Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Kendisine (dini konuları öğrenmek üzere) o âmâ (gözleri görmeyen kişi) geldi (ve kendisini meşgul etti) diye (böyle tepki gösterdi). |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Yanına kör geldi diye. |
Abdullah Parlıyan Meali |
kör olan kimse geldi diye. |
Ahmet Tekin Meali |
Demek kendisine âmâ geldi diye böyle yaptı. |
Ahmet Varol Meali |
Kendisine o kör kişi geldi diye. |
Ali Bulaç Meali |
Kendisine o kör geldi diye. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Kendisine o a'mâ geldi diye... |
Bahaeddin Sağlam Meali |
1, 2. Ona o kör geldi diye, surat astı ve yüz çevirdi. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
1,2,3,4,5,6,7,8,9,10. Kendisine âmâ geldi diye yüzünü ekşitti ve döndü. Sen nereden bileceksin, belki o arınacaktı? Yahut, öğüt dinleyecek de öğüt kendisine yarayacaktı. Kendisini yeterli görüp tenezzül etmeyene gelince; sen ona yöneliyorsun. Onun arınmamasından sen sorumlu değilsin. Fakat koşarak sana gelen, saygı duyarak gelmişken, sen onunla ilgilenmiyorsun. [719][720]* |
Cemal Külünkoğlu Meali |
1,2. (Peygamber) kendisine kör adam geldi diye yüzünü ekşitti ve çevirdi. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
1,2. Yanına kör bir kimse geldi diye (Peygamber) yüzünü asıp çevirdi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
1,2. Kendisine o âmâ geldi diye Peygamber yüzünü ekşitti ve öteye döndü.[571]* |
Diyanet Vakfı Meali |
1, 2, 3, 4. (Peygamber), âmânın kendisine gelmesinden ötürü yüzünü ekşitti ve çevirdi. (Resûlüm! onun halini) sana kim bildirdi! Belki o temizlenecek, yahut öğüt alacak da o öğüt ona fayda verecek. |
Edip Yüksel Meali |
O kör adam geldi diye. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Kendisine âmâ geldi, diye. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Çünkü ona a'mâ geldi |
Hasan Basri Çantay Meali |
kendisine o a'maa geldi diye. |
Hayrat Neşriyat Meali |
1,2. Kendisine a'mâ bir kimse geldi diye (peygamber) yüzünü ekşitti ve döndü.(1)* |
İlyas Yorulmaz Meali |
Kör olan birisi geldi diye. |
Kadri Çelik Meali |
Yanına o kör geldi diye. |
Mahmut Kısa Meali |
Cahiliye döneminin değer yargılarına göre hem bireysel hem de ekonomik ve sosyal açıdan zayıf kabul edilen, aynı zamanda gözleri görmeyen bir mümin, Peygamberin yanına gelerek, onun çok önemli gördüğü bu konuşmasını yarıda kesti ve kendi ölçülerine göre “ayak takımı” olarak bildikleri kimseleri meclislerinde görmek istemeyen müşrikleri tedirgin edip, onların dâvete kulak vermelerini engelledi diye. |
Mehmet Türk Meali |
1,2. (Peygamber) kör adamın kendisine gelmesinden1 hoşlanmadı2 ve yüzünü çevirdi.* |
Muhammed Esed Meali |
çünkü kör bir adam o'na yaklaşmıştı! 1 |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Elçi’ye âmâ geldi diye…[5565]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Kendisine âmânın gelmesinden dolayı. |
Suat Yıldırım Meali |
1, 2. Yanına görmeyen (âma) biri geldi diye yüzünü ekşitti ve sırtını döndü. * |
Süleyman Ateş Meali |
Kör geldi diye. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
O kör [1], sana geldi diye [2].* |
Şaban Piriş Meali |
Ona gözleri görmeyen kimse geldi diye. |
Ümit Şimşek Meali |
Yanına âmâ geldi diye. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Yanına kör adam geldi diye. |
M. Pickthall (English) |
Because the blind man came unto him. |
Yusuf Ali (English) |
Because there came to him the blind man (interrupting). |