Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Keşke) O inkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi uzaklaştıramayacakları ve hiç (bir şekilde) yardım alamayacakları zamanı eğer bir bilselerdi! (Böyle davranmayacaklardı.) |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Bir bilselerdi kafir olanlar önlerinden, artlarından kendilerini saran ateşi defedemeyecekleri ve hiçbir yardım da göremeyecekleri zamanı. |
Abdullah Parlıyan Meali |
O Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, önlerinden ve arkalarından kendilerini saran ateşi savamayacakları ve yardım da görmeyecekleri anı bir bilselerdi. |
Ahmet Tekin Meali |
Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler, yüzlerinden ve sırtlarından saran ateşi bertaraf edemeyecekleri, kendilerine yardım edilemeyecek zamanı bir bilseler!* |
Ahmet Varol Meali |
İnkar edenler yüzlerinden de arkalarından da ateşi savamayacakları ve yardım göremeyecekleri zamanı bir bilselerdi. |
Ali Bulaç Meali |
O inkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi püskürtemeyecekleri ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Peygamberi ve Kur'an'ı inkâr edenler, ne yüzlerinden, ne arkalarından ateşi men edemiyecekleri ve asla yardım olunamıyacakları vakti bir bilseler!... (Küfür üzere bulunmazlar ve azabı istemezlerdi.) |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Keşke o kâfirler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi alamadıkları ve kendilerine de yardım edilmediği anı bir bilselerdi! |
Bayraktar Bayraklı Meali |
İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları, kendilerine yardım dahi edilemeyeceği zamanı bir bilselerdi! |
Cemal Külünkoğlu Meali |
İnkârcılar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları, kimseden de bir yardım bulamayacakları o günü keşke bilselerdi (de inansalardı)! * |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Bu kafirler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından menedemeyecekleri ve yardım da göremiyecekleri zamanı keşke bilseler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve hiçbir yardım da görmeyecekleri vakti bir bilseler! |
Diyanet Vakfı Meali |
İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından (saran) ateşi savamayacakları, kendilerine yardım dahi edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi! |
Edip Yüksel Meali |
İnkar edenler, yüzlerinden ve arkalarından ateşi savamıyacakları ve yardım da görmeyecekleri anı bir bilselerdi. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Bu kâfirler ateşi yüzlerinden ve sırtlarından men edemeyecekleri ve yardım da göremeyecekleri zamanı, bir bilseler! |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Bilseler o küfredenler ne yüzlerinden ne arkalarından ateşi men'edemiyecekleri, ve hiç bir taraftan yardım olunmıyacakları o demi |
Hasan Basri Çantay Meali |
O küfredenler yüzlerinden ve arkalarından (saran) ateşi hiçbir suretle meni' edemeyecekleri, kendilerinin yardım da göremeyecekleri zamaanı bir bilse (ler) di. |
Hayrat Neşriyat Meali |
İnkâr edenler yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve kendilerine yardım (da) edilmeyecekleri o zamânı biliyor olsalardı (o azâbı bu kadar acele istemezlerdi)! |
İlyas Yorulmaz Meali |
Doğruları inkar edenler o hesap gününde, yüzlerini ve sırtlarını çepe çevre saran ateşi elleriyle engelleyemeyeceklerini bir bilselerdi. Onlara orada asla yardım edilmez. |
Kadri Çelik Meali |
O küfre sapanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi! |
Mahmut Kısa Meali |
Bu kâfirler, yüzlerinden ve sırtlarından cehennem alevlerini savamayacakları ve hiçbir şekilde yardım da göremeyecekleri zaman başlarına gelecekleri bir bilselerdi! |
Mehmet Türk Meali |
O kâfirler hem yüzlerinden hem de sırtlarından (saran) ateşi savamayacakları ve kendilerine yardım dahi edilmeyeceği zamanı eğer bir bilselerdi! (böyle demezlerdi.) |
Muhammed Esed Meali |
Hakkı inkara şartlanmış olan bu insanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları, kimseden bir yardım bulamayacakları o günü keşke bilselerdi! |
Mustafa İslamoğlu Meali |
İnkârda ısrar eden bu kimseler, yüzlerini ve sırtlarını ateşten koruyamayacakları, dahası hiçbir yardım da alamayacakları anın (dehşetini) keşke bir bilseler! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Eğer o kâfir olanlar, o zamanı bir bilseler idi ki, ne yüzlerinden ve ne de arkalarından ateşi men edemiyeceklerdir ve onlar yardım da olunamayacaklardır. |
Suat Yıldırım Meali |
Dini olduğu gibi, bu azabı da böyle inkâr edenler, onun tepelerine ineceğini, o ateşin yüzlerini ve sırtlarını yalamasını önleyemeyeceklerini, kendilerine yardım edecek hiç kimsenin bulunmayacağını bir bilselerdi! [39, 16; 7, 41; 14, 50; 13, 34] |
Süleyman Ateş Meali |
İnkar edenler, ne yüzlerinden, ne de sırtlarından ateşi savamayacakları ve yardım da olunmayacakları zamanı bir bilselerdi (onu böyle acele istemezlerdi)! |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Ayeti görmezlikten gelenler (kafirler) ne yüzlerinden ne de sırtlarından o ateşi uzaklaştıramayacakları ve yardım da göremeyecekleri o zamanı keşke bilselerdi. |
Şaban Piriş Meali |
O kafirler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi engelleyemeyecekleri ve yardım da göremeyecekleri zamanı keşke bilselerdi. |
Ümit Şimşek Meali |
Bir bilseydi kâfirler o ânı ki, ateşi ne yüzlerinden uzaklaştırabilirler, ne arkalarından; hiç kimseden bir yardım da görmezler. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
O inkâr edenler, ne yüzlerinden ne sırtlarından azabı uzak tutamayacakları ve hiçbir yardım da göremeyecekleri zamanı bir bilselerdi! |
M. Pickthall (English) |
If those who disbelieved but knew the time when they will not be able to drive off the fire from their faces and from their backs, and they will not be helped! |
Yusuf Ali (English) |
If only the Unbelievers(2700) knew (the time) when they will not be able to ward off the fire from their faces, nor yet from their backs, and (when) no help can reach them!* |