En'âm Suresi 103. Ayet


Arapça

لاَّ تُدْرِكُهُ الأَبْصَارُ وَهُوَ يُدْرِكُ الأَبْصَارَ وَهُوَ اللَّطِيفُ الْخَبِيرُ


Türkçe Okunuşu

Lâ tudrikuhul ebsâru ve huve yudrikul ebsâr(ebsâra) ve huvel lâtîful habîr(habîru).


Kelimeler

lâ tudriku-hu onu idrak edemez
el ebsâru görme hassaları (gözler)
ve huve ve o
yudriku idrak eder
el ebsâra görme hassaları (gözler)
ve huve ve o
el lâtîfu lâtif, güzel, hoş, lütfeden
el habîru haberdar olan

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali Gözler O'nu(n Zatını görüp kavrayıp) idrak edemez; O ise bütün gözleri (ve gönülleri kapsayıp kuşatıp) idrak eder. O, (her şeyin içyüzünü ve inceliklerini ayrıntılarıyla bilen) Lâtif’tir, Habîr’dir.
Abdulbaki Gölpınarlı Meali Gözler onu göremez, o, gözleri görür, odur lütfü bol ve her şeyden haberdar.
Abdullah Parlıyan Meali Hiçbir beşerî görüş ve tasavvur O'nu anlayamaz, halbuki O her türlü beşerî görüş ve tasavvuru çepeçevre kuşatır. Zira yalnız O'dur, hikmetine tam nüfûz edilemeyen ve herşeyden haberdar olan.
Ahmet Tekin Meali “Allah, gözleri ve akılları denetim ve idraki içine alırken, gözler Allah'ı dünyada göremez, akıllar dünyada ve âhirette Allah'ı kavrayamaz. O hikmetine nüfuz edilmeyen yüce varlıktır ve gizli-açık her şeyden haberdardır.”*
Ahmet Varol Meali Gözler onu idrak edemez. O ise gözleri idrak eder. O latiftir, her şeyden haberdardır.
Ali Bulaç Meali Gözler O'nu idrak edemez; O ise bütün gözleri idrak eder. O, latif olandır, haberdar olandır.
Ali Fikri Yavuz Meali Hiç bir göz onu dünyada ihata ve idrak edemez. Fakat O, (ilmiyle) bütün gözleri (varlıkları) ihata eder. O, bütün incelikleri bilir, her şeyden haberdardır.
Bahaeddin Sağlam Meali Gözler onu görmez. Fakat O, gözleri görür. O latif (maddi olmayan) ve her şeyden haberdardır.
Bayraktar Bayraklı Meali Gözler O'nu göremez; halbuki O, gözleri görür. O, eşyayı pek iyi bilen, her şeyden haberdar olandır.
Cemal Külünkoğlu Meali Gözler O'nu algılayamaz ama O, gözleri algılar. O'nun ilmi her şeyin bütün inceliklerine nüfuz eder. O her şeyden haberdardır.
Diyanet İşleri Meali (Eski) Gözler O'nu görmez, O bütün gözleri görür. O Latif'tir, haberdardır.
Diyanet İşleri Meali (Yeni) Gözler O’nu idrak edemez ama O, gözleri idrak eder.”[187] O, en gizli şeyleri bilendir, (her şeyden) hakkıyla haberdar olandır.*
Diyanet Vakfı Meali Gözler O'nu göremez; halbuki O, gözleri görür. O, eşyayı pek iyi bilen, her şeyden haberdar olandır.  *
Edip Yüksel Meali Gözler O'na erişemez O, gözlere erişir. O Şefkatlidir, Haberdardır
Elmalılı Hamdi Yazır Meali Gözler onu göremez, O ise bütün gözleri görür; O, lütuf sahibidir, her şeyden haberlidir.
Elmalılı Meali (Orjinal) onu gözler idrâk etmez, gözleri o idrâk eder, öyle lâtif öyle habîr o
Hasan Basri Çantay Meali Ona gözler erişemez. O (nun ilmi) ise bütün gözleri ihaata eder. O, (kulları hakkında) gerçek rıfk-u lutf saahibidir. (Her şeyden de) haberdârdır.
Hayrat Neşriyat Meali Gözler O'nu idrâk edemez; fakat O, gözleri idrâk eder. Çünki O, Latîf (bütün incelikleri bilen ve nüfûz eden)dir, Habîr (herşeyden haberdâr olan)dır.
İlyas Yorulmaz Meali Gözler O nu algılayamaz ama, O, bütün gözlere (yarattığı her şeye) ulaşır. O latif ve her şeyden haberi olandır.
Kadri Çelik Meali Gözler O'nu görmez, O bütün gözleri görür. Her şeyi bütün inceliği ile bilen ve haberdar olan O'dur.
Mahmut Kısa Meali O Allah ki, hiçbir akıl O’nu tüm hakîkatiyle kavrayamaz, hiçbir tasavvur O’nu kuşatamaz, hiçbir göz O’nu idrâk edemez fakat O, bütün idrâkleri, bütün akılları ve bütün gözleri çepeçevre kuşatır. Zira O latiftir, her şeye derinlemesine nüfuz eder ve her şeyden haberdardır. Ey Peygamber! Şu evrensel mesajı tüm insanlığa duyurarak de ki:
Mehmet Türk Meali Gözler Onu kavrayamaz. O, ise bütün gözleri kavrar.1 O her şeyi inceden inceye bilen, her şeyden haberdar olandır.2*
Muhammed Esed Meali Hiçbir beşerî görüş ve tasavvur O'nu kuşatamaz, halbuki O her türlü beşerî görüş ve tasavvuru çevreleyip kuşatır: zira yalnız O'dur (hikmetine) tam nüfûz edilemez olan, her şeyden haberdar bulunan. 89
Mustafa İslamoğlu Meali Hiçbir beşerî görüş ve tasavvur O’nu kuşatamaz, fakat O her türlü beşerî görüş ve tasavvuru çepeçevre kuşatır:[1095] Yalnızca O’dur her şeye nüfuz eden, her şeyden haberdar olan.[1096]*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali Gözler O'nu görüp) idrak edemez. O ise bütün gözleri idrak eder. Ve O latîftir, habîrdir.
Suat Yıldırım Meali Gözler O'na erişemez. O'nun ilmi ise bütün gözleri ihata eder. (Gözlerin görmediği her şeye nüfuz eden, her şeyden haberdar olan) latîf ve habîr O'dur. [67, 14; 31, 16] {KM, Çıkış 33, 20; Yuhanna 1, 18}*
Süleyman Ateş Meali Gözler O'nu görmez, O gözleri görür; O latif (gözle görülmez veya lutuf sahibi), herşeyi haber alandır.
Süleymaniye Vakfı Meali Gözler O'nu kuşatamaz ama O, gözleri kuşatır. O nazik davranır, her şeyin iç yüzünü bilir.
Şaban Piriş Meali Gözler O'nu idrak edemez. O, gözleri idrak eder. O, lütfedendir, haberdar olandır.
Ümit Şimşek Meali Gözler Onu göremez; fakat O gözleri görür.(19) Onun ilmi herşeyin bütün inceliklerine nüfuz eder; O herşeyden haberdardır.*
Yaşar Nuri Öztürk Meali Gözler onu fark edip kavrayamaz. Oysaki O, gözleri görür/bilir. O Latîf'tir, lütfu çok olduğu halde kendisi görülemez; Habîr'dir, her şeyden haberdardır.
M. Pickthall (English) Vision comprehendeth Him not, but He comprehendeth (all) vision. He is the Subtile, the Aware.
Yusuf Ali (English) No vision can grasp Him, but His grasp is over all vision: He is above all comprehension,(931) yet is acquainted with all things.*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları