azgınlıkla baş kaldırdılar.
Mahmut Kısa Meali Hal böyleyken, Hesap Gününde huzurumuza çıkarılacakları gerçeğini inkâr eden o kâfirler, imtihân hikmetini göz ardı ederek ve göklerde ve yerde Allah’ın varlığını, rab ve ilah olarak birliğini, sonsuz kudret ve merhametini gözler önüne seren sayısız varlıkları görmezlikten gelerek, “Eğer bizim ille de inanmamız isteniyorsa, bize neden uyarıcı melekler gönderilmiyor; yâhut neden Rabb’imizi gözlerimizle görmüyoruz?” diyorlar. Doğrusu onlar, sıradan bir kul olmayı içlerine sindiremeyerek içten içe kibirleniyor, her biri birer Peygamber makâmına yükselmedikçe iman etmeyeceklerini îmâ ederek büyük bir küstahlıkta bulunuyorlardı. Gerçi istedikleri olacak ve günün birinde elbette melekleri karşılarında bulacaklar, fakat:
Mehmet Türk Meali Bize kavuşacaklarını ummayanlar:1 “Bize ya melekler indirilmeliydi ya da Rabbimizi görmeliydik.”2 dediler. Yemin olsun ki onlar, kendilerini büyüksündüler ve azgınlıkta da son derece ileri gittiler.*
Muhammed Esed Meali Fakat Bizim huzurumuza çıkarılacaklarını hiç beklemeyen kimseler: 18 “Bize niçin melekler gönderilmedi?”, yahut “Neden Rabbimizi görmüyoruz?” diye sorup duruyorlar. Gerçek şu ki, onlar büyük bir küstahlıkla [Allah'ın mesajına karşı böylece] burunlarını dikerek kendilerini onulmaz bir büyüklük duygusuna kaptırmış bulunuyorlar!
Mustafa İslamoğlu Meali Ama Bizim (rahmetimizle) buluşma umudu taşımayan kimseler:[3105] “Bize melekler gönderilseydi veya Rabbimizi görseydik ya!” dediler. Doğrusu onlar kendi iç dünyalarında büyüklük tasladılar ve hadlerini aşarak pek bi kasıldılar.*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve Bize kavuşmayı ümit etmeyenler dedi ki: «Bizim üzerimize melekler indirilmeli değil mi idi? Veya Rabbimizi görmeli idik.» Andolsun ki, (onlar) nefislerinde bir büyüklük görmüşlerdir ve büyük bir azgınlık ile azgınlıkta bulunmuşlardır.
Suat Yıldırım Meali Âhirette huzurumuza gelip Bizimle karşılaşacaklarını düşünmeyenler: “Bize elçi olarak melekler gönderilmeli yahut Rabbimizi görmeli değil miydik? ” dediler. Gerçekten onlar kendilerini büyük görüp azgınlıkta haddi iyice aştılar. [6, 124; 17, 92]
Süleyman Ateş Meali Bizimle karşılaşmayı ummayanlar: "Bize melekler indirilmeliydi, yahut Rabbimizi görmeliydik değil mi?" dedi(ler). Andolsun ki onlar kendi içlerinde büyüklük tasladılar ve büyük bir azgınlıkla haddi aştılar.
Süleymaniye Vakfı Meali Bizimle karşılaşmayı temenni etmeyenler; “Bize (elçi olarak) melekler indirilse veya bizzat Sahibimizi görsek ya?” derler. Kendi kendilerini pek büyük görürler de büyük bir azgınlığa düşerler.
Şaban Piriş Meali Bizimle karşılaşmayı beklemeyenler:-Bize meleklerin indirilmesi veya Rabbimizi görmemiz gerekmez miydi? dediler. Kendi kendilerine büyüklenmişler ve büyük bir azgınlıkla haddi aşmışlardı.
Ümit Şimşek Meali Bize kavuşmayı ummayanlar, “Üzerimize melekler inseydi, yahut Rabbimizi görseydik ya!” dediler. Gerçekten onlar kendilerini pek büyük gördüler ve büyük bir küstahlıkla azdılar da azdılar.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Bize kavuşmayı ummayanlar dediler ki: "Üstümüze melekler inse, yahut Rabbimizi görsek olmaz mı?" Yemin olsun ki, kendi benliklerinde büyüklük kuruntusuna düştüler ve korkunç bir biçimde azdılar.
M. Pickthall (English) And those who look not for a meeting with Us say: Why are angels not sent down unto us and (why) do we not see our Lord? Assuredly they think too highly of themselves and are scornful with great pride.
Yusuf Ali (English) Such as fear not the meeting with Us(3077) (for Judgment) say: "Why are not the angels sent down to us, or (why) do we not see(3078) our Lord?" Indeed they have an arrogant conceit of themselves, and mighty is the insolence of their impiety!*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları