Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Gerçek şu ki, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) hiçbir zorlayıcı gücü yoktur (bunu unutmayın ve gaflete kapılmayın). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Şüphe yok ki inanan ve Rablerine dayanan kimselere karşı gücükuvveti yoktur, hükmü yürümez onun. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Gerçekte o şeytanın iman eden ve Rablerine güvenip dayananlar üzerinde, hiçbir yaptırıcı otoritesi yoktur, hükmü yürümez onun. |
Ahmet Tekin Meali |
Şüphesiz, iman edenler ve Rablerine dayanıp güvenenler, işlerini Rablerine havale edenler üzerinde onun hiçbir nüfûzu, yetkisi, gücü yoktur. |
Ahmet Varol Meali |
Onun iman eden ve Rablerine güvenenlerin üzerinde herhangi bir gücü yoktur. |
Ali Bulaç Meali |
Gerçek şu ki, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) hiç bir zorlayıcı-gücü yoktur. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Doğrusu şu ki, iman edip de Rablerine tevekkül edenler üzerine o Şeytan'ın bir hâkimiyyeti yoktur. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
İman edip Allah’a tevekkül edenlere karşı, onun hiçbir etkisi yoktur. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Gerçek şu ki: İman edip de yalnız Rabblerine güvenip dayananlar üzerinde şeytanın bir hakimiyeti yoktur. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Çünkü (şeytanın) inanan ve yalnız Rablerine güvenen kimseler üzerinde hiç bir etkisi/hâkimiyeti yoktur. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Doğrusu şeytanın, inananlar ve yalnız Rablerine güvenenler üzerinde bir nüfuzu yoktur. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Gerçek şu ki; şeytanın, inanan ve yalnız Rablerine tevekkül eden kimseler üzerinde bir hâkimiyeti yoktur. |
Diyanet Vakfı Meali |
Gerçek şu ki: İman edip de yalnız Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) bir hakimiyeti yoktur. |
Edip Yüksel Meali |
İnanıp Rab'lerine güvenenlere onun bir gücü yoktur. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Şüphesiz ki iman edip de Rablerine tevekkül edenler üzerinde o şeytanın hiçbir nüfuzu yoktur. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Hakikat bu ki iyman edip de Rablarına tevekkül edenler üzerine onun sultası yoktur |
Hasan Basri Çantay Meali |
Hakıykat şudur ki îman edenler ve Rablerine güvenib dayananlar üzerinde onun hiç bir haakimiyyeti yokdur. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Şu şübhesiz ki îmân edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun(şeytanın) bir hâkimiyeti yoktur! |
İlyas Yorulmaz Meali |
Şeytanın, inananlar ve Allah'a güvenip dayananlar üzerinde hiçbir etkisi yoktur. |
Kadri Çelik Meali |
Şüphesiz iman edenler ve rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) hiç bir zorlayıcı gücü yoktur. |
Mahmut Kısa Meali |
Gerçek şu ki, şeytanın, iman edip Rablerine güvenen kimseler üzerinde herhangi bir zorlayıcı gücü. otoritesi yoktur. |
Mehmet Türk Meali |
Kesinlikle o (şeytan)ın, (Allah’ın istediği gibi) îman edenler ve Rablerine hakkıyla tevekkül edenler üzerinde, hiç bir hâkimiyeti yoktur.1* |
Muhammed Esed Meali |
Gerçekte, onun, imana erişenlerin ve Rablerine güven bağlamış olanların üzerinde bir nüfûzu/etkisi yoktur: |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Fakat şunu da unutma ki, (şeytanın) imanda sebat gösterenlerin ve Rablerine güvenip dayananların üzerinde yaptırım gücü yoktur;[2188]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Muhakkak ki, imân etmiş olanların ve Rablerine tevekkülde bulunanların üzerine O- nun için bir hakimiyet yoktur. |
Suat Yıldırım Meali |
Aslında iman edip Rab'lerine güvenen ve dayananlar üzerinde onun bir nüfuzu yoktur. |
Süleyman Ateş Meali |
Çünkü inananlara ve Rablerine dayananlara o(şeyta)nın bir gücü yoktur. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Şeytanın, inanıp güvenen ve Rablerine dayananlar üzerinde bir üstünlüğü (gücü,yetkisi)[*] olmaz.* |
Şaban Piriş Meali |
Şüphesiz ki, onun iman edenler ve Rabbine güvenenler üzerinde hiçbir gücü yoktur. |
Ümit Şimşek Meali |
İman eden ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun hiçbir gücü yoktur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Şu bir gerçek ki şeytanın elinde, iman edip yalnız Rablerine dayananlar aleyhine hiçbir sulta/hiçbir kanıt yoktur. |
M. Pickthall (English) |
Lo! he hath no power over those who believe and put trust in their Lord. |
Yusuf Ali (English) |
No authority has he over those who believe and put their trust in their Lord. |