Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
De ki: “Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka kimse bilmez. (Bu konuda bilgiçlik taslayanlar) Onlar ne zaman (öleceklerinin ve sonra) dirileceklerinin şuurunda bile değildirler.” * |
Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
De ki: Göklerde ve yeryüzünde bulunanların hiçbiri, gizli şeyi bilemez, ancak Allah bilir ve onlar da ne vakit tekrar diriltileceklerini bilemezler |
Abdullah Parlıyan Meali |
De ki: “Göklerde ve yerde Allah'tan başka kimse, görünmeyeni, Allah'ın gizli ilmini bilmez. Ve onlar ne vakit diriltileceklerini de bilmezler. |
Ahmet Tekin Meali |
“Allah'tan başka, göklerdeki ve yerdeki akıllı ve sorumlu varlıklar bilgi alanları ötesini, gayb âlemini bilmez. Onlar ne zaman diriltileceklerini de bilmezler.” de.* |
Ahmet Varol Meali |
De ki: "Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka kimse bilmez. Onlar ne zaman diriltileceklerinin farkında değillerdir." |
Ali Bulaç Meali |
De ki: 'Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka kimse bilmez. Onlar ne zaman dirileceklerinin şuuruna varmıyorlar.' |
Ali Fikri Yavuz Meali |
(Ey Rasûlüm), de ki: “- Göklerde ve yerde olan kimse gaybı bilmez; ancak Allah bilir.” Ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
Bahaeddin Sağlam Meali |
De ki: “Allah’tan başka, göklerdeki ve yerdeki hiç kimse, gaybı (gizli olan şeyleri) bilemez. Ve ne zaman dirileceklerini de bilemezler. |
Bayraktar Bayraklı Meali |
De ki: “Gökte ve yerde olan akıllı varlıklar gaybı bilmezler. Gayb bilgisi Allah'ın tekelindedir. Akıllılar, tekrar diriltilecekleri zamanı da bilmezler.”[395]* |
Cemal Külünkoğlu Meali |
De ki: “Göklerde ve yerde olan hiç kime, yaratılmışların duyu ve tasavvur alanı dışında kalan gerçekleri bilemez. (Bütün bunları) ancak Allah bilir. Onlar öldükten sonra ne zaman diriltileceklerinin de farkında değildirler.” |
Diyanet İşleri Meali (Eski) |
De ki: "Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka bilen yoktur." Ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
De ki: “Göktekiler ve yerdekiler gaybı bilemezler, ancak Allah bilir. Onlar öldükten sonra ne zaman diriltileceklerinin de farkında değildirler.” |
Diyanet Vakfı Meali |
De ki: Göklerde ve yerde, Allah'tan başka kimse gaybı bilmez. Ve onlar ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
Edip Yüksel Meali |
De ki, "Göklerde ve yerde, ALLAH'tan başka kimse geleceği bilemez. Ne zaman dirileceklerinin bile farkına varmazlar." |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
De ki: Göklerde ve yerde Allah'tan başka kimse gaybı bilmez. Ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
Elmalılı Meali (Orjinal) |
De ki: Göklerde ve Yerde Allahdan başka kimse gaybi bilmez, onlar da ne zaman ba'solunacaklarını bilmezler |
Hasan Basri Çantay Meali |
De ki: «Göklerde ve yerde ğaybı Allahdan başka kimse bilmez. Onlar da ne zaman diriltileceklerini bilmezler. |
Hayrat Neşriyat Meali |
De ki: “Göklerde ve yerde Allah'dan başka kimse gaybı bilmez.” (Onlar) ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
İlyas Yorulmaz Meali |
Deki “Allah dan başka, göklerde ve yerde olanların hiç birisi gaybı bilemez. Onlar ne zaman diriltileceklerini de bilemezler.” |
Kadri Çelik Meali |
De ki: “Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka kimse bilmez. Onlar ne zaman dirileceklerinin de bilincinde değillerdir.” |
Mahmut Kısa Meali |
Ey Müslüman! Onlara de ki: “Göklerde ve yerde olan hiçbir varlık, yaratılmışların algı ve tecrübe sınırlarının ötesinde bir âlem olan gaybı bilemez; bütün bunları bilen, ancak ve ancak Allah’tır. Yaratılmış olanlara gelince, onlar ne zaman öleceklerini bilemedikleri gibi, ne zaman diriltileceklerini de bilemezler.” |
Mehmet Türk Meali |
“Göklerde ve yerdeki (ğayb olan) son derece gizli bilgileri,1 Allah’tan başka kimse bilemez ve onlar, ne zaman diriltileceklerini de bilmezler.” de.* |
Muhammed Esed Meali |
De ki: “Göklerde ve yerde olan hiç kimse, [yani] Allah'tan başka [hiç kimse,] yaratılmışların duyu ve tasavvur alanı dışında kalan gerçekleri bilemez”. 63 [Yaratılmış olanlar] öldükten sonra ne zaman diriltileceklerini de bilemezler; |
Mustafa İslamoğlu Meali |
De ki: “Göklerde ve yerde Allah’tan başka hiç kimse, idraki aşan hakikatleri asla bilemez;[3341] Nitekim onlar da öldükten sonra nasıl ve ne zaman diriltileceklerinin bilincinde değiller.* |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
De ki: «Göklerde ve yerde olanlar gaybı bilemezler, lakin Allah bilir ve onlar ne zaman tekrar diriltileceklerini de bilmezler.» |
Suat Yıldırım Meali |
De ki: “gerek göklerde gerek yerde olanlardan hiç kimse gaybı bilemez, gaybı yalnız Allah bilir. ”Dolayısıyla, onlar ne zaman diriltileceklerini de bilemezler. [31, 34; 6, 59; 7, 187] |
Süleyman Ateş Meali |
De ki: "Göklerde ve yerde Allah'tan başka kimse gaybı bilmez. Ne zaman dirileceklerini de bilmezler.* |
Süleymaniye Vakfı Meali |
De ki; “göklerde ve yerde olan gaybı Allah’tan başka kimse bilemez. Onlar ne zaman yeniden diriltileceklerini fark edemezler.” |
Şaban Piriş Meali |
Yine de ki:-Göklerde ve yerde Allah'tan başka hiç kimse görülmeyeni bilemez. Onlar ne zaman diriltileceklerinin de farkında değillerdir. |
Ümit Şimşek Meali |
De ki: Allah'tan başka, ne göklerde, ne de yerde hiç kimse gaybı bilmez. Onlar ne zaman diriltileceklerinin de bilincinde değildir. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali |
De ki: "Göklerde ve yerde, Allah'tan başka hiç kimse gaybı bilmez. Ne zaman dirileceklerini de bilmezler." |
M. Pickthall (English) |
Say (O Muhammad): None in the heavens and the earth knoweth the Unseen save Allah; and they know not when they will be raised (again). |
Yusuf Ali (English) |
Say: None in the heavens or on earth, except Allah, knows what is hidden:(3303) nor can they perceive when they shall be raised up (for Judgment).* |