En'âm Suresi 63. Ayet


Arapça

قُلْ مَن يُنَجِّيكُم مِّن ظُلُمَاتِ الْبَرِّ وَالْبَحْرِ تَدْعُونَهُ تَضَرُّعاً وَخُفْيَةً لَّئِنْ أَنجَانَا مِنْ هَذِهِ لَنَكُونَنَّ مِنَ الشَّاكِرِينَ


Türkçe Okunuşu

Kul men yuneccîkum min zulumâtil berri vel bahri ted’ûnehu tedarruan ve hufyeh(hufyeten), le in encânâ min hâzihî le nekûnenne mineş şâkirîn(şâkirîne).


Kelimeler

kul de, söyle
men kimse, kişi
yuneccî-kum sizi kurtarır
min zulumâti karanlıklardan
el berri ve el bahri kara ve deniz
ted'ûne-hu ona dua edersiniz
tedarruan yalvararak
ve hufyeten ve gizli olarak, gizlice
le mutlaka, elbette, muhakkak
in eğer
encâ-nâ bizi kurtar
min hâzihî bundan
le nekûne enne biz mutlaka oluruz
min den
eş şâkirîne şükredenler

Mealler

Abdullah-Ahmet Akgül Meali De ki: “(Ey insanlar!) Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarmaktadır? (Ve aydınlığa çıkarıp huzurla yaşatmaktadır) Ki, (her felaket ve tehlike durumunda) siz (açıktan ve) gizliden gizliye Ona yalvararak dua ve niyazda bulunmaktasınız. Andolsun bizi bundan (tehlike ve felaket ortamından) kurtarırsan, gerçekten şükredenlerden olacağız" (diye Ona sığınmaktasınız.)
Abdulbaki Gölpınarlı Meali De ki: Sızlanıp yalvararak gizlice, bizi bundan kurtarırsan şükredenlerden oluruz diye dua ettiğiniz zaman sizi karanın ve denizin karanlıklarından kurtaran kimdir?
Abdullah Parlıyan Meali De ki: Siz boynunuzu bükerek ve içinizden; “Eğer O, bizi bu sıkıntıdan kurtarırsa, kesinlikle şükredenlerden olacağız, diye Allah'a yalvardığınızda, karanın ve denizin kapkara tehlikelerinden, sizi koruyacak olan kimdir?”
Ahmet Tekin Meali “Karadaki ve denizdeki sıkıntılardan ve korkulardan sizi kim kurtaracak?" de. O zaman O'na, açıktan açığa, gizliden gizliye dua edersiniz: “Allah bizi bundan kurtarırsa kesinlikle şükredenlerden olacağız" dersiniz.*
Ahmet Varol Meali De ki: "'Eğer bizi şu durumdan kurtarırsa mutlaka şükredenlerden olacağız' diyerek kendisine açıktan ve gizlice yakarışta bulunduğunuz Allah'tan başka sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarır?"
Ali Bulaç Meali De ki: 'Sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarmaktadır ki, siz (açıktan ve) gizliden gizliye ona yalvararak dua etmektesiniz: -Andolsun, bizi bundan kurtarırsan, gerçekten şükredenlerden oluruz.'
Ali Fikri Yavuz Meali (Ey Rasûlüm Mekke'lilere) de ki: “- Karada ve denizde olan karanlıklardan (tehlikelerden) sizi kim kurtarır? O halde iken, gizli ve aşikâr Allah'a şöyle dua edersiniz; “- Andolsun, eğer bizi bu tehkileden kurtarırsan, muhakkak şükredenlerden olacağız.”
Bahaeddin Sağlam Meali De ki: “Yalvararak ve gizli olarak O’na dua ederken, sizi kara ve denizin karanlıklarından kurtaran kimdir? Hani siz, ‘Bu sefer de bizi kurtarırsa, şükredenlerden oluruz’ dediğinizde…”
Bayraktar Bayraklı Meali De ki: “Karanın ve denizin karanlıklarından, tehlikelerinden sizi kim kurtarabilir ki? O zaman Allah'a gizli gizli yalvararak: ‘Eğer bizi bundan kurtarırsan and olsun şükredenlerden olacağız' diye dua edersiniz.”
Cemal Külünkoğlu Meali De ki: “Bizi bu durumdan kurtarırsa andolsun şükredenlerden olacağız, diye boyun büküp ürpererek O'na yakardığınızda, karanın ve denizin karanlıklarından/tehlikelerinden sizi kim kurtarıyor?”
Diyanet İşleri Meali (Eski) De ki: "Kara ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarır? Bundan bizi kurtarırsan şükredenlerden olacağız diye O'na gizli gizli yalvarır yakarırsınız."
Diyanet İşleri Meali (Yeni) De ki: “Sizler, açıktan ve gizlice O’na ‘Eğer bizi bundan kurtarırsa, elbette şükredenlerden olacağız’ diye dua ederken, sizi karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) kim kurtarır?”
Diyanet Vakfı Meali De ki: Karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) sizi kim kurtarır ki? (O zaman) O'na gizli gizli yalvararak «Eğer bizi bundan kurtarırsan andolsun şükredenlerden olacağız» diye dua edersiniz.
Edip Yüksel Meali De ki: "Gizli ve açık olarak 'Bizi bundan kurtarsan şükredenlerden olacağız.' diye O'na yalvardığınızda sizi karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarabilir?"
Elmalılı Hamdi Yazır Meali De ki: "Bizi bu tehlikeden kurtarırsa elbette şükredenlerden olacağız" diye gizli ve aşikâr O'na yalvarıp dururken, karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarır?
Elmalılı Meali (Orjinal) De ki kim kurtarır sizi o karanın, denizin zulmetlerinden, gizliden gizliye yalvara yalvara dualar ederek dediğiniz demler: Ahdimiz olsun eğer bizi bundan kurtarırsan şeksiz şüphesiz şakirînden oluruz
Hasan Basri Çantay Meali De ki: «Karanın ve denizin karanlıkları içinden sizi kim kurtarıyor ki ona (aşikâr ve) gizli yalvararak (şöyle) düâ edersiniz: Eğer bizi bundan selâmete erdirirsen andolsun şükredenlerden olacağız».
Hayrat Neşriyat Meali De ki: “Karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) sizi kim kurtarır?”(O zaman, sıkıntıdan kıvranarak) açıkça ve gizlice O'na duâ edersiniz: “Yemîn olsun ki, eğer (Allah) bizi bundan kurtarırsa, mutlaka (kendimizi düzelterek) şükredenlerden olacağız”(dersiniz).(1)*
İlyas Yorulmaz Meali Deki “Saygı ve korku içinde ona yalvarıp ta “Eğer bizi bu durumdan kurtarırsan sana şükredenlerden olacağız” dediğinizde, sizi karanın ve denizlerin karanlıklarından kurtaran kimdir?”
Kadri Çelik Meali De ki: “Kara ve denizin karanlıklarından (doğal afetlerden) sizi kim kurtarır?” (Oysaki) “Bundan bizi kurtarırsan şükredenlerden olacağız” diye O'na gizli gizli yalvarır yakarırsınız.”
Mahmut Kısa Meali Ey Müslüman! Allah’ın mutlak egemenliğini tamamen veya kısmen reddeden nankörlere seslenerek de ki: “Başınıza bir belâ geldiği ve ‘Eğer Allah bizi bu felâketten kurtaracak olursa, kesinlikle O’na gerçek anlamda kulluk ederekşükredenlerden olacağız!’ diye gizli gizli O’na yalvardığınız zaman, karanın ve denizin zifiri karanlıklarından ve tehlikelerinden sizi kurtaran kimdir?”
Mehmet Türk Meali (Ey Muhammed!) Onlara: “Siz ‘bizi bu sıkıntıdan kurtarırsa elbette şükredenlerden olacağız’ diye gönülden ve gizlice yalvardığınızda, sizi karanın ve denizin karanlıklarından (Allah’tan başka) kim kurtarabilir ki?” de.
Muhammed Esed Meali De ki: “Siz, boynunuzu bükerek ve içinizden, ‘Eğer O bizi bu [sıkıntı]dan kurtarırsa kesinlikle şükredenlerden olacağız!’ diye Allah'a yalvardığınızda karanın ve denizin kapkara tehlikelerinden 54 sizi koruyacak olan kimdir?”
Mustafa İslamoğlu Meali De ki: “Siz, ta yüreğinizden ‘eğer O bizi bu (musibet)ten kurtarırsa kesinlikle şükredenlerden olacağız’ diye dua ettiğinizde, karanın ve denizin görünmez tehlikelerinden sizi kurtaracak olan biri var mı?”
Ömer Nasuhi Bilmen Meali De ki: «Sizleri karanın ve denizin karanlıklarından kim kurtarır? O'na alaniyeten ve sırren dua eder de, 'Eğer bizi bundan kurtarırsan elbette bizler şükredenlerden oluruz.' (diye yalvardığınız zaman).»
Suat Yıldırım Meali De ki: “Siz yalvara yakara, ağlaya sızlaya ve gizlice dualar ederek şöyle dediğiniz demler sizi karanın ve denizin karanlıklarından, tehlikelerinden kim kurtarır? ”“Eğer bizi bundan kurtarırsa, ahdimiz olsun, kesinlikle şükredenlerden olacağız. ” [17, 67; 27, 63; 10, 22]
Süleyman Ateş Meali De ki: "Gizli ve açık olarak: 'Bizi bundan kurtarırsa elbette şükredenlerden olacağız!' diye O'na yalvarıp yakardığınız zaman, karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarıyor?"
Süleymaniye Vakfı Meali De ki “Gizlice yalvarıp:'Bizi bundan kurtarırsan elbette sana karşı görevlerini yerine getirenlerden oluruz' diye yakardığınız bir sırada, sizi karanın ve denizin karanlıklarından kurtaran kimdir?”
Şaban Piriş Meali De ki:-Karanın ve denizin karanlıklarından bizi kurtarırsan, elbette şükredenlerden olacağız, diye yalvararak ve gizlice dua ettiğinizde, sizi bundan kim kurtarır?
Ümit Şimşek Meali De ki: Karanın ve denizin tehlikelerinden sizi kurtaran kimdir? Siz yalvarır, yakarır, gizlice Ona dua eder ve “Bizi bundan kurtarırsan şükredenlerden olacağız” dersiniz.
Yaşar Nuri Öztürk Meali Şunu sor: "Bizi bu durumdan kurtarırsa andolsun şükredenlerden olacağız" diye boyun büküp ürpererek O'na yakardığınızda, karanın ve denizin karanlıklarından sizi kim kurtarıyor?"
M. Pickthall (English) Say: Who delivereth you from the darkness of the land and the sea? Ye call upon Him humbly and in secret, (saying): If we are delivered from this (fear) we truly will be of the thankful.
Yusuf Ali (English) Say:(885) "Who is it that delivereth you from the dark recesses(886) of land and sea, when ye call upon Him in humility and silent terror:(887) ´If He only delivers us from these (dangers), (we vow) we shall truly show our gratitude´.?"*

İslam Vakti Mobil Uygulamaları