Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Bunun üzerine duasına icabet ettik ve onu üzüntüden kurtarıverdik. İşte Biz, iman edenleri böyle kurtarıp (sahipleniriz.) |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Derken duasını kabul etmiştik onun ve gamdan kurtarmıştık onu ve böyle kurtarırız insanları. |
Abdullah Parlıyan Meali |
Bunun üzerine biz de, O'nun duasını kabul ettik ve O'nu kederden kurtardık. İşte biz, mü'minleri böyle kurtarırız. |
Ahmet Tekin Meali |
Bunun üzerine onun duasını kabul et-tik. Onu, gamdan, üzüntüden kurtardık. Onu kurtardığımız gibi, bugün şuurlu ve kâmil mü'minleri de kurtarıyoruz. |
Ahmet Varol Meali |
Biz de onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz mü'minleri böyle kurtarırız. |
Ali Bulaç Meali |
Bunun üzerine duasına icabet ettik ve onu üzüntüden kurtardık. İşte biz, iman edenleri böyle kurtarırız. |
Ali Fikri Yavuz Meali |
Biz de duasını kabul ettik, kendisini kederden kurtardık. İşte biz, müminleri böyle kurtarırız. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
Biz de onun duasını kabul ettik, onu kederden kurtardık. İşte iman ile Bize sığınanları, böylece kurtarırız. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
Bunun üzerine onun da duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz müminleri böyle kurtarırız. |
Cemal Külünkoğlu Meali |
Biz de duasını kabul edip kendisini kederden kurtarmıştık. İşte biz inananları böyle kurtarırız. |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Biz de ona cevap verip, onu üzüntüden kurtarmıştık. inananları böyle kurtarırız. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Biz de duasını kabul ettik ve kendisini kederden kurtardık. İşte biz mü’minleri böyle kurtarırız. |
Diyanet Vakfı Meali |
Bunun üzerine onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz müminleri böyle kurtarırız. |
Edip Yüksel Meali |
Yalvarışına karşılık verdik ve onu üzüntüden kurtardık. İnananları işte böyle kurtarırız. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Biz de duasını kabul ile icabet ettik, kendisini üzüntüden kurtardık. İşte biz iman edenleri böyle kurtarırız. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
Biz de duâsını kabul ile icabet ettik de kendisini gamden kurtardık ve işte mü'minleri böyle kurtarırız |
Hasan Basri Çantay Meali |
Bunun üzerine biz de onu (n bu duasını) kabul etdik, kendisini gamdan selâmete erdirdik. İşte biz îman edenleri böyle kurtarırız. |
Hayrat Neşriyat Meali |
Nihâyet (biz de) onun duâsını kabûl ettik ve onu kederden kurtardık. İşte, mü'minleri böyle kurtarırız. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Bizde onun çağrısına cevap verdik ve onu sıkıntıdan kurtardık. Biz inananları işte böyle kurtarırız. |
Kadri Çelik Meali |
Bunun üzerine duasına icabet ettik ve onu sıkıntıdan kurtardık. İşte biz, iman edenleri böyle kurtarırız. |
Mahmut Kısa Meali |
Biz de onun duâsını kabul ettik ve içine düştüğü o sıkıntıdan onu kurtardık. İşte Biz, inananları böyle kurtarırız. |
Mehmet Türk Meali |
Bunun üzerine Biz (Yûnus’un) duâsını kabul ettik ve onu üzüntüden kurtardık. İşte Biz, îman edenleri böyle kurtarırız.1* |
Muhammed Esed Meali |
Bunun üzerine, Biz de o'nun bu yakarışına karşılık vermiş ve o'nu düştüğü bunalımdan, sıkıntıdan kurtarmıştık. İnananları Biz işte böyle kurtarırız. |
Mustafa İslamoğlu Meali |
Bunun ardından Biz de onun yakarışını kabul ettik ve onu içine düştüğü sıkıntıdan kurtardık: işte Biz, inanıp güvenenleri böyle kurtarırız. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Artık Biz de O'nun duasına icabet ettik de O'nu gamdan kurtardık ve mü'minleri de böylece necâta erdiririz. |
Suat Yıldırım Meali |
Onun da duasını kabul buyurduk ve kendisini o sıkıntıdan kurtardık. İşte Biz müminleri böyle kurtarırız. |
Süleyman Ateş Meali |
Biz de onun du'asını kabul ettik ve onu tasadan kurtardık. İşte biz, inananları böyle kurtarırız. |
Süleymaniye Vakfı Meali |
Ona da olumlu cevap verdik ve üzüntüsünden kurtardık. İnanıp güvenenleri işte böyle kurtarırız. |
Şaban Piriş Meali |
Onun duasını kabul ettik. Onu üzüntüden kurtardık. İşte müminleri böyle kurtarırız. |
Ümit Şimşek Meali |
Biz de duasını kabul ettik ve onu üzüntüden kurtardık. Mü'minleri Biz böyle kurtarırız. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Hemen imdadına yetiştik. Gamdan kurtardık onu. İnananları işte böyle kurtarırız biz! |
M. Pickthall (English) |
Then We heard his prayer and saved him from the anguish. Thus We save believers. |
Yusuf Ali (English) |
So We listened to him: and delivered him from distress: and thus do We deliver those who have faith. |