Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(İbrahim) Hani babasına ve kavmine demişti ki: “Sizin, karşılarında bel büküp eğilmekte olduğunuz bu temsili heykeller nedir? (Kendi elinizle yontup yaptığınız cansız ve akılsız putlara tapınmak ne büyük cehalettir!) ” |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Hani atasına ve kavmine, nedir bu tapıp durduğunuz heykeller demişti. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Hani O bir vakit, babasına ve toplumuna: “Şu karşısına geçip tapınmakta olduğunuz bunca heykeller nedir?” demişti. |
Ahmet Tekin Meali |
Hani İbrâhim babasına ve kavmine:
“Şu tapınıp durduğunuz heykeller nedir?” demişti. |
Ahmet Varol Meali |
O babasına ve kavmine: "Sizin kendilerine tapınmakta olduğunuz şu heykeller de nedir?" demişti. |
Ali Bulaç Meali |
Hani babasına ve kavmine demişti ki: 'Sizin, önlerinde bel büküp eğilmekte olduğunuz bu temsili heykeller nedir? |
Ali Fikri Yavuz Meali |
O zaman, babasına ve kavmine şöyle demişti: “- Sizin tapmakta olduğunuz heykeller nedir?” |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Hani, babasına ve toplumuna: “Başlarında durduğunuz bu heykeller nedir?” dedi. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
İbrâhim, babasına ve toplumuna, “Şu karşısına geçip tapmakta olduğumuz heykeller de ne oluyor?” demişti.[328]* |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Hani o, babasına ve kavmine: “Ne bu tapınıp durduğunuz heykeller?” demişti. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
İbrahim, babasına ve milletine: "Bu tapınıp durduğunuz heykeller nedir?" demişti. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Hani o, babasına ve kavmine, “Ne bu tapınıp durduğunuz heykeller?” demişti. |
Diyanet Vakfı Meali |
O, babasına ve kavmine: Şu karşısına geçip tapmakta olduğunuz heykeller de ne oluyor? demişti. |
Edip Yüksel Meali |
Babasına ve halkına, "Kendinizi adadığınız bu heykeller de neyin nesidir," dedi. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
O zaman o, babasına ve kavmine: "Bu tapınıp durduğunuz heykeller nedir?" demişti. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
O vakıt ki babasına ve kavmine ne bu başına toplanıb durduğunuz temasîl dedi |
Hasan Basri Çantay Meali |
O zaman o, babasına ve kavmine: «Sizin tapmakda olduğunuz bu heykeller nedir?» demişdi. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Hani babasına ve kavmine: “Sizin şu kendilerine tapınıcı olduğunuz heykeller de nedir?” demişti. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Babası ve kavmine “Samimi ve içinizden gelerek kulluk ettiğiniz bu heykeller de neyin nesi?” demişti. |
Kadri Çelik Meali |
Hani babasına ve kavmine demişti ki: “Şu başına toplanıp durduğunuz heykeller de nedir?” |
Mahmut Kısa Meali |
Hani o, babasına ve kavmine seslenerek, “Nedir bu tapıp durduğunuz heykeller?” demişti. |
Mehmet Türk Meali |
(İbrahim) babasına ve toplumuna: “Şu sizin, tapınıp durduğunuz heykeller de neyin nesi?” deyince… |
Muhammed Esed Meali |
babasına ve halkına [şöyle]: “Kendinizi bu kadar yürekten adadığınız bu biçimsel nesneler nedir?” dediği zaman, |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Hani o babasına ve kendi toplumuna “Sizin (tapınmak için) başına üşüştüğünüz bu heykeller de neyin nesi?” dediği zaman, |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
O vakit ki, babasına ve kavmine dedi ki: «Nedir bu timsaller ki, siz onlara (tapınmaya) devam edip duruyorsunuz?» |
Suat Yıldırım Meali |
O vakit babasına ve halkına: “Nedir bu karşısında durup taptığınız heykeller? ” dedi. * |
Süleyman Ateş Meali |
Babasına ve kavmine demişti ki: "Sizin şu karşısında durup taptığınız heykeller nedir?" |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Bir gün babasına ve halkına şöyle demişti: “Sizin şu karşılarında saygıyla durduğunuz heykeller nedir?” |
Şaban Piriş Meali |
Babasına ve kavmine:-Kendilerine bağlandığınız bu heykeller nedir? demişti. |
Ümit Şimşek Meali |
O vakit İbrahim babası ile kavmine, “Nedir bu tapıp durduğunuz suretler?” diye sormuştu. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Babasına ve toplumuna şöyle demişti: "Şu başına toplanıp durduğunuz heykeller de ne?" |
M. Pickthall (English) |
When he said unto his father and his folk: What are these images unto which ye pay devotion? |
Yusuf Ali (English) |
Behold! he said to his father and his people,(2714) "What are these images, to which ye are (so assiduously) devoted?"* |