Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Gerçek şu ki; size Rabbinizden (O’nun kâinattaki zuhuratını ve Kur’an’ın hakikatini anlayıp kavrayacak) basiretler (yaratılış gerçeğini gösteren belgeler) gelmiştir. Kim (hikmet ve ibretle bakıp) basiretle görürse, kendi lehine, kim de (tabiat kanunlarındaki ve Kur’ani kurallardaki gerçeklere karşı) kör davranıp (görmek istemezse) bu da kendi aleyhinedir. Ben sizin üzerinizde gözetleyici değilim. |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Şüphe yok ki Rabbinizden görgüler ihsan edildi size. Kim can gözünü açıp görürse faydası kendisine, kör olanın ziyanı da gene kendine ve ben, sizin üstünüze dikilmiş bir bekçi değilim. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Şimdi Rabbinizden size, bu ilâhî kitap vasıtasıyla anlama ve kavrama kabiliyetleri verilmiştir. O halde kim görmek isterse, kendi lehine, kim de körlüğü tercih ederse, kendi aleyhine davranmış olur. Kalbi katılaşmış olanlara de ki: “Ben sizin üzerinize bekçi değilim.” |
Ahmet Tekin Meali |
“Size Rabbinizden önünüzü aydınlatan, ufkunuzu açan, güven sağlayan, basiretinizle anlayabileceğiniz Kur'ân âyetleri gelmiştir. Kim basiretli davranarak hakkı görürse, faydası kendisine, kim de kör kesilmeye devam ederse zararı kendisinedir. Benim sizin üzerinizde, koruma, denetim, zabıta görevim yok.”* |
Ahmet Varol Meali |
"Size Rabbinizden açık deliller gelmiştir. Kim görürse yararı kendine, kim de kör olursa, kendi aleyhinedir. Ben sizin üzerinize bekçi değilim." [11]* |
Ali Bulaç Meali |
Gerçek şu ki size Rabbinizden basiretler gelmiştir. Kim basiretle-görürse kendi lehine, kim de kör olursa (görmek istemezse) kendi aleyhinedir. Ben sizin üzerinizde gözetleyici değilim. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Size Rabbinizden, hakkı ve batılı ayırd etmek için açık hüccetler geldi. Artık kim, hakkı görür de ona iman ederse, kendi lehinedir. Kim de hakkı görmeyip batılı seçerse, kendi aleyhinedir. (günahını yüklenir). Ben üzerinize bir gözetleyici değilim (vazifem tebliğden ibarettir.). |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Artık, kalp ile idrak edilecek açık deliller Rabbinizden size gelmiştir. Kim idrak etse, o kendisi için idrak etmiştir. Kim de kör kalırsa, o da onun aleyhinedir. Ve ben sizin koruyucunuz değilim. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Doğrusu size Rabbiniz tarafından basiretler/idrâk kabiliyeti verilmiştir. Artık kim hakkı görürse faydası kendine, kim de kör olursa zararı kendinedir. Ben üzerinize bekçi değilim. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Doğrusu Rabbinizden size (bu ilahi kelam yoluyla) anlama ve kavrama (kabiliyeti) verilmiştir. O halde, kim (gerçeği) görmek isterse kendi lehine ve kim de körlüğü tercih ederse kendi aleyhine davranmış olur. Ve (kalbi katılaşmış olanlara de ki): “Ben de sizin üzerinize bir bekçi değilim (sadece bir tebliğciyim).” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Doğrusu size Rabbiniz'den açık belgeler gelmiştir; kim görürse kendi lehine ve kim körlük ederse kendi aleyhinedir. Ben sizin bekçiniz değilim. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Rabbinizden size gerçekleri gösteren deliller[188] geldi. Artık kim gözünü açar hakkı idrak ederse kendi yararına, kim de (hakkın karşısında) körlük ederse kendi zararınadır. Ben başınızda bekçi değilim.* |
Diyanet Vakfı Meali |
(Doğrusu) size Rabbiniz tarafından basiretler (idrak kabiliyeti) verilmiştir. Artık kim hakkı görürse faydası kendisine, kim de kör olursa zararı kendinedir. Ben üzerinize bekçi değilim. * |
Edip Yüksel Meali |
Rabbinizden size aydınlatıcı bilgiler gelmiş bulunuyor. Kim görürse kendi yararına, kim körlük ederse kendi zararınadır. Ben üzerinize bekçi değilim. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Muhakkak size Rabbinizden basiretler (kalb gözleri) geldi. Artık kim hakkı görürse faydası kendisine, kim de körlük ederse zararı kendisinedir. Ben sizin bekçiniz değilim! |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Hakıkat Rabbınızdan size bir çok basıretler geldi artık kim gözünü açar görürse kendi lehine, kim de körlük ederse kendi aleyhinedir ve o halde ben size karşı muhafız değilim |
Hasan Basri Çantay Meali |
Size Rabbinizden muhakkak basıyretler gelmişdir. Artık kim (onlarla hakkı) görür (ve îman eder) se kendi lehine, kim (ondan) kör kalırsa o da kendi aleyhinedir. Ben sizin üzerinizde bir bekci değilim. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Muhakkak ki size Rabbinizden basîretler (kalb gözünüzün nûru olan deliller)gelmiştir. Artık kim (hakkı) görürse, kendi lehinedir. Kim de körlük ederse, kendi aleyhinedir.(2) Ve ben, sizin üzerinize (yaptıklarınızı gözetici bir) muhâfız değilim!* |
İlyas Yorulmaz Meali |
Size Rabbinizden, çevrenizdeki her şeyi doğru anlamak için bir ölçü (Kur'an) gelmiştir. Kim bu ölçülerle hayata bakarsa, kendisi için yararlı olur. Kimde bu doğru ölçüleri görmemezlikten gelirse, kendi aleyhinedir. Ben sizi koruyucu değilim. |
Kadri Çelik Meali |
Doğrusu size Rabbinizden apaçık belgeler gelmiştir; kim görürse kendi lehine ve kim körlük ederse kendi aleyhinedir. Ben sizin koruyucunuz değilim. |
Mahmut Kısa Meali |
“Dinleyin, ey insanlar! İşte size Rabb’inizden, hakîkati tüm berraklığıyla gösteren apaçık deliller gelmiş bulunuyor. Şu hâlde, her kim ilâhî vahye kulak verip gerçeği görürse, bu onun kendi yararınadır, kim de bunca ayet ve delilleri görmezlikten gelerek hakîkate karşı kör kalırsa, bu da yine kendi zararınadır. Sizi zorla inandırmak, benim görevim değildir, zira ben, sizin başınızda bekçi değilim.” |
Mehmet Türk Meali |
(Ey Muhammed! Onlara): “Doğrusu Rabbiniz tarafından size, bir de idrak kabiliyeti1 verilmiştir. Artık kim, bununla hakkı görürse faydası kendisine, kim de görmezse zararı kendisinedir. Artık ben sizin üzerinizde bir gözetleyici değilim.” (de.)* |
Muhammed Esed Meali |
Şimdi Rabbinizden size [bu ilahî kelâm yoluyla] anlama ve kavrama araçları verilmiştir. O halde, kim görmek isterse kendi lehine, ve kim de körlüğü tercih ederse kendi aleyhine davranmış olur. Ve [kalbi katılaşmış olanlara de ki]: “Ben sizin bekçiniz değilim!” |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Doğrusu, Rabbinizden size basiret kaynağı (olan bir vahiy) gelmiştir.[1097] Artık kim (vahyin gösterdiği hakikati) görmek isterse kendi lehine, kim de körlüğü tercih ederse kendi aleyhinedir. Nitekim (siz kendinizi korumazsanız), asla Ben sizin koruyucunuz olmam.[1098]* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
«Muhakkak size Rabbiniz tarafından basiretler gelmiştir. Artık kim görürse kendi lehinedir, kim de görmezse kendi aleyhinedir. Ve ben sizin üzerinize bir muhafız değilim.» |
Suat Yıldırım Meali |
Rabbinizden size muhakkak ki deliller gelmiştir. Artık kim gözünü açar görürse kendi lehine, kim de hakkı görmeyip batılı seçerse kendi aleyhinedir. (Sen de ki: ) “Ben sizin üzerinizde bekçi değilim. ” [22, 46] |
Süleyman Ateş Meali |
Doğrusu size Rabbinizden basiretler geldi. Artık kim (gerçeği) görürse yararı kendisine, kim de (gerçeğe karşı) kör olursa zararı kendisinedir. Ben sizin üzerinize bekçi değilim.* |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Rabbinizden size göstergeler (basiretler) geldi. Kim görürse kendi için görür, kim de körlük ederse kendi aleyhine olur. Ben sizi koruyacak değilim. |
Şaban Piriş Meali |
Size Rabbinizden apaçık deliller gelmiştir. Her kim bunları görürse kendisi içindir. Kim de körlük ederse aleyhinedir. Yoksa ben, sizin üzerinizde bir bekçi değilim. |
Ümit Şimşek Meali |
Size Rabbinizden gerçeği gösteren deliller gelmiştir. Artık görenin yararı kendisine, körlük edenin zararı da kendisinedir. Ben sizin üzerinizde bir bekçi değilim. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Gerçek şu ki, size Rabbinizden gönül gözleri gelmiştir. Kim görürse kendisi yararına, kim körlük ederse kendisi zararına... Ben sizin üzerinize bekçi değilim. |
M. Pickthall (English) |
Proofs have come unto you from your Lord, so whoso seeth, it is for his own good, and whoso is blind is blind to his own hurt. And I am not a keeper over you. |
Yusuf Ali (English) |
"Now have come to you, from your Lord, proofs (to open your eyes): if any will see, it will be for (the good of) his own soul; if any will be blind, it will be to his own (harm): I am not (here) to watch over your doings."(932)* |