Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
De ki: "O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından (gökten ve yerden) azap yollamaya, veya (savaş ve anarşi yoluyla) sizi parça parça birbirinize kırdırıp, kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya güç yetirendir." Bak, iyice kavrayıp-anlamaları için ayetleri nasıl da çeşitli biçimlerde açıklamaktayız… |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
De ki: Üstünüzden, ayaklarınızın altından size azap göndermeye, yahut sizi bölükbölük edip bir kısmınızın azabını bir kısmınıza tattırmaya gücü yeter onun; anlasınlar diye bak, delilleri nasıl çeşitçeşit açıklamadayız. |
Abdullah Parlıyan Meali |
De ki: “Yalnız O'dur, sizi tepenizden ve ayaklarınızın altından azapla kuşatma kudretine sahip olan; ve elbette sizi gurup gurup birbirinize düşürüp, birbirinizi kırdırıp geçirmeye de güç yetirendir. Bak iyice anlasınlar diye, mesajları nasıl her yönüyle açıklıyoruz. |
Ahmet Tekin Meali |
“Allah'ın size, üstünüzdeki zâlim idarecilerden, gökten veya ayak takımınızdan, yerden sizi cezalandıracak birilerini göndermeye, ya da sizi birbirinize savaş ilân edecek kadar bölünmüş, baskıcı, zorba, kapalı toplumlar ve taraftarlar haline getirerek birbirinize düşürüp karşılıklı şiddetin iç savaşın acılarını tattırmaya gücü yeter" de. İbret nazarıyla düşünerek bak, incele. Tahlil ederek iyice anlasınlar diye âyetlerimizi, kudretimizi gösteren delilleri nasıl çok yönlü açıklıyoruz.* |
Ahmet Varol Meali |
De ki: "O size üstünüzden, yahut ayaklarınızın altından bir azap göndermeye veya sizi çeşitli gruplara ayırıp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya güç yetirir." Bak, olur ki anlarlar diye ayetlerimizi nasıl etraflıca açıklıyoruz! |
Ali Bulaç Meali |
De ki: 'O, size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azab göndermeye veya sizi parça parça birbirinize kırdırıp kiminizin şiddetini kiminize taddırmaya güç yetirendir.' Bak, iyice kavrayıp-anlamaları için ayetleri nasıl çeşitli biçimlerde açıklıyoruz? |
Ali Fikri Yavuz Meali |
De ki: “- Allah, size üstünüzden veya ayaklarınızın altından bir azab göndermeğe, yahut sizi birbirinize katıştırıp bazınıza diğerlerinin acısını taddırmaya da kadirdir.” Bak, onlar anlasınlar diye, âyetleri nasıl açıklıyoruz?... |
Bahaeddin Sağlam Meali |
De ki: “O, Allah’ın, üstünüzden ve ayaklarınızın altından bir azap göndermeye veya sizi gruplar halinde koyup birinizin şiddetini öbürüne tattırmaya gücü yeter.” İşte bak, ayetlerimizi böyle açıklıyoruz ki anlayabilsinler. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
De ki: “Allah'ın size üstünüzden/gökten veya ayaklarınızın altından/yerden bir azap göndermeye ya da birbirinize düşürüp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya gücü yeter.” Bak, anlasınlar diye âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz! |
Cemal Külünkoğlu Meali |
De ki: “Yalnız O'dur size üstünüzden (gökten) veya ayaklarınızın altından (yerden) bir azap göndermeğe, ya da sizi gruplar halinde birbirinize düşürmeğe ve kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya gücü yeten.” Bak, iyice anlasınlar diye, mesajları nasıl her yönüyle açıklıyoruz!* |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
De ki: "Üstünüzden ve altınızdan size azab göndermeğe, sizi fırka fırka yapıp kiminize kiminizin hıncını tattırmağa Kadir olan O'dur." Anlasınlar diye ayetleri nasıl yerli yerince açıkladığımıza bak. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
De ki: “O, size üstünüzden (gökten) veya ayaklarınızın altından (yerden) bir azap göndermeğe, ya da sizi grup grup birbirinize düşürmeğe ve kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya gücü yetendir.” Bak, anlasınlar diye, âyetleri değişik biçimlerde nasıl açıklıyoruz. |
Diyanet Vakfı Meali |
De ki: «Allah'ın size üstünüzden (gökten) veya ayaklarınızın altından (yerden) bir azap göndermeğe ya da birbirinize düşürüp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya gücü yeter.» Bak, anlasınlar diye âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz! * |
Edip Yüksel Meali |
De ki: "Üstünüzden veya ayaklarınızın altından size bir azap göndermeğe, yahut sizleri mezheplere bölüp birbirinizin kötülüğünü tattırmağa O'nun gücü yeter." Bak, anlasınlar diye ayetlerimizi nasıl da açıklıyoruz. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
De ki: "O'nun üstünüzden ve ayaklarınızın altından azab göndermeye, yahut sizi fırkalara ayırıp kiminizin kiminize hıncını tattırmaya gücü yeter". Bak, âyetlerimizi nasıl inceden inceye açıklıyoruz ki, onlar iyice anlasınlar. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
De ki o size üstünüzden veya altınızdan bir azâb salıvermeğe, yahud birbirinize katıb ba'zınızın ba'zınızdan hıncını tattırmaya da kadirdir, bak âyetleri nasıl tasrîf ediyoruz, gerek ki fıkhiyle anlasınlar |
Hasan Basri Çantay Meali |
De ki: «O, size üstünüzden, yahud ayaklarınızın altından bir azâb göndermiye veya sizi birbirinize katıb kiminizden kiminin hıncını tatdırmıya kaadirdir». Bak, âyetleri, onlar iyice anlasınlar diye, nasıl türlü türlü açıklıyoruz! |
Hayrat Neşriyat Meali |
De ki: “O, size üstünüzden veya ayaklarınızın altından azab göndermeye yâhut sizi fırkalar hâlinde (birbirinize) karıştırıp bazınıza bazınızın kinini tattırmaya kadirdir.” Bak, âyetleri nasıl açıklıyoruz. Tâ ki anlasınlar!(2)* |
İlyas Yorulmaz Meali |
Deki “Allah dilediğinde, üzerinizden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeye veya bir kısmınızın, diğer bir kısmınıza azabı tattırmaları için, sizi değiştirip, onları sizin yerinize getirmeye gücü yetendir.” Dikkat et! Allah, ayetlerini anlasınlar diye, nasıl yerli yerince kullanıyor. |
Kadri Çelik Meali |
De ki: “Üstünüzden ve altınızdan size azap göndermeye ve de size fırkalara bölünmeyi elbise gibi giydirerek kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya kadir olan O'dur.” Bak, anlasınlar diye ayetlerimizi nasıl açıklıyoruz! |
Mahmut Kısa Meali |
Ey Müslüman! Bu gâfilleri, başlarına gelecek felâketlere karşı uyararak de ki: “Allah, üzerinizden veya ayaklarınızın altından size bir azap göndermeye, yâhutahlâkî değerlerin çökmesi sonucunda, toplumsal birlik ve beraberliğinizi paramparça ederek sizi birbirine düşman cephelere ayırmaya ve böylece, bir kısmınızın hıncını diğerlerine tattırmaya elbette kâdirdir!
Bakın; insanların hakîkati tüm berraklığıyla kavramaları için, ayetlerimizi nasıl farklı açılardan ve zengin örneklerle tekrar tekrar açıklıyoruz!Böylece onları uyarıyoruz ki, yarın Hesap Gününde hiçbir mâzeretleri kalmasın. Fakat bütün bu uyarılara rağmen; |
Mehmet Türk Meali |
(Bir de onlara): “O (Allah’ın) size üstünüzden veya ayaklarınızın altından1 azap göndermeye yahut sizi, gruplara ayırarak kiminizin acısını kiminize tattırmaya da gücü yeter.” de. Bak! Biz, âyetlerimizi onlar iyice anlasınlar diye nasıl da açıklıyoruz?* |
Muhammed Esed Meali |
De ki: “Yalnız O'dur sizi tepenizden ve ayaklarınızın altından 55 azapla kuşatma kudretinde olan; sizi birbirine muhalif topluluklar haline getirip birbirinizin üzerine salan”. 56 Bak, iyice anlasınlar diye, mesajları nasıl her yönüyle açıklıyoruz! |
Mustafa İslamoğlu Meali |
De ki: “Size üstünüzden ya da ayaklarınızın altından azap gönderme ya da sizi birbirinize düşürüp paramparça bir toplum hâline getirme gücü yalnızca O’nundur.”[1064] Bak, iyice kavrasınlar diye mesajlarımızı nasıl çok boyutlu dile getiriyoruz?* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
De ki: «O, sizin üzerinize üstünüzden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeğe ve sizi fırkalar halinde karıştırmaya ve bazınıza bazınızın hıncını tattırmaya kâdirdir.» Bak âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz! Gerek ki, onlar anlayabilsinler. |
Suat Yıldırım Meali |
De ki: “O size tepenizden, yahut ayaklarınızın altından azap göndermeye, yahut sizi gruplar halinde birbirinize katıp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya kadirdir. ”Bak, âyetleri nasıl tekrarlıyor, türlü türlü ifade ediyoruz ki onları anlasınlar. [17, 68-69; 67, 16-17]* |
Süleyman Ateş Meali |
De ki: "O, sizin üzerinize üstünüzden, yahut ayaklarınızın altından bir azab göndermeğe, ya da sizi parti parti birbirinize düşürüp kiminize kiminizin hıncını taddırmağa kadirdir." Bak, anlasınlar diye ayetleri nasıl açıklıyoruz?! |
Süleymaniye Vakfı Meali |
De ki “Üstünüzde veya altınızda olanlardan dolayı başınızı sıkıntılara sokmanın veya sizi bölükler halinde birbirinize düşürüp birinizin baskısını diğerinize tattırmanın ölçüsünü koyan O’dur.” Baksana âyetlerimizi evire çevire nasıl açıklıyoruz. Belki anlarlar. |
Şaban Piriş Meali |
De ki:-Üzerinizden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeye ya da sizi gruplara ayırarak birbirinizle denemeye kadîr olan O'dur. Belki anlayış gösterirler diye ayetleri nasıl açıkladığımıza bir bak! |
Ümit Şimşek Meali |
De ki: O size üstünüzden veya ayaklarınızın altından azap göndermeye yahut sizi topluluklar halinde birbirinize düşürüp birinizin zorbalığını diğerine tattırmaya da kadirdir. İşte bak, iyice anlasınlar diye âyetleri nasıl çeşitli şekillerde açıklıyoruz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
De ki: "O size, üstünüzden yahut ayaklarınızın altından bir azap göndermeye yahut sizi fırka fırka birbirinize düşürerek/fırkalara bölüp içinden çıkılmaz durumlara düşürerek/fırkaları elbise gibi size giydirerek kiminizin şiddetini kiminize tattırmaya Kaadir'dir." Bak nasıl sıralıyoruz ayetleri, iyice kavrayabilsinler diye. |
M. Pickthall (English) |
Say: He is able to send punishment upon you from above you or from beneath your feet, or to bewilder you with dissension and make you taste the tyranny one of another. See how We display the revelations so that they may understand |
Yusuf Ali (English) |
Say: "He hath power to send calamities(888) on you, from above and below, or to cover you with confusion in party strife, giving you a taste of mutual vengeance - each from the other." See how We explain the signs by various (symbols);(889) that they may understand.* |